Televizyonda, yüzünde ciddi bir görünümü olan birisi ülkemizin geleceği ile ilgili sorunlar hakkında konuşuyor.
Translate from Turkish to English

Biz yaş ya da fiziksel sorunlar hakkında bir şey soramayız.
Translate from Turkish to English

Bir dakikan varsa, ben bazı sorunlar hakkında seninle konuşmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Kaçınamadığımız bazı sorunlar vardır.
Translate from Turkish to English

Böyle sorunlar dikkatsizlikten kaynaklanır.
Translate from Turkish to English

Bütçeleriyle ilgili sorunlar yaşıyorlar.
Translate from Turkish to English

Bu sorunlar dikkatle ele alınmalıdır.
Translate from Turkish to English

Suni sorunlar yaratıp onları benim çözüp çözemeyeceğimi ya da yardım isteyip istemeyeceğimi merak ettin.
Translate from Turkish to English

Benim ne gibi sorunlar atlattığımı bilmiyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Bende aynı sorunlar vardı.
Translate from Turkish to English

Hâlâ bazı sorunlar var.
Translate from Turkish to English

Sorunlar yaşıyorsunuz gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom kesinlikle sorunlar yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Senin Kanada'lı olman bize ilerde büyük sorunlar açacak.
Translate from Turkish to English

Sizin Kanada'lı olmanız bize ilerde büyük sorunlar açacak.
Translate from Turkish to English

Sorunlar mı yaşıyorsunuz?
Translate from Turkish to English

Sorunlar olabilir.
Translate from Turkish to English

Diğer bazı sorunlar buldum.
Translate from Turkish to English

Tom'la ilgili sorunlar yaşıyorduk.
Translate from Turkish to English

Parasal sorunlar yaşıyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Sorunlar olduğunu mu söylüyorsun?
Translate from Turkish to English

Sorunlar bu sistemin doğasında var.
Translate from Turkish to English

Sorunlar genelde kendi kendine yok olmazlar.
Translate from Turkish to English

Onların keşif gezisinde bazı sorunlar bekleniyor.
Translate from Turkish to English

Sorunlar yaşamadığından emin olmak istiyordum.
Translate from Turkish to English

Hiç bu tür sorunlar yaşamadım.
Translate from Turkish to English

Bu sorunlar çözülebilir.
Translate from Turkish to English

O hiç yaşadığı sorunlar hakkında sana güvendi mi?
Translate from Turkish to English

Artık sorunlar olmamalı.
Translate from Turkish to English

Nerede sorunlar olabilir sizce?
Translate from Turkish to English

Ben gözetlemek istemiyorum ama evde sorunlar yaşıyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Irksal sorunlar genellikle sosyal kargaşa nedenidir.
Translate from Turkish to English

Biz burada sorunlar olmadan konuşabiliriz.
Translate from Turkish to English

Hiç hakkında bilmem gereken sorunlar var mı?
Translate from Turkish to English

Tom okulda sorunlar yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Arabanla sorunlar yaşıyor musun?
Translate from Turkish to English

Bu tür sorunlar kaçınılmazdır.
Translate from Turkish to English

Bütün sorunlar henüz çözülmedi.
Translate from Turkish to English

Ne tür sorunlar yaşıyorsun?
Translate from Turkish to English

Eğer sorunlar olursa, beni ara.
Translate from Turkish to English

Sorunlar, konuşarak çözülmeli.
Translate from Turkish to English

Zamanla bütün bu küçük sorunlar çözülecektir.
Translate from Turkish to English

Sorunlar vardı.
Translate from Turkish to English

Sorunlar var.
Translate from Turkish to English

Sorunlar kısa sürede gelişti.
Translate from Turkish to English

Bunlar ciddi sorunlar.
Translate from Turkish to English

Biz hiç yeni sorunlar yaratmak istemiyoruz.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom'un sorunlar yaşadığını fark edemeyecek kadar çok meşguldüm.
Translate from Turkish to English

