Turkish example sentences with "yıllık"

Learn how to use yıllık in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Her şeyi düşünerek, on yıllık araştırmadan sonra, arkadaşım Slantsy bölgesinden bir kızla evlendi.
Translate from Turkish to English

İskoçyalı ve en az on iki yıllık değilse, o zaman viski değildir.
Translate from Turkish to English

İlkokul çocukları, altı yıllık bir dönem için okula giderler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin on üç yıllık mutlu bir evlilikleri var.
Translate from Turkish to English

Bu kilise kaç yıllık?
Translate from Turkish to English

O kilise kaç yıllık?
Translate from Turkish to English

Bu ürünün yıllık satışı ortalama 80 milyon dolardır.
Translate from Turkish to English

Bölge başsavcısı iki yıllık cezadan memnun olmadı.
Translate from Turkish to English

Onlar iki yıllık evliler.
Translate from Turkish to English

Konferans yıllık olarak gerçekleşir.
Translate from Turkish to English

Onun dizüstü zaten beş yıllık.
Translate from Turkish to English

Babamın yıllık gelirini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Onun yıllık geliri 100,000 dolardan daha fazladır.
Translate from Turkish to English

7 yıllık evlilikten sonra ayrıldılar.
Translate from Turkish to English

Mayıs ayında yıllık konferansları var.
Translate from Turkish to English

Remington sadece iki yıllık bir kovboydu.
Translate from Turkish to English

Onun yıllık geliri 100.000$'dan fazladır.
Translate from Turkish to English

Birinin kaç yıllık eğitime ihtiyacı var?
Translate from Turkish to English

Onun keman sigortası yıllık 200 dolara mal oluyor.
Translate from Turkish to English

Kırk yıllık evliliklerinin ardından ayrılmak istiyorlar.
Translate from Turkish to English

Az önce dışarıda giydiğim sarı ayakkabı çifti ve bileğimdeki saat yaklaşık dokuz yıllık.
Translate from Turkish to English

Tom'un yıllık ziyaretini her zaman sabırsızlıkla bekleriz.
Translate from Turkish to English

Yıllık gelirin nedir?
Translate from Turkish to English

Bu benim on bir yıllık hayatımdaki en korkunç günüm.
Translate from Turkish to English

Park Caddesindeki küçük, yüz yıllık bir kiliseyi ziyaret ettik.
Translate from Turkish to English

Yıllık gelirim yaklaşık on milyon yen, sanırım.
Translate from Turkish to English

Bir günlük özgürlük, on yıllık zulümden daha iyidir.
Translate from Turkish to English

Bu kaç yıllık?
Translate from Turkish to English

Britanya'da üniversite ücreti yıllık 9000 sterlin civarındadır.
Translate from Turkish to English

Üç yıllık savaşın ardından barış geri döndü.
Translate from Turkish to English

Üç yıllık yokluğun ardından umulmadık bir şekilde ortaya çıktı.
Translate from Turkish to English

1 yıllık abonelik aldı.
Translate from Turkish to English

Üç yıllık yokluğun ardından aniden ortaya çıktı.
Translate from Turkish to English

Biz milyarlarca yıllık bir evrimin ürünüyüz.
Translate from Turkish to English

Yıllık üyelik ücreti ne kadar?
Translate from Turkish to English

Beş yıllık ayrılıktan sonra onu göreceğim günü sabırsızlıkla bekliyordum.
Translate from Turkish to English

Telefon şirketiyle 2 yıllık arama planı için sözleşme imzaladım.
Translate from Turkish to English

Birleşik Devletlerin Irak'ı zayıflatmak için on yıllık bir ambargoya ihtiyacı vardı.
Translate from Turkish to English

En yakın yıldız bile, bin yıllık mesafede.
Translate from Turkish to English

Tom şu anda üç yıllık hapis cezası çekiyor.
Translate from Turkish to English

O tablo kaç yıllık?
Translate from Turkish to English

Biz eski yıllık resimlerimize baktık.
Translate from Turkish to English

Dün, şüphesiz, otuz yıllık hayatımın en kötü günüydü.
Translate from Turkish to English

Plütonyum-244 80 milyon yıllık bir yarılanma ömrüne sahiptir.
Translate from Turkish to English

Ekonomi bakanı yıllık açıklama yapar.
Translate from Turkish to English

Sekiz yıllık Bush döneminden sonra Obama'nın seçilmesi birçok kişi için bir nefes taze havaydı.
Translate from Turkish to English

O cami on yıllık değil.
Translate from Turkish to English

Tom'un geliri yıllık otuz bin doları buluyor.
Translate from Turkish to English

Japon ekonomisi yıllık en fazla % 5'ten daha fazla büyümeye devam etti.
Translate from Turkish to English

Sadece bir yıllık zamandan sonra araba bozuldu.
Translate from Turkish to English

Tom üç yıllık bir sözleşme imzaladı.
Translate from Turkish to English

Bu şirket ve ben üç yıllık bir sözleşme imzaladık.
Translate from Turkish to English

