Turkish example sentences with "alacağım"

Learn how to use alacağım in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Zengin olursam, onu satın alacağım.

Tüm söylediklerimi geri alacağım.

Bir biftek alacağım.

Bir kahve ve bir kruvasan alacağım.

Bunu alacağım.

İyi zamanlama. Ben seni yeni modelin test sürüşüne alacağım.

Frenleri tamir ederlerse, arabayı satın alacağım.

Bir araba alacağım.

Bilet alacağım sırada çantama göz kulak ol.

06:00'da fotoğrafları alacağım.

Ben sana yeni bir kelime işlemci satın alacağım.

Pekala, ben sadece tost ve kahve alacağım.

Ben bir Ford alacağım.

Sorumluluğu omuzlarıma alacağım.

Bir gün bir pamuk şekeri makinesi satın alacağım.

Oğlum için bir saat alacağım.

Seni evinden alacağım.

Birincilik ödülünü ya sen ya da ben alacağım.

Eğer dürüstsen, seni işe alacağım.

Yarın sabah uğrayacağım ve seni alacağım.

Partiye gidersem, birkaç şişe şarap alacağım.

Eğer biraz beklerseniz, Jane'i telefona alacağım.

Ben onu alacağım.

Onu alacağım.

Ben bir duş alacağım.

Ben yeni bir tane alacağım.

Onu sizin için alacağım.

Ben bu gülleri alacağım.

Saat 5:00'da onu alacağım.

Bu şemsiyeyi alacağım.

Benim arabayı alacağım.

Ben sarı olanını alacağım.

İp ucumu senden alacağım.

Kahvemi koyu alacağım.

Sanırım bu kravatı alacağım.

Ben bir kova su alacağım.

Bu masayı onun için alacağım.

Yeni bir araba satın alacağım.

Söylediğimi geri alacağım.

Bundan hoşlanıyorum. Onu alacağım.

Ben babamın yerini alacağım.

Gelecek yıl Fransızca eğitimi alacağım.

Her çeşitten üç tane alacağım.

Bir bardak şampanya alacağım.

Her istediğini sana alacağım.

Olduğun yerde kal, geleceğim ve seni alacağım.

Mağazadan bir saat satın alacağım.

Onun tavsiye ettiği kişiyi işe alacağım.

Gelecek ay yeni bir araba satın alacağım.

Yumurtalarımı sadece altı pişmiş olarak alacağım.

Sanırım yeni bir araba satın alacağım.

İki üç gün izin alacağım.

Altı civarında seni alacağım.

Onu istasyondan alacağım.

Gelecek hafta iki gün izin alacağım.

Bir ev almaya gücüm yeter yetmez, alacağım.

Ben onun yerini alacağım.

İlk kez yoklama alacağım.

Fransızcayı asıl branş olarak alacağım.

Biraz peynir ve ekmek alacağım.

Bu konuda bir erteleme bileti alacağım.

İki yıl içinde diplomamı alacağım.

Söylediğim her şeyi geri alacağım.

Bir gün senden intikamımı alacağım.

Seni evinden beşte alacağım.

Amirimden izin alacağım.

Dişlerinizin bir kalıbını alacağım.

Kızım için yeni bir fotoğraf makinesi alacağım.

Sana istediğin elbiseleri alacağım.

Elimden geldiğince kısa sürede dışarı çıkacağım ve bir tane alacağım.

Yağmur yağmadan önce çamaşırı içeri alacağım.

Yarın sabah işten izin alacağım.

Daha pahalı olanını alacağım.

Pazardan elma, portakal falan alacağım.

Tom'dan parayı bir şekilde alacağım.

İngilizce konuşabilen birini işe alacağım.

Yarın onun evine gidip onu alacağım.

Hardallı ve ketçaplı iki sosisli sandviç alacağım.

Bir tane alacağım.

Bir teyp alacağım.

Ceketimi alacağım.

Anahtarlarımı alacağım.

Arabayı alacağım.

Tom'u alacağım.

Kitap alacağım.

Telefon alacağım.

Aynısını alacağım.

Bir kalem ödünç alacağım.

Bu ceketi alacağım.

Sana bir havlu alacağım.

Dan için bir kravat aldım, Elena için bir şal alacağım.

Ona bir kalem alacağım.

Onu göz önüne alacağım.

Sanırım bunu alacağım.

Sanırım bu ayakkabı çiftini alacağım.

Sanırım gideceğim ve Tom'u alacağım.

Tom için bir hediye alacağım.

Bana önerebileceğin bir işi alacağım.

Arabamı alacağım.

Yarın Tom'u işe alacağım.

Onları alacağım.

Also check out the following words: yendir, Mart, 1969'da, Barselona'da, doğdum, oraya, Dünyayı, değiştiren, iletişimdir, bilgi.