Tom arabası ile ilgili bazı sorunlar yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Tom arabanla sorunlar yaşadığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Bu sorunlar benim için önemli.
Translate from Turkish to English

Bu tür sorunlar nispeten nadirdir.
Translate from Turkish to English

Biz burada sorunlar yaşıyoruz.
Translate from Turkish to English

Yakında başka sorunlar ortaya çıktı.
Translate from Turkish to English

Ben bazı yasal sorunlar yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un parasal sorunlar yaşadığının farkında mıydın?
Translate from Turkish to English

Hayat en iyi ihtimalle sorunlar denizidir.
Translate from Turkish to English

Beklendiği gibi, bazı sorunlar vardı.
Translate from Turkish to English

Başka sorunlar olacak.
Translate from Turkish to English

Bunlar tartışmaya değer sorunlar.
Translate from Turkish to English

Zor sorunlar yaratıcı çözümler gerektirir.
Translate from Turkish to English

Bu tür sorunlar her zaman olacaktır.
Translate from Turkish to English

Herhangi ciddi sorunlar var gibi görünmüyor.
Translate from Turkish to English

Ofiste sorunlar yaşadığını duydum.
Translate from Turkish to English

Bilgisayarımla bazı sorunlar yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Ne gibi sorunlar bekliyorsunuz?
Translate from Turkish to English

Bazı sorunlar var.
Translate from Turkish to English

Gerçek sorunlar yoktu.
Translate from Turkish to English

Hâlâ sorunlar vardır.
Translate from Turkish to English

Tom ile sorunlar yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin sorunlar yaşadığı sır değil.
Translate from Turkish to English

Şu anda e-mail ile sorunlar yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Kar yaratmak için sorunlar yaratmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Güney Afrika Birliği, son yıllarda ırkçı sorunlar yaşamıştı.
Translate from Turkish to English

Başarı para getirir ve birçok sorunlar da.
Translate from Turkish to English

Tekrar sorunlar yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Eğer kendi kendine yetmeyi vergiye tâbi yapmış olsalar, tüm ekonomik sorunlar çözülürdü.
Translate from Turkish to English

E-postanla ilgili sorunlar yaşıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom notları ile bazı sorunlar yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'la ilgilenirken bazı sorunlar yaşadım.
Translate from Turkish to English

Ben onunla sorunlar yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Birçok ülke benzer sorunlar yaşıyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom'la sorunlar yaşadığın konusunda fikrim yoktu.
Translate from Turkish to English

Daha önce hiç bu tür sorunlar yaşamadım.
Translate from Turkish to English

Birçok ülke yoksullukla ilgili sorunlar yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Bu sabah sorunu çözdüm, ama belki daha fazla sorunlar vardır.
Translate from Turkish to English

Bunlar ciddi sorunlar. Onlar halının altına süpürülmemeli.
Translate from Turkish to English

Eski kiracılarımla sorunlar yaşadım.
Translate from Turkish to English

Bugün dünyada var olan sorunlar onları yaratan düşünce düzeyiyle çözülemez.
Translate from Turkish to English

Bununla ilgili sorunlar var.
Translate from Turkish to English

Böyle sorunlar ne kadar yaygın?
Translate from Turkish to English

O tür sorunlar ne kadar yaygın?
Translate from Turkish to English

İnsanlar ırksal sorunlar hakkında kaygı duyuyorlar.
Translate from Turkish to English

İnsanlar ırksal sorunlar hakkında kaygılılar.
Translate from Turkish to English

Sami öz disiplin ile ilgili sorunlar yaşıyordu.
Translate from Turkish to English

Bu ülkede bir hayli ciddi sorunlar var. Yasadışı göç onlardan biri değil.
Translate from Turkish to English

Bazı sorunlar doğuruyor.
Translate from Turkish to English

Peki sorunlar neydi?
Translate from Turkish to English

Tom büyük sorunlar yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Çağdaş sorunlar yeni bir yaklaşım gerektirir.
Translate from Turkish to English

Başka olası sorunlar var.
Translate from Turkish to English