Learn how to use i̇ki in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
İki yıldır ilk defa bir film izledim.
Translate from Turkish to English
İki keki de sevmiyorum.
Translate from Turkish to English
İki düzine kalem satın aldım.
Translate from Turkish to English
İki tane kitap yazdı.
Translate from Turkish to English
İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle.
Translate from Turkish to English
İki kızım var.
Translate from Turkish to English
İki çocuğumuz var.
Translate from Turkish to English
İki kahve, lütfen.
Translate from Turkish to English
İki gün içinde beni yeniden ara.
Translate from Turkish to English
İki erkek kardeşim var.
Translate from Turkish to English
İki adam rekabet kazasından sonra Taiwan'da kollarını koparttılar.
Translate from Turkish to English
İki kız kardeş çok sakince yaşadılar.
Translate from Turkish to English
İki çocuk kopartıncaya kadar ipi çektiler.
Translate from Turkish to English
İki başbakanın ortak hiçbir şeyi yoktu.
Translate from Turkish to English
İki küçük kız papatyaları topluyorlar.
Translate from Turkish to English
İki kızdan herhangi birini tanıyor musun?
Translate from Turkish to English
İki insan birbirlerini mükemmel şekilde anlıyorlardı, ve birbirlerinin güçlü niteliklerine karşılıklı saygıları vardı.
Translate from Turkish to English
Sanki yıllarca birbirlerini görmemişler gibi İki insan yürekten tokalaşıyorlardı.
Translate from Turkish to English
İki âşık çay içerek yüz yüze oturdular.
Translate from Turkish to English
İki âşık yüz yüze oturdular,çay içtiler.
Translate from Turkish to English
İki arkadaş derin bir arkadaşlık bağı oluşturdular.
Translate from Turkish to English
İki asker kapıda nöbet tuttu.
Translate from Turkish to English
İki öğrenci arasındaki fikirlerde büyük bir boşluk var.
Translate from Turkish to English
İki kişi onu kızları olarak düşünüyor.
Translate from Turkish to English
İki sütlü kahve, lütfen.
Translate from Turkish to English
İki çocuk çitin üzerinde oturuyor.
Translate from Turkish to English
İki kere iki dört eder.
Translate from Turkish to English
İki erkek kardeşim ve üç kız kardeşim var.
Translate from Turkish to English
İki kez evlendi ve yirmiden fazla çocuğu oldu.
Translate from Turkish to English
İki çocuk çitin üzerinde oturuyorlar.
Translate from Turkish to English
İki artı iki, dörde eşittir.
Translate from Turkish to English
İki kızımız ve iki oğlumuz var.
Translate from Turkish to English
İki gün boyunca otelde kaldı.
Translate from Turkish to English
İki kitabım var.
Translate from Turkish to English
İki kere yedi on dörttür.
Translate from Turkish to English
İki yaşındaki bir çocuk bu kadar hızlı koşabilir mi?
Translate from Turkish to English
İki insan aynı akla sahip değildir.
Translate from Turkish to English
İki soyguncu bir mağazaya girdi.
Translate from Turkish to English
İki ablam var.
Translate from Turkish to English
İki bin yılındaydı.
Translate from Turkish to English
İki yabancı arkadaşım var.
Translate from Turkish to English
İki eski âşık arkadaş kalabiliyorsa, ya onlar hâlâ aşıktır ya da hiç olmadılar.
Translate from Turkish to English
İki vanilyalı dondurma lütfen.
Translate from Turkish to English
İki kitaptan herhangi birini alabilirsin.
Translate from Turkish to English
İki kabloyu birbirine bağla.
Translate from Turkish to English
İki artı iki dört yapar.
Translate from Turkish to English
İki resim çakıştı.
Translate from Turkish to English
İki hamburger sipariş ettim.
Translate from Turkish to English
İki lider arasında şiddetli bir fikir çatışması vardı.
Translate from Turkish to English
İki çocuğun yaşları toplandığında babalarınkine eşit oluyordu.
Translate from Turkish to English
İki aday ustalık için mücadele ediyorlar.
Translate from Turkish to English
İki polis bir hırsız tutukladı. Onlar onu Bayan Miller'in evine gizlice girerken yakaladı.
Translate from Turkish to English
İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.
Translate from Turkish to English
İki kardeş birbirleri ile geçinemedi.
Translate from Turkish to English
İki öğrenci birbirleriyle konuşuyor olacak.
Translate from Turkish to English
İki yabancı ile tanıştım, biri Kanadalı idi ve diğeri İngiltereli.
Translate from Turkish to English
İki kişi ortaktır, fakat üç kişi kalabalıktır.
Translate from Turkish to English
İki hafta önce, ilk kez Disneyland ziyaret ettim.
Translate from Turkish to English
İki haftalık süre içinde geri döneceğim.
Translate from Turkish to English
İki hafta geçti.
Translate from Turkish to English
İki şirket birleşmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English
İki şirket birbirleri ile yarışıyor.
Translate from Turkish to English
İki erkek çocuk birbirlerini suçlamaya başladı.
Translate from Turkish to English
İki çocuk aynı yaştalardı.
Translate from Turkish to English
İki erkek çocuk asla anlaşamazlar.
Translate from Turkish to English
İki kız kardeş gittikçe daha ünlü oldular.
Translate from Turkish to English
İki erkek kardeş görünümde oldukça farklı.
Translate from Turkish to English
İki erkek kardeş iki bezelye tanesi kadar benzer.
Translate from Turkish to English
İki erkek kardeş birbirine çok benzer.
Translate from Turkish to English
İki genç kız mutlu bir şekilde gülümsedi.
Translate from Turkish to English
İki ülke arasında bir savaş patlak verdi.
Translate from Turkish to English
İki ev yan yana durur.
Translate from Turkish to English
İki köy birbirine bitişiktir.
Translate from Turkish to English
İki olay arasında yıllar geçer.
Translate from Turkish to English
İki şey arasında ince farklar var.
Translate from Turkish to English
İki ülke arasında hiçbir ittifak şansı yok.
Translate from Turkish to English
İki fikir arasındaki zıtlık çok belirgin.
Translate from Turkish to English
İki sözcük arasında anlamda ince bir fark var.
Translate from Turkish to English
İki erkek çocuktan daha meşgulüm.
Translate from Turkish to English
İki taraf birçok kez çatışmaya girdi.
Translate from Turkish to English
İki hamlede, Kasparov meydan okuyucu kontrol edecektir.
Translate from Turkish to English
İki kızdan, o daha gençtir.
Translate from Turkish to English
İki ailenin çok yakın bağları var.
Translate from Turkish to English
İki pul koleksiyoncusu bir takas düzenledi.
Translate from Turkish to English
İki insan her zaman aynı görüşe sahipse, bunlardan biri gereksizdir.
Translate from Turkish to English
İki lise öğrecisi Tom'u döğüp çürükler içerisinde bıraktılar.
Translate from Turkish to English
İki dakika içerisinde arabamızın benzini biter.
Translate from Turkish to English
İki ülke savaşa yakınlaşıyordu.
Translate from Turkish to English
İki Hintli öldürüldü.
Translate from Turkish to English
İki bin Amerikan askeri öldürüldü.
Translate from Turkish to English
İki taraf, sıcak yaz güneşinde saatlerce mücadele ettiler.
Translate from Turkish to English
İki ülke arasında her an bir ticari sürtünme ortaya çıkabilir.
Translate from Turkish to English
İki kere ikinin dört yaptığını herkes bilir.
Translate from Turkish to English
İki parça kek vardı.
Translate from Turkish to English
İki arabam var.
Translate from Turkish to English
İki bira lütfen.
Translate from Turkish to English
İki kameram var.
Translate from Turkish to English
İki kötü dişim var.
Translate from Turkish to English
İki koltuk boş.
Translate from Turkish to English
İki adam bana geldi.
Translate from Turkish to English
İki dondurma, lütfen.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: okuyor, Pekin, Çin'in, başkentidir, tatlı, Kaç, Almanya, parlamenter, cumhuriyettir, İnternette.