Learn how to use yazmaya in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Okumayı yazmaya tercih ederim.
Translate from Turkish to English
Kısa bir hikaye yazmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English
O, her gün yazmaya söz verdi.
Translate from Turkish to English
Jim dizüstü bilgisayarında bir şeyler yazmaya koyuldu.
Translate from Turkish to English
Ben sol elimle yazmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English
Roger Miller radyoda dinlediği müziği sevdiği için şarkılar yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Tom bir kalem çıkardı ve yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Bu girişim, Oksitanca yazmaya teşvik etmek için çaba göstermektedir.
Translate from Turkish to English
Bir roman yazmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English
O, her gün günlüğünü yazmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
O her gün günlüğünü yazmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
Her gün günlüğünü yazmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
Onun söylediği her şeyi yazmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English
İş mektubu yazmaya henüz alışkın değilim.
Translate from Turkish to English
O, onu onun için bir şarkı yazmaya ikna edemedi.
Translate from Turkish to English
Yazmaya başlamadan önce araştırma yaparak ne kadar zaman harcadın.
Translate from Turkish to English
O, hayvanlar hakkında hikayeler yazmaya devam etti.
Translate from Turkish to English
Düz İngilizce ile yazmaya çalış.
Translate from Turkish to English
Zannetme ki seni unuttum; aklımdasın ama yazmaya vakit bulamıyorum.
Translate from Turkish to English
Kalemini aldı ve yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Üzgünüm, yazmaya kalemim yok.
Translate from Turkish to English
O sana durmanı söyleyinceye kadar yazmaya devam et.
Translate from Turkish to English
Ona yazmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English
Vazgeçme ve yazmaya devam et.
Translate from Turkish to English
Tom yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Tom yazmaya devam etti.
Translate from Turkish to English
Tom mesaj yazmaya devam etti.
Translate from Turkish to English
Bir roman yazmaya karar verdim.
Translate from Turkish to English
Roman yazmaya karar verdim.
Translate from Turkish to English
Amerika'da bir toplantıdan sonra bilim adamı olmayanlar için bir kitap yazmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
Tom bilgisayarına oturdu ve bir şey yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Tom otuzuna kadar şarkı yazmaya başlamadı.
Translate from Turkish to English
Tom otuzuna kadar şarkılar yazmaya başlamadı.
Translate from Turkish to English
Tom bir kalem aldı ve yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Tom dizüstü bilgisayarını çıkardı ve yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
O ölüyorken kendi kanıyla katilin adını yazmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English
Tom her gün yeni bir blog yazısı yazmaya çalışır.
Translate from Turkish to English
Tom yeni bir kitap yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Aniden annesine bir mektup yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Kendim Kazakça yazmaya çalışacağım.
Translate from Turkish to English
Bir kitap yazmaya başladım.
Translate from Turkish to English
O, iş mektubu yazmaya alışkındı.
Translate from Turkish to English
Yazmaya devam edin.
Translate from Turkish to English
Kurşun kalemini aldı ve yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Tom her gün yazmaya söz verdi.
Translate from Turkish to English
Mektubunu alır almaz, cevap yazmaya oturdum.
Translate from Turkish to English
Tom bir roman yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Kitabı yazmaya başladım.
Translate from Turkish to English
Tom bir yemek kitabı yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Tatoeba'da günde 20 tane cümle yazmaya karar verdim.
Translate from Turkish to English
Tatoeba'da günde 20 cümle yazmaya karar verdim.
Translate from Turkish to English
Tatoeba'da her gün 20 tane cümle yazmaya karar verdim.
Translate from Turkish to English
Her gün Tatoeba'da 20 tane cümle yazmaya karar verdim.
Translate from Turkish to English
Bugün bir rap şarkısı yazmaya başlıyorum.
Translate from Turkish to English
Daha okunaklı yazmaya çalışman lazım.
Translate from Turkish to English
Ne zaman şarkılar yazmaya başladın?
Translate from Turkish to English
Daha okunaklı yazmaya çalışmalısın.
Translate from Turkish to English
Kurbanın kendi kanı ile katilin adını yazmaya çalıştığı görünmektedir.
Translate from Turkish to English
Aşk sözcükleri bilmeyenler güzel sözler yazmaya kabiliyetsiz olmalılar.
Translate from Turkish to English
Henüz bir iş mektubu yazmaya alışık değilim.
Translate from Turkish to English
Saatlerdir bir şey yazmaya çalışıyorum ama aklıma bir şey gelmiyor.
Translate from Turkish to English
O bir mektup yazmaya devam etti.
Translate from Turkish to English
Yorgun görünüyorsun dostum. Bence senin yazmaya ara vermen gerekiyor.
Translate from Turkish to English
Yazmaya başlayın.
Translate from Turkish to English
Yazmaya devam et.
Translate from Turkish to English
Saat sekizde bir rapor yazmaya başladı, saat on ikide onu bitirdi.
Translate from Turkish to English
Onu bir roman yazmaya teşvik etti.
Translate from Turkish to English
Bir roman yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
O bir roman yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Birlikte bir şarkı yazmaya çalışalım.
Translate from Turkish to English
Raporumu yazmaya geri dönmeliyim.
Translate from Turkish to English
Her gün sana e-posta yazmaya söz veriyorum.
Translate from Turkish to English
Dan Linda'nın yasa dışı işlerini ortaya çıkarmak için uzun bir makale yazmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
Bu tür mektuplar yazmaya kabul etmiyorum.
Translate from Turkish to English
O, romanlar yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Ben sol elle yazmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English
Ben öğrenciyken, solak çocuklar okulda sağ elle yazmaya zorlanıyorlardı.
Translate from Turkish to English
Ölene kadar günlüğüne yazmaya devam etti.
Translate from Turkish to English
O, senin babana yazmaya devam etmemi istedi.
Translate from Turkish to English
Ben etnik ve dini azınlıklar hakkında yazmaya çalışacağım.
Translate from Turkish to English
O şiir yazmaya çok düşkündür.
Translate from Turkish to English
O bir şiir yazmaya dalmıştı.
Translate from Turkish to English
O, Arapça yazılmış bir şeyi başka bir dilde yazmaya çalışıyor.
Translate from Turkish to English
Ben bir kitap yazmaya başladım.
Translate from Turkish to English
Sana bir mektup yazmaya çalışacağım.
Translate from Turkish to English
O, hayvanlar hakkında yazmaya devam etti.
Translate from Turkish to English
Dan yazmaya bile başlamadı.
Translate from Turkish to English
Tom kalemini aldı ve yazmaya başladı.
Translate from Turkish to English
O şimdiden okuyup yazmaya başlıyor.
Translate from Turkish to English
İlk buluşmamızda cep telefonunu çıkardı ve birine mesaj yazmaya başladı. Ben buna inanamadım.
Translate from Turkish to English
Haftada en az üç blog girişi yazmaya çalışıyorum.
Translate from Turkish to English
Daha yaratıcı olsam, müzik yazmaya çalışırım.
Translate from Turkish to English
Yazın zor okunuyor, daha düzgün yazmaya çalış.
Translate from Turkish to English
Mektubu alır almaz cevap yazmaya özen gösteririm.
Translate from Turkish to English
Mesaj yazmaya devam ettim.
Translate from Turkish to English
Yazmaya başladım.
Translate from Turkish to English
O her iki ayda bir ailesine yazmaya özen gösteriyor.
Translate from Turkish to English
Bir kalem aldım ve yazmaya başladım.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi yazmaya devam etmesi için teşvik etti.
Translate from Turkish to English
Yazmaya devam ettim.
Translate from Turkish to English
Sadece yazmaya devam etmek istiyorum.
Translate from Turkish to English