Turkish example sentences with "sessizce"

Learn how to use sessizce in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Yağmur ormanın üzerine sessizce düştü.
Translate from Turkish to English

Tom ve amcası sessizce birlikte yürüdü.
Translate from Turkish to English

Tom, 30 dakika sessizce oturdu.
Translate from Turkish to English

Tom, 30 dakika boyunca sessizce oturdu.
Translate from Turkish to English

O, ne konuştu nede ağladı, sessizce dışarı çıktı.
Translate from Turkish to English

Başı bir tarafa doğru hafifçe eğik, sessizce ayakta durdu.
Translate from Turkish to English

İnsanlar sessizce Jessie'ye baktı.
Translate from Turkish to English

O bizi duymasın diye sessizce konuşun.
Translate from Turkish to English

Tom hariç bütün aile sessizce TV izliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom yarım saattir sessizce oturuyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ormanın içinde sessizce yürüdü.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary birkaç dakika önce mutfakta sessizce konuşuyorlardı.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce elbiselerini giydi ve ayak uçlarına basarak odadan çıktı.
Translate from Turkish to English

Lütfen kapıyı sessizce kapat.
Translate from Turkish to English

Onlar sessizce hizmet edilmesini istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin odaya sessizce sokulduğunu gören tek kişiydi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin problemlerinin tamamını duymak istemiyordu fakat sessizce oturdu ve dinledi.
Translate from Turkish to English

Mary sessizce kapıyı kapattı.
Translate from Turkish to English

Jim bebeği uyandırmamak için odaya sessizce girdi.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce kapıyı kapattı ve parmak uçlarına basarak odaya girdi.
Translate from Turkish to English

O sessizce yürüdü.
Translate from Turkish to English

O, sessizce telefonu kapadı.
Translate from Turkish to English

Biz orada sessizce bekledik.
Translate from Turkish to English

Biz topyekün sessizce oturduk.
Translate from Turkish to English

O, sessizce odaya girdi.
Translate from Turkish to English

O sessizce kapıyı çaldı.
Translate from Turkish to English

O, sessizce kapıyı çaldı.
Translate from Turkish to English

O, onun yanına oturdu ve sessizce dinledi.
Translate from Turkish to English

Yüzlerce asker kamp ateşlerinin etrafında sessizce yemek yediler.
Translate from Turkish to English

Sessizce hareket et.
Translate from Turkish to English

Sessizce yağmur yağıyordu.
Translate from Turkish to English

Lütfen kapıyı sessizce kapayın.
Translate from Turkish to English

O, sessizce ve çabucak hareket edebilir.
Translate from Turkish to English

Sessizce odadan çıktı.
Translate from Turkish to English

Sessizce yatak odama gittim.
Translate from Turkish to English

Sessizce acı çekmek zorunda değilsiniz.
Translate from Turkish to English

Onun arkasından kapıyı sessizce kapadı.
Translate from Turkish to English

Bacak bacak üstüne atarak sessizce oturdu.
Translate from Turkish to English

Tom TV'nin önünde sessizce kestirdi.
Translate from Turkish to English

Bebek sessizce uyuyor gibi görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Gözleri yaşlı sessizce oraya oturdu.
Translate from Turkish to English

Gözlerinde yaşlarla sessizce orada oturdu.
Translate from Turkish to English

Bebeği uyandırmayalım diye sessizce konuştuk.
Translate from Turkish to English

Beni duymasınlar diye sessizce yürüdüm.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce yemek yedi.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce içti.
Translate from Turkish to English

Sessizce camdan dışarı baktı.
Translate from Turkish to English

Sadece sessizce oturmalısın.
Translate from Turkish to English

Yapraklar sessizce yere düşüyordu.
Translate from Turkish to English

Onu sessizce yap.
Translate from Turkish to English

Onlar sessizce konuştular.
Translate from Turkish to English

Onlar sessizce başını salladı.
Translate from Turkish to English

Sessizce güldüler.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce izledi.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce ayakta durdu.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce konuştu.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce oturdu.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce başını salladı.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce üfledi.
Translate from Turkish to English

Arkadaşlarım beni sessizce izliyorlardı ve, benim şaşkınlığımın onları güldürdüğü diğer zamanların aksine , onlar ciddi kaldılar.
Translate from Turkish to English

Ahbaplarım sessizce beni izliyorlardı ve şaşkınlığımın onları güldürdüğü diğer zamanların aksine bu defa ciddiyetlerini bozmadılar.
Translate from Turkish to English

Sessizce oraya oturdu.
Translate from Turkish to English

Bütün yapabildiğim sessizce çalışmak.
Translate from Turkish to English

O, bizi sessizce bekliyor.
Translate from Turkish to English

Onları sessizce bekledim.
Translate from Turkish to English

Onu sessizce beklediler.
Translate from Turkish to English

Tom birkaç saniye sessizce Mary'ye baktı.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce onu düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom silahını çıkardı ve merdivenlerden aşağıya sessizce indi.
Translate from Turkish to English

Tom onun arkasından kapıyı sessizce kapattı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary sessizce birbirlerine baktılar.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce bebeğin odasına girdi.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce yatak odasına girdi.
Translate from Turkish to English

Tom daire kapısını sessizce açtı.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odası kapısını sessizce kapattı.
Translate from Turkish to English

Tom kendine sessizce güldü.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce kapıyı açtı ve odayı inceledi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary odanın köşesinde sessizce konuştular.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce yataktan çıktı ve mutfağa gitti.
Translate from Turkish to English

Tom içeri girdi ve sessizce kapıyı arkasından kapattı.
Translate from Turkish to English

Sessizce hoşça kal dedi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary sessizce oturdu.
Translate from Turkish to English

Sessizce konuşursan seni anlayamam.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary sessizce konuştular.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce kapıyı çaldı.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce odaya girdi.
Translate from Turkish to English

Sadece sessizce burada oturalım.
Translate from Turkish to English

Karım ve ben sadece sessizce eve gitmek istiyoruz.
Translate from Turkish to English

Tom çok sessizce yukarı çıktı.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce Mary'yi izledi.
Translate from Turkish to English

O, aileyi uyandırmamak için sessizce geldi.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce Mary ile konuştu.
Translate from Turkish to English

Vekil öğretmen buraya gelene kadar sessizce bekleyin.
Translate from Turkish to English

Onlar sessizce oturdular.
Translate from Turkish to English

Biz sessizce masaya oturduk.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce Mary'yle konuştu.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce kapıyı kapattı.
Translate from Turkish to English

Kapıyı sessizce kapat.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce yürüdü.
Translate from Turkish to English

Tom, bir seri katil tarafından sessizce izleniyordu.
Translate from Turkish to English

Sessizce ayrılmamız gerekir.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: severim, Bulaşık, makinesinin, nasıl, çalıştığını, anlatabilir, misin, Zor, durumlarla, başa.