Babam bana yatakta kitap okumamamı söyledi.

Dün gece yatakta kitap okurken, ışık açıkken uykuya dalmışım.

Tom bütün gününü yatakta okuyarak geçirdi.

Onun yatakta hasta olduğunu bilmen gerekirdi.

O, bir süredir yatakta hastadır.

O, yatakta hasta yattığını söyledi, bu bir yalandı.

Ben bütün gün yatakta kalmak zorunda kaldım.

Anne bebeğinin yanında yatakta yatıyordu.

Tom yatakta hasta yatıyor.

Tom yatakta hasta.

O, dün yatakta hastaydı.

Ne yazık ki o yatakta hastaydı.

Ben bir çocukken, sık sık yatakta kitap okudum.

O, soğuk algınlığı yüzünden yatakta.

Söylenenlere göre on Avrupalıdan biri IKEA yatakta hamile kalmıştır.

Onlar onun bir haftadır yatakta hasta olduğunu söylüyorlar.

Altın bir yatakta yatan zengin bir adam var.

Bugün yatakta kalsan daha iyi olurdu.

Bu sabah Tom kız kardeşinin hâlâ yatakta hasta olduğunu söyledi.

Hasta gözleri kapalı yatakta yatıyordu.

Tom ateş yüzünden yatakta.

Tom geçen Pazar yatakta hastaydı.

Tom yatakta hasta uzanıyor.

O, ona iki gün daha yatakta kalmasını tavsiye etti.

Tom'a doktoru tarafından yatakta kalması söylenildi.

Tom hâlâ yatakta.

Tom, gribi yüzünden yatakta.

Bir haftadır yatakta hastadır.

Tom hâlâ yatakta olmalı.

Ben bir süre yatakta kalmak zorunda kaldım.

Asker yatakta acı içinde uzanıyordu.

Tom uzun süredir yatakta hastadır.

O hastaydı, bu yüzden tüm gün boyunca yatakta uzandı.

O yatakta hasta olabilir.

Bana onun yatakta hasta olduğu söylendi.

Yatakta para kazanamadığınız sürece, yatakta kalmayınız.

Yatakta para kazanamadığınız sürece, yatakta kalmayınız.

Onlar Mike'ın yatakta hasta olduğunu söylüyorlar.

"Paul bugün yatakta hasta." "Çok kötü."

Mary ve ben dün yatakta hastaydık.

Bob şimdi bir hafta boyunca yatakta hastadır.

Jane yatakta hasta.

Ben yatakta uyanık yatıyorum.

O grip yüzünden yatakta.

O yatakta kalmak zorunda kaldı.

Tom sık sık yatakta yiyor.

Yatakta kalmalısın.

Tom yatakta yuvarlandı.

John, bütün gün yatakta kaldı, işe gitmedi.

Yatakta kalmamalısın.

Annem yatakta hasta.

O gripten dolayı yatakta.

O, hâlâ yatakta hasta.

Bebek yatakta ağlıyordu.

O, ateşten dolayı yatakta.

O, her zaman yatakta yatar.

Onu yatakta uzanırken buldum.

Hasta çocuk yatakta dik oturdu.

O, bütün gece yatakta dönüp durdu.

Bebek yatakta uyuyor.

Annesi onun beş haftadır yatakta hasta olduğunu söyledi.

O, yatakta hasta olmalı.

Onun yatakta hasta olduğu söyleniyor.

O, sanki yıllardır yatakta hastaymış gibi görünüyor.

O, yatakta hasta yatıyor.

O, bir haftadır yatakta hastadır.

O, dört gündür yatakta hastadır.

O, bütün hafta yatakta hastadır.

Bütün aile yatakta hastadır.

Bütün gün yatakta yatmaktan usandım.

Birkaç gün yatakta kalsan iyi olur.

O, yatakta yatıyordu.

O hâlâ yatakta.

O, yatakta döndü.

O, yatakta hastadır.

O, yatakta uykuya yattı.

Lütfen hareket etmeden yatakta uzanın.

O yatakta sırtüstü yatıyor.

Ben yumuşak bir yatakta uyumayı seviyorum.

Babam yatakta hâlâ hastadır.

Başkan yatakta kaldı.

Tom bütün gece yatakta dönüp durdu.

Kocam her zaman yatakta kitap okuyor.

Dün bütün gün yatakta hastaydı.

Bütün gece yatakta döndüm durdum.

Doktor yatakta kalmamı buyurdu.

Bütün gün yatakta uzanmaktan başka bir şey yapmadı.

Çocuk kısa sürede yatakta uykuya daldı.

Bir haftadır yatakta hastaydı.

İki gün yatakta kalmak zorunda kaldım.

Sen eve vardığında yatakta olacağım.

Doktor onun yatakta kalması konusunda ısrar etti.

Onu ne zaman görmeye gitsem, o yatakta.

O, her zaman mümkün olduğunca geç saatlere kadar yatakta kalır.

Gelecek Pazartesiye kadar yatakta kalmalısın.

Geçen Pazartesiden beri yatakta hasta.

Yatakta daha fazla zaman geçirmek istemedim.

Hasta hissettiği için, yatakta kaldı.

Hafif ateşim olduğu için, yatakta kaldım.

Çok geç oldu, bu yüzden çoktan yatakta olmalıyım.

Üç ya da dört gün yatakta kalmalısın.