Learn how to use şarap in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
John birçok şişe şarap içti.
Translate from Turkish to English
Çok şarap içmiyorum.
Translate from Turkish to English
Masanın üzerinde bir şişe şarap var.
Translate from Turkish to English
Şarap listesini görebilir miyim?
Translate from Turkish to English
Biftek yedik ve şarap içtik.
Translate from Turkish to English
Kırmızı şarap, et ile iyi gider.
Translate from Turkish to English
Avrupalılar şarap içmeyi sever.
Translate from Turkish to English
Bir bardak beyaz şarap alabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Şarap bana göre değil.
Translate from Turkish to English
Bir kırmızı şarap, lütfen
Translate from Turkish to English
Bifteğe çoğu zaman kırmızı şarap eşlik eder.
Translate from Turkish to English
Biftek ve kırmızı şarap iyi bir kombinasyon yapar.
Translate from Turkish to English
Süt yerine şarap içer misin?
Translate from Turkish to English
Kırmızı şarap, lütfen.
Translate from Turkish to English
Birkaç bardak şarap dili gevşetebilir.
Translate from Turkish to English
Eski şişelere yeni şarap koymayın.
Translate from Turkish to English
Masanın üstünde bir şişe şarap var.
Translate from Turkish to English
Böyle pahalı bir şarap olduğu için, gerçekten bundan daha iyi tadı olmalı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin sabah sekizde onun bir şişe şarap açmasının çok erken olduğunu düşünüp düşünmediğini merak etti.
Translate from Turkish to English
Tom bir bardağa biraz şarap koydu.
Translate from Turkish to English
Tom en son ne zaman Mary ile birlikte şarap içtiğini hatırlamaya çalıştı.
Translate from Turkish to English
Tom akşam yemeğinden sonra çoğunlukla biraz şarap içer.
Translate from Turkish to English
Tom güzel kadınları seviyordu. Ayrıca pahalı şarap ve hızlı spor otomobilleri de seviyordu.
Translate from Turkish to English
Tom çok şarap tüketir.
Translate from Turkish to English
Tom, pahalı şarap ve ucuz şarap arasındaki farkı söyleyemez.
Translate from Turkish to English
Tom, pahalı şarap ve ucuz şarap arasındaki farkı söyleyemez.
Translate from Turkish to English
Tom pahalı şarap ve ucuz şarap arasındaki farkı tadamaz.
Translate from Turkish to English
Tom pahalı şarap ve ucuz şarap arasındaki farkı tadamaz.
Translate from Turkish to English
Tom garson kızdan şarap listesini istedi.
Translate from Turkish to English
Ben şarap istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Partiye gidersem, birkaç şişe şarap alacağım.
Translate from Turkish to English
Ken, onun doğum gününde babası için iyi bir şarap aldı.
Translate from Turkish to English
Tom çok bira içmez fakat kesinlikle çok şarap içer.
Translate from Turkish to English
O şarap sever.
Translate from Turkish to English
Şarap yiyeceği sindirmeye yardımcı olur.
Translate from Turkish to English
Fazla şarap içmem.
Translate from Turkish to English
Şarap üzümden yapılır.
Translate from Turkish to English
Bana bir şişe şarap ver.
Translate from Turkish to English
Onun hediyesi bir şişe şarap.
Translate from Turkish to English
Bu mükemmel bir şarap.
Translate from Turkish to English
Onlar iki şişe şarap içti.
Translate from Turkish to English
Kalan biraz şarap var.
Translate from Turkish to English
Üzümler şarap haline getirilir.
Translate from Turkish to English
Bardak şarap dolu.
Translate from Turkish to English
O üzümlerden şarap yapar.
Translate from Turkish to English
O bir şişe şarap içti.
Translate from Turkish to English
Biz biraz şarap içmek istiyoruz.
Translate from Turkish to English
Biz biftek yedik ve şarap içtik.
Translate from Turkish to English
O bir bardak kırmızı şarap içti.
Translate from Turkish to English
Avrupalılar şarap içmek isterler.
Translate from Turkish to English
Onlar iki şişe şarap içtiler.
Translate from Turkish to English
Bir şişe şarap daha, lütfen.
Translate from Turkish to English
Hangisini tercih edersin, beyaz mı yoksa kırmızı şarap mı?
Translate from Turkish to English
Hangisini daha çok seversin, beyaz şarap mı yoksa kırmızı şarap mı?
Translate from Turkish to English
Hangisini daha çok seversin, beyaz şarap mı yoksa kırmızı şarap mı?
Translate from Turkish to English
Bir bardak şarap içmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Beyaz şarap mı yoksa kırmızı şarap mı istersin?
Translate from Turkish to English
Beyaz şarap mı yoksa kırmızı şarap mı istersin?
Translate from Turkish to English
Kırmızı etle en iyi hangi şarap gider?
Translate from Turkish to English
İyi bir şarap gibi, o yaşla gelişir.
Translate from Turkish to English
Kırmızı şarap lekelerini halınızdan nasıl çıkarırsınız?
Translate from Turkish to English
Şarap yemek yapabilir.
Translate from Turkish to English
Bu şarap üzümlerden yapılmıştır.
Translate from Turkish to English
Burada yapılan şarap çok ünlüdür.
Translate from Turkish to English
O, Kate'in şarap içmesine izin vermez.
Translate from Turkish to English
O şişede hiç şarap yok.
Translate from Turkish to English
Bu şarap son derece lezzetli.
Translate from Turkish to English
Bir şişe şarap daha istiyoruz.
Translate from Turkish to English
Şarap şişeye konulan şiirdir.
Translate from Turkish to English
Zaman zaman biraz şarap içer.
Translate from Turkish to English
Ne tür şarap tavsiye edersiniz?
Translate from Turkish to English
Neden şişede hiç şarap kalmamamış? Siz çocuklar, onu içtiniz mi?
Translate from Turkish to English
Balık ve kırmızı şarap birlikte gitmez.
Translate from Turkish to English
Kate'nin şarap içmesine izin vermez.
Translate from Turkish to English
Bir bardak şarap daha içer misin?
Translate from Turkish to English
Bir bardak daha şarap ister misiniz?
Translate from Turkish to English
Lütfen bana biraz şarap doldurur musun?
Translate from Turkish to English
Kırmızı şarap mı mı yoksa beyaz şarap mı istersin?
Translate from Turkish to English
Kırmızı şarap mı mı yoksa beyaz şarap mı istersin?
Translate from Turkish to English
Bira mı yoksa şarap mı içersin?
Translate from Turkish to English
Evet, bu bir şarap.
Translate from Turkish to English
Şarap kırmızı mı?
Translate from Turkish to English
Şarap bardağına dikkat etmelisin.
Translate from Turkish to English
Akşam yemeğinde bir şişe kırmızı şarap içtiler.
Translate from Turkish to English
Partide iki bardak şarap içti.
Translate from Turkish to English
Bir şişe şarap almak için yeterli para var mı?
Translate from Turkish to English
Şarap halı üzerinde kalıcı bir leke bıraktı.
Translate from Turkish to English
Kırmızı şarap eşliğinde yemek için en sevdiğin yemek nedir?
Translate from Turkish to English
Şarap istiyor musun?
Translate from Turkish to English
Şarap içer misin?
Translate from Turkish to English
Şarap içmem.
Translate from Turkish to English
Biraz şarap ister misin?
Translate from Turkish to English
Beyaz şarap sever misin?
Translate from Turkish to English
Tom, Mary'ye biraz daha şarap doldurdu.
Translate from Turkish to English
Şarap içtim.
Translate from Turkish to English
Sadece en iyi marka şarap kullanırız.
Translate from Turkish to English
Tom'a hiç şarap göndermedim.
Translate from Turkish to English
Midillide şarap içtiğimizde kendimi pek sarhoş hissetmedim, nedeni nedir?
Translate from Turkish to English
Caddede büyük bir şarap varili düşürüldü ve kırıldı.
Translate from Turkish to English
Tom şarap içmez.
Translate from Turkish to English
Tom şarap yudumladı.
Translate from Turkish to English