Üç yıllık bir sözleşmem var.
Translate from Turkish to English

Bu bir yıllık bir gelenek oldu.
Translate from Turkish to English

Geçenlerde üç yıllık erkek arkadaşımdan ayrıldım.
Translate from Turkish to English

Babamın biriktirdiği 30 yıllık gazeteleri keşfettim.
Translate from Turkish to English

Bu şirket ve ben, üç yıllık bir sözleşme imzaladık.
Translate from Turkish to English

Toplantı yıllık olarak yapılacaktır.
Translate from Turkish to English

Bir çeyreklik büyüme % 1.2, yıllık % 4,8 büyüme oranı anlamına gelir.
Translate from Turkish to English

O dört yıllık planın onaylanması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Okulumuz 80 yıllık.
Translate from Turkish to English

Hakim onu beş yıllık bir hapis cezasına çarptırdı.
Translate from Turkish to English

Onlar büyük bir plak şirketiyle üç yıllık bir sözleşme imzaladı.
Translate from Turkish to English

Toplantı yıllık olarak düzenlenmektedir.
Translate from Turkish to English

O, beş yıllık ağrılı kanser tedavisi boyunca cesaretini kaybetmedi.
Translate from Turkish to English

Paskalya Yumurtası Yuvarlama Beyaz Saray'ın her Paskalya pazartesi günü çimde düzenlediği yıllık bir olaydır.
Translate from Turkish to English

Bir yıllık uygulamadan sonra zar zor piyano çalabiliyor.
Translate from Turkish to English

Yedi yıllık savaş esaretinden sonra Tom çökmüş bir adamdı.
Translate from Turkish to English

Bu benim yıllık maaşımın on katı değer.
Translate from Turkish to English

1986 yılında Sovyetler Birliği, Mir Uzay İstasyonunu fırlattı. 15 yıllık ömrü boyunca, dünya yörüngesindeki en büyük uzay istasyonuydu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi yıllık mezun toplantısı dansına götürdü.
Translate from Turkish to English

O, hırsızlık için üç yıllık hapis cezasını çekiyor.
Translate from Turkish to English

Üç yıllık bir deneyimim var.
Translate from Turkish to English

Bu televizyonun iki yıllık bir garantisi var.
Translate from Turkish to English

Bu yıllık birçok güzel fotoğrafla süslenmiştir.
Translate from Turkish to English

Tom'un dört yıllık bir diploması var.
Translate from Turkish to English

Atletizm yarışması yıllık bir etkinliktir.
Translate from Turkish to English

Yıllık toplantıya katılmayı planlıyorum.
Translate from Turkish to English

Bu, burada Boston'da yıllık bir gelenektir.
Translate from Turkish to English

Tom şu anda hapiste on yıllık cezasını çekiyor.
Translate from Turkish to English

İki yıllık yokluktan sonra memleketim olan köye geri döndüm.
Translate from Turkish to English

Bu ürün beş yıllık garanti ile geliyor.
Translate from Turkish to English

Ben yüz yıllık yumurta yiyeceğim.
Translate from Turkish to English

Bin yıllık bir yumurta yiyeceğim.
Translate from Turkish to English

Benim yıllık gelirim beş milyona yeni geçiyor.
Translate from Turkish to English

Bizans İmparatorluğu tarihi 1058 yıllık bir süreyi kapsar.
Translate from Turkish to English

O, 30 yıllık hizmetten sonra şirketten emekli oldu.
Translate from Turkish to English

Bir yıllık ilaç alımı 50.000 dolar tutarında.
Translate from Turkish to English

Toplantı her sene yıllık gerçekleştiriliyor.
Translate from Turkish to English

Onlar on yıllık bir hapis cezasıyla yüz yüze gelebilir.
Translate from Turkish to English

O yaklaşık bir buçuk yıllık bir süre boyunca 2.2 milyar istenmeyen e-posta gönderdi.
Translate from Turkish to English

İki ülke yaklaşık otuz yıllık aranın ardından diplomatik ilişkileri onarmaya karar verdiler.
Translate from Turkish to English

Firmamızın yıllık satışları bin milyon yen'tir.
Translate from Turkish to English

Tom şu anda üç yıllık hapis cezasını çekiyor.
Translate from Turkish to English

Bin yıllık ağaç ağaç kesici tarafından kesildi.
Translate from Turkish to English

Bu kitap kaç yıllık?
Translate from Turkish to English

Kökpar'a bir yıllık keçi tekesinin semizi seçilir.
Translate from Turkish to English

Bazı ülkeler bin yıllık dönemi saymak için sıra numaralarını kullanırken, diğerleri asıl sayıları kullanarak sayarlar.
Translate from Turkish to English

Beş yıllık yokluktan sonra memleketime geri döndüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un yıllık maaşı son üç yıldır aynı.
Translate from Turkish to English

Yabani kunduzlar beş yüz yıllık bir yokluğun ardından İngiltere'ye geri dönüyor.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: konuşamıyor, şişe, şarap, içti, Bill'den, daha, zeki, Bill'in, zayıflığından, istifade.