Learn how to use yola in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
O, Amerika'ya yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Öğretmen, şimdi yola çıkalım, dedi.
Translate from Turkish to English
Dağcı zirve için yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Ben, bu gece yola çıkıyorum.
Translate from Turkish to English
O, dün Amerika için yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Polis yola girişi kısıtladı.
Translate from Turkish to English
Yaşlı adam hızlı bir koşuşturmayla yola çıktı.
Translate from Turkish to English
O, geçen hafta gezi için yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Mary çoktan yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Tren yola çıkmadan önce biraz zaman var.
Translate from Turkish to English
İnsanlar iletişim kurmak pek çok şeye sahiptir ve bunun için çok yola sahiptir.
Translate from Turkish to English
Yola çıkmadan önce her şeyi kapattığınızdan emin olun.
Translate from Turkish to English
Yarın sabah memleketine doğru yola çıkıyor.
Translate from Turkish to English
Her iki yola da gidebilirsin.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye hangi yola döneceğini sordu.
Translate from Turkish to English
Birçok insan altın aramak için Batıya yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Gemi yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi hemen yola çıkması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English
Derhal yola çıksan iyi olur.
Translate from Turkish to English
Kısa sürede yola çıkmazsak, sabahleyin yoğun trafikte sıkışacağız.
Translate from Turkish to English
Tayland için yola çıktı.
Translate from Turkish to English
O, az önce kasabaya doğru yola çıktı.
Translate from Turkish to English
O, bu sabah Tokyo'ya yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Tom, ne zaman yola çıkacağına karar veremedi.
Translate from Turkish to English
Tom, hangi yola gideceğini kesin olarak bilmiyordu.
Translate from Turkish to English
Ben yola çıkmaya hazırım.
Translate from Turkish to English
Yakında yola çıkacağız.
Translate from Turkish to English
Biz ne zaman yola çıkarız?
Translate from Turkish to English
Yola çıkmalıyız.
Translate from Turkish to English
Onlar piknik için yola çıktılar.
Translate from Turkish to English
Daha önce yola çıkmalıydım.
Translate from Turkish to English
Tren zaten yola çıktı.
Translate from Turkish to English
O, dün Kyoto için yola çıktı.
Translate from Turkish to English
O, Paris'e doğru yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Eve gitmek için yola koyulduk.
Translate from Turkish to English
O, yola indi.
Translate from Turkish to English
O, zaten yola çıkmış olabilir.
Translate from Turkish to English
Daha erken yola çıkmalıydık.
Translate from Turkish to English
Yanlış yola girmiş olmalıyız.
Translate from Turkish to English
"Bu kadar erken yola çıkmamıza gerek var mıydı?" "Geç bile kaldık, ne erkeni!"
Translate from Turkish to English
Tom atına bindi ve yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Sürücü bana hangi yola gideceğimizi sordu.
Translate from Turkish to English
Onlar kasabaya doğru yola çıktılar.
Translate from Turkish to English
Arkadaşım hangi yola gideceğini hatırladı.
Translate from Turkish to English
Yola çıkarken keşif seferini izledim.
Translate from Turkish to English
Ağustos başında İngiltere'ye yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Kötü hava yola çıkmamızı engelledi.
Translate from Turkish to English
Evvelki gün Amerika'ya yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Ken sonunda yapmak için yola çıktığı şeyi başardı.
Translate from Turkish to English
Yola çıkıyorum.
Translate from Turkish to English
Babamın verdiği para yola ancak yetti.
Translate from Turkish to English
Yarın değil öbür gün yola çıkıyoruz.
Translate from Turkish to English
Hava iyi olursa yarın yola çıkacağız.
Translate from Turkish to English
Lincoln ABD'de köleliğin kaldırılması için yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Zor yola kolay insanlar ile çıkılmaz.
Translate from Turkish to English
Karanlıkta doğru yola çıktık.
Translate from Turkish to English
Tom hangi yola gideceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Hayat hepimizi bir yola yöneltiyor.
Translate from Turkish to English
Yorgunken de uzun yola katlanabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Açken de uzun yola katlanabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Sola dönersen geldiğin yola geri dönebilirsin, sağa dönersen şehrin merkezine gidersin.
Translate from Turkish to English
Belki Tom yola çıkacak.
Translate from Turkish to English
Eğer yarın yağmur yağarsa, yola çıkışımı ilk iyi güne kadar erteleyeceğim.
Translate from Turkish to English
Sonra küçük kardeş yola çıktı, ve büyük geride kaldı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary ve John'u yalnız bırakarak yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Şimdi yola çıkacağım.
Translate from Turkish to English
Tom Avustralya'ya gitmek için yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Yarın yola çıkarsam iyi olup olmayacağını merak ediyordum.
Translate from Turkish to English
Yarın yola çıkacağını duydum.
Translate from Turkish to English
Yarın 2.30'da Boston'a yola çıkacağım.
Translate from Turkish to English
Tom sadece okul için yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Yola koyulamadılar çünkü çok kar yağdı.
Translate from Turkish to English
Tom genellikle okul için yaklaşık 7.30'da yola çıkar.
Translate from Turkish to English
Yarın yola çıkacağım.
Translate from Turkish to English
Tom'a göre erkenden yola çıkmalıyız.
Translate from Turkish to English
Tom bu gece yola çıkacak.
Translate from Turkish to English
Uçuşum iptal edildi ve yarına kadar yola çıkamam.
Translate from Turkish to English
Bugün Londra'ya varmak istediyse hemen yola çıkmalı.
Translate from Turkish to English
Tom atına atladı ve yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Hemen yola çıkmak zorundayız.
Translate from Turkish to English
Hemen yola çıkarsan saat altıya kadar varırsın.
Translate from Turkish to English
Hemen yola çıksan iyi olur.
Translate from Turkish to English
Şimdi yola çıkman gerekir.
Translate from Turkish to English
Yola çıktığımız zaman yanımızda yalnızca 200 dolarımız vardı.
Translate from Turkish to English
Yola koyulmak üzereyiz.
Translate from Turkish to English
Ondan sonra Saygon'a gitmek için yola çıkacağım.
Translate from Turkish to English
Tren yakında yola çıkıyor.
Translate from Turkish to English
Tom bu yola yöneldi.
Translate from Turkish to English
Bir hafta önce Avrupa'ya gitmek için yola çıktı. Yani 10 mayısta.
Translate from Turkish to English
Yola çıkmak istiyor musun?
Translate from Turkish to English
Türkiye'ye iki günlük bir seyahat için yola çıktılar.
Translate from Turkish to English
Gemi ne zaman yola çıkıyor?
Translate from Turkish to English
Yarın Çin'e gitmek için yola çıkıyor.
Translate from Turkish to English
Sabah 6'da yola çıkmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Yola devam etme zamanı.
Translate from Turkish to English
Bu hâlde yola çıkamaz.
Translate from Turkish to English
Tom arabasına bindi ve yola çıktı.
Translate from Turkish to English
En kısa sürede yola çıkmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Rehber en kısa sürede yola çıkmamız gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'den sonra yola çıktı.
Translate from Turkish to English
Bildiğim kadarıyla, o henüz yola çıkmadı.
Translate from Turkish to English