Turkish example sentences with "sınıfta"

Learn how to use sınıfta in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Son hafta 5 öğrenci sınıfta yoktu.
Translate from Turkish to English

Lütfen sınıfta koşma.
Translate from Turkish to English

Lütfen sınıfta koşmayın.
Translate from Turkish to English

Bu sınıfta kırk öğrenci