Learn how to use yazık in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Çok yazık, şarkıcı çok genç yaşta öldü.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, birkaç yolcu felaket atlattı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, gıda malzemeleri, kış sonundan önce bitti.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki yanında sadece beş dolar vardı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki neredeyse hiç Almanca konuşamıyorum.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, oyunu iptal etmek zorunda bırakıldık, ki bunu dört gözle bekliyorduk.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki o yatakta hastaydı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki o, temelli gitti.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, onu yanınızda getiremezsiniz.
Translate from Turkish to English
Bir insanın hayatında beş trajedi vardır. Ne yazık ki, onların hangileri olduğunu bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki telefon bozuk.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki çakma kapıların modası geçiyor.
Translate from Turkish to English
Bu ne yazık ki doğrudur.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki çok yardımım olacağını sanmıyorum.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, Tom kediyi torbadan dışarı çıkarttı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bize katılamazsın.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki Mary mizah duygusuna sahip değil.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki yanılmıştır.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bu mümkün değildir.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, o yoktur.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, o gelmedi.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki gelemezsin.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki o çok genç öldü.
Translate from Turkish to English
Yazık.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki o gelmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bu para tedavülden kalktı beyefendi.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki dün yağmur yağdı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, Şehrimizde hiç yakitori yok.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki o onunla evlenemez.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, mağaza kapalıydı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki yanımda hiç param yok.
Translate from Turkish to English
Mizah duygusunun olmaması çok yazık.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, filmi göremedim.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bizimle seyahat edemezsiniz.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki onun espri anlayışı yok.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, onun başarılı olacağına inanmıyorum.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, neredeyse hiç Fransızca konuşmam.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki Fransızcayı daha iyi anlamıyorum.
Translate from Turkish to English
Bu Dünya menfaat dünyası olmuş yazık.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki kötü haberim var.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki şimdi size yardımcı olabilecek kimse yok. Bir saat sonra yeniden arayın lütfen.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bizzat gitmen gerekecek.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bu mümkün olmayacak.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki gitmeyeceğim.
Translate from Turkish to English
Sana inanıyorum ama ne yazık ki Tom inanmıyor.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki sihir hilesi bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki kavşaklardaki trafik sinyallerinin sayısını artırmak trafik kazalarının sayısın azaltmaya yardımcı olmadı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, şu anda ihtiyacım olan her şeyi almayı göze alamam.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, bunu partinize yapamayacağım.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki sınava çalışmak için zamanım yoktu, bu yüzden başarısız oldum.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, bacağımı kırdım, bu yüzden bu hafta sonu sizinle kayak yapmaya gidemem.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, uçak seferimi kaçırdım, bu yüzden toplantı için zamanında Boston'a varmayacağım.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki geçmek zorunda kalacağız.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bir hata oluştu.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bu yanlış.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bugün seninle öğle yemeği yiyemeyeceğim.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki "sadfully" bir kelime değildir.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki istediğin bizde yok.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki Tom partine katılamayacak.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki yağmur yağacak.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki Tom gelemeyecek.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bir sorun var.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, annem evde değil.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, Türkiye'deki MacBook kullanımı çok sınırlıdır.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki kaleyi görme şansım yoktu.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki şair genç yaşında öldü.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki birçok Japon öldü.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki dünya idiot dolu.
Translate from Turkish to English
Ne yazık!
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki o yurt dışında yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bu çorba ılık değil.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki fazla boş vaktim olmayacak.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bu boynu bükük, fasfakir, sersefil, harap ve bitap, perişan ve de zavallı İngilizcemle çevirmem bir hayli zor.
Translate from Turkish to English
Ne yazık sen gelemeyeceksin.
Translate from Turkish to English
Bir bahçemin olmaması ne yazık.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bir bahçem yok.
Translate from Turkish to English
Ne yazık, buradan ayrılıyorsunuz.
Translate from Turkish to English
Ne yazık, gelemiyorsun.
Translate from Turkish to English
Ne yazık, zayıflamaya ihtiyacım yok.
Translate from Turkish to English
Ne yazık, bu sene tatile çıkamayacaksınız!
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, onun cenazesine bile gidemedik.
Translate from Turkish to English
Onu çok seviyordum, ne yazık ki onun da beni sevdiğini sanıyordum.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki söylenti doğru.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki, o söylenti doğru.
Translate from Turkish to English
Vardığım sonuç, ne yazık ki karamsar.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bunlara inanan yığınlar var memleketimizde.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki beton yanmaz.
Translate from Turkish to English
Yazık, şu zavallı çocuğa bak!
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki o kadar kolay olmayacak.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki Tom bugün bizimle olamayacak.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki Tom bugün bizimle değil.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bugün vaktim yok.
Translate from Turkish to English
Onu yapmak isterim ama ne yazık ki vaktim yok.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki başka planlarım var.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki bu şarkının güftesini bulamıyorum.
Translate from Turkish to English
Size kedim Leonidas'dan bahsetmek istiyorum. Ona kısaca Nidas diye seslenirdik. Dünyanın en mükemmel kedisiydi. Beni en çok seven oydu. Nidas ile yakından ilgilenince daha iyi hissederdim. Ne yazık ki bir yıl önce kaçtı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki hat meşgul
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki geç kaldım
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki gitmeni istemek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki gitmeni istemek zorunda olacağım.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki başka sözüm vardı.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: katkıda, bulunabilirsiniz, 1956'da, Atina'da, doğdu, sıcak, Sırbistan'ın, üçüncü, şehridir, soru.