Turkish example sentences with "yarına"

Learn how to use yarına in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Yarına kadar bu rapora ihtiyacımız var.
Translate from Turkish to English

Mümkünse yarına kadar bu işi yap.
Translate from Turkish to English

Onlar yarına kadar işi yaptırmamda ısrar ettiler.
Translate from Turkish to English

Evet. Ben onu yarına kadar okumak zorundayım.
Translate from Turkish to English

Lütfen yarına kadar kitabı getir.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar bu bantı saklayabilirsin.
Translate from Turkish to English

Ben yarına kadar köpeğe bakacağım.
Translate from Turkish to English

Benim yarına kadar dönem ödevimi bitirmem imkansızdır.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar bu ayakkabıları tamir ettireceğim.
Translate from Turkish to English

Ben yarına kadar bu mektubu İngilizceye çevirttirmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar görevi gözden geçirmeliyim.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar görevi gözden geçirmek zorundayım.
Translate from Turkish to English

Ben muhtemelen işi yarına kadar bitiremem.
Translate from Turkish to English

Biz yarına kadar parti hazırlıklarını bitirmek zorundayız.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar işimi bitireceğim.
Translate from Turkish to English

Benim yarına kadar bilmem gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Raporunu yarına kadar teslim et.
Translate from Turkish to English

Keşke yarına kadar yağmur dursa.
Translate from Turkish to English

Ben yarına kadar işimi bitirtmeliyim.
Translate from Turkish to English

Onu yarına kadar bitirmenize gerek yok.
Translate from Turkish to English

Ev ödevi yarına kadar yapılmalıdır.
Translate from Turkish to English

Benim yarına kadar yazacak birkaç denemem var.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar alacağımız kurslar için kayıt yaptırmalıyız.
Translate from Turkish to English

Onu yarına kadar erteleyemez misin?
Translate from Turkish to English

Yarına erteleyebileceğini asla bugün yapma.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar kalırsan minnettar kalırım.
Translate from Turkish to English

Yarına sana uyar mı?
Translate from Turkish to English

Onlar yarına kadar gelmeyecekler.
Translate from Turkish to English

O, işi muhtemelen yarına kadar bitirecektir.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar ona ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar hoşça kalın.
Translate from Turkish to English

O yarına kadar işi bitirecektir.
Translate from Turkish to English

Onu yarına bırakmalısın.
Translate from Turkish to English

Mesele yarına kadar bekleyebilir mi?
Translate from Turkish to English

Bu süt yarına kadar dayanmaz.
Translate from Turkish to English

İş yarına kadar bitirilecek mi?
Translate from Turkish to English

Sorunu yarına kadar bırakalım.
Translate from Turkish to English

Bu iş yarına kadar bitirilmeli.
Translate from Turkish to English

Kalkışı yarına kadar erteledik.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar sınırı geçeceğiz.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar onu bitirmenize gerek yok.
Translate from Turkish to English

Lütfen yarına kadar ev ödevini teslim et.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar bu denemeyi bitirmeliyim.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar ev ödevini bitirmiş olacak.
Translate from Turkish to English

Eğer mümkünde bu işi yarına kadar yapın.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar o kitabı okumayı bitirmeliyim.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar ev ödevini teslim etmeyi unutma.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar gidişini erteledi.
Translate from Turkish to English

Umarım ekmek yarına kadar dayanır.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar işi bitirmeliyim.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar burada kalacağım.
Translate from Turkish to English

İş yarına kadar tamamlanmalı.
Translate from Turkish to English

Yarına erteleyemez misin?
Translate from Turkish to English

Yarına kadar Tom'u görmeyi planlamıyorum.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar bekle.
Translate from Turkish to English

Bugünün işini yarına bırakma!
Translate from Turkish to English

Bugünün işini yarına erteleme!
Translate from Turkish to English

Bugünün işini yarına bırakma.
Translate from Turkish to English

Her halükarda bu işi yarına kadar bitirmeliyim.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar buna yine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar kalacağım.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar bekleyemem.
Translate from Turkish to English

İşi yarına kadar hallettirmek için kaç kişi gerekecek?
Translate from Turkish to English

Bana bunu yarına kadar bitirtmek zorunda olduğumu mu söylüyorsun?
Translate from Turkish to English

Bu yarına kadar bekleyebilir mi?
Translate from Turkish to English

Bu faturayı yarına kadar ödemem gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Üç gün önce Boston'a vardım fakat ailenin gerisi yarına kadar buraya gelmeyecek.
Translate from Turkish to English

Bugün yapabileceğin şeyi yarına bırakma.
Translate from Turkish to English

Tom yarına kadar Boston'da.
Translate from Turkish to English

Tom'un yarına kadar gelmesi beklenmiyor.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar burada olman gerekmiyor.
Translate from Turkish to English

Bunu yarına bırakmanınızın bir sakıncası var mı?
Translate from Turkish to English

Uçuşum iptal edildi ve yarına kadar yola çıkamam.
Translate from Turkish to English

Dosya yarına hazır olmalı.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar yapmam gereken bir sürü şey var.
Translate from Turkish to English

Yarın başka bir gün ama yarına kadar burada olamaz.
Translate from Turkish to English

Bu mektubu yarına kadar Fransızcaya çevirmeliyim.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar Tom'un bir yanıtı olacak.
Translate from Turkish to English

Toplantı yarına kadar ertelendi.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar sizinle karşılaşmayı beklemiyordum.
Translate from Turkish to English

Size yarına kadar müddet veriyorum.
Translate from Turkish to English

Sana yarına kadar mühlet veriyorum.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar beklesek iyi olur.
Translate from Turkish to English

Çok yorulmuşum. Yarına sağ çıkıp çıkmayacağımdan bile emin değilim.
Translate from Turkish to English

Bu işi istiyorsan buna yarına kadar başvurmalısın.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar yapılması gereken gerçekten bir sürü işimiz var.
Translate from Turkish to English

Onu yarına kadar bekleyelim.
Translate from Turkish to English

Tom yarına kadar gelmiyor.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar bunu bitirmek zorundayım.
Translate from Turkish to English

Bay Mailer yarına kadar burada kalacak.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar işi erteleme.
Translate from Turkish to English

Güzel hava yarına kadar sürecek mi?
Translate from Turkish to English

Yarına kadar beklemek istemediğinden emin misin?
Translate from Turkish to English

Tom yarına kadar Boston'da olacak.
Translate from Turkish to English

Tom yarına kadar evde olmayacak.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar bekleyemez misin?
Translate from Turkish to English

Yarına Kadar karar verebilir misin?
Translate from Turkish to English

Yarına kadar yapılması gereken yapılamayan bir sürü şey var.
Translate from Turkish to English

Başvurular yarına kadar kabul edilir.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar bunu kullanma.
Translate from Turkish to English

Yarına kadar geri dönmek zorunda değilsin.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: istemiyorum, senden, güzelim, öyle, görünüyor, hatalısın, tekrar, kaldıracağım, Amcamın, cadde.