Hırsız arabaya zorla girmek için bir tornavida kullandı.
Translate from Turkish to English

Söylediği şeyi zorla anlayabildim.
Translate from Turkish to English

Yeni yasa ada halkına zorla kabul ettirildi.
Translate from Turkish to English

Evinizi zorla buldum.
Translate from Turkish to English

Serseri grupları yiyecek aramak için mağazalara zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin arabasına zorla girdi ve sürücü koltuğunun altında gizli olan şeyi çaldı.
Translate from Turkish to English

Tom onun dairesine zorla girenin Mary olduğunu düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye zorla kabul ettirmek istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom konuşmamıza zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Birisi apartman daireme zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Dün gece evine zorla girildi.
Translate from Turkish to English

Onunla zorla evlendim.
Translate from Turkish to English

Zorla bunu yapmak için zorlandım.
Translate from Turkish to English

Soyguncular onun evine zorla girdiler.
Translate from Turkish to English

O bir eve zorla girdi.
Translate from Turkish to English

O, onu ondan zorla geri aldı.
Translate from Turkish to English

Onlar onu zorla aldılar.
Translate from Turkish to English

İngiliz birlikleri o alanı zorla işgal ediyorlar.
Translate from Turkish to English

Ne kadar uğraşırsan uğraş, bırak başkasını, kendini bile bir şeye zorla inandıramazsın.
Translate from Turkish to English

O sınavı zorla geçti.
Translate from Turkish to English

Onlar kuyumcu dükkanına zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Dün gece evime zorla girildi.
Translate from Turkish to English

Dün gece bir hırsız dükkâna zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Polis zorla giriş izi bulamadı.
Translate from Turkish to English

Mutfak penceresinden zorla girdiler.
Translate from Turkish to English

Kağıdı bana zorla imzalattı.
Translate from Turkish to English

Köpekler zorla giren kişiye öfkeyle havladı.
Translate from Turkish to English

Fikrini diğerlerine zorla benimsetmemelisin.
Translate from Turkish to English

Adam eve zorla girdiğini itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Polis silahı katilden zorla aldı.
Translate from Turkish to English

Düşman hattını zorla geçme girişiminde bulundular.
Translate from Turkish to English

Geçen hafta hırsızlar tarafından onun evine zorla girildi.
Translate from Turkish to English

Zorla girmedik.
Translate from Turkish to English

Zorla girmedim.
Translate from Turkish to English

Zorla, kalpleri kıra kıra bir yere gitmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom zorla değiştirdi.
Translate from Turkish to English

Tom zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den bebeği zorla aldı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin evine zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Tom zorla kaçırıldı.
Translate from Turkish to English

İşleri bu noktaya getirip bana zorla üniforma giydirmeyin.
Translate from Turkish to English

Kimin evine zorla girilmiş?
Translate from Turkish to English

Acı çektiği her hâlinden belli olan yaşlı bir insanı, zorla yatağından kaldırıp toplantılara sürüklüyoruz.
Translate from Turkish to English

Beni burada zorla tutuyorlar.
Translate from Turkish to English

O uyuklarken biri zorla içeriye girdi.
Translate from Turkish to English

Tom meramını zorla anlatabildi.
Translate from Turkish to English

Üçe kadar sayacağım ve eğer onu bana kendi isteğinle vermezsen, senden zorla alacağım.
Translate from Turkish to English

Tom evime zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Eğer konuşmak istemiyorsan, zorla değil.
Translate from Turkish to English

Beni zorla evlendiriyorlar.
Translate from Turkish to English

Zorla mı tutucaksın beni?
Translate from Turkish to English

Zorla yapamazsın.
Translate from Turkish to English

Geçen hafta sonu biri zorla evime girdi.
Translate from Turkish to English

Biri Mary'nin dairesine zorla girdi ve onun mücevherlerini çaldı.
Translate from Turkish to English

Tom zorla gülümsedi.
Translate from Turkish to English

Geçen hafta evimize zorla girildi ama bir şey alınmamış gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Polis daireye pencereden zorla girmek için zorlandı.
Translate from Turkish to English

Tom zorla bir araştırma laboratuvarında girdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ofisine zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Bir hırsız zorla içeri girdi ve bütün takılarımla kaçtı.
Translate from Turkish to English

Dün gece onun evine zorla girildi.
Translate from Turkish to English

Arabama zorla girildi.
Translate from Turkish to English

Dişçi çürük dişimi zorla çekti.
Translate from Turkish to English

Tom'u zorla mutlu edemem.
Translate from Turkish to English

Zorla odaya girdi.
Translate from Turkish to English

Sen uzakta tatilde bir soyguncu zorla evine girdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un evine zorla girildikten sonra, polis komşuları sorguladı.
Translate from Turkish to English

Sen nasıl zorla girersin buraya ya.
Translate from Turkish to English

Arabama zorla girilmişti.
Translate from Turkish to English

Tom terk edilmiş kulübeye zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Son zamanlarda, bizim mahallede birkaç eve zorla girildi.
Translate from Turkish to English

Senin eve zorla giren adamların yakalandığına sevindim.
Translate from Turkish to English

Kendi inançlarımızı başkalarına zorla kabul ettirmekten kaçmaya çalışmalıyız.
Translate from Turkish to English

Snorri Sturluson'un hikayeleri diğer şeylerin arasında Hristiyanlığın Norveç'te nasıl zorla yayıldığını anlatır.
Translate from Turkish to English

Dün gece bizim evimize hırsızlar tarafından zorla girilmiş.
Translate from Turkish to English

Kendini zorla!
Translate from Turkish to English

Hırsız bir üst kat penceresinden zorla girmiş gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom bizim mahallede bir eve zorla girerken polis onu suçüstü yakaladı.
Translate from Turkish to English

Dün gece biri evimin yanındaki küçük dükkana zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Sen beni aradığında otelde zorla kayıt yaptırdım.
Translate from Turkish to English

Hırsızlar bizim daireye zorla girdi ve eşimin kürk ceketini çaldı.
Translate from Turkish to English

Bazı çocuklar Tom'un evinme zorla girdi ve onu altüst etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin otel odasına zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Zorla ortadan kaybolmak insanlığa karşı bir suçtur.
Translate from Turkish to English

Dün gece bir genç adam zorla evime girdi.
Translate from Turkish to English

Polis zorla giriş izi bulmadı.
Translate from Turkish to English

Evde zorla girme işaretleri yoktu.
Translate from Turkish to English

Umarım kimse daireme zorla girmez.
Translate from Turkish to English

Evime zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Göstericiler zorla plazadan çıkarıldılar.
Translate from Turkish to English

Zorla girildiğine dair hiçbir işaret yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom evine kimin zorla girdiğini söyledi?
Translate from Turkish to English

O, mektubu elimden zorla aldı.
Translate from Turkish to English

Tom o kadar nefessiz kaldı ki zorla nefes alabiliyordu.
Translate from Turkish to English

Evine zorla giren kişinin Tom olduğunu ne zaman öğrendin?
Translate from Turkish to English

Dün gece Tom'un ofisine zorla girildi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin odasına zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un fikirlerini bana zorla benimsetmek istemesinden yoruldum.
Translate from Turkish to English

O uyurken birisi Tom'un evine zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Tom uyurken birisi onun evine zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Sami Müslüman olmak istemiyorsa zorla yapamazsın.
Translate from Turkish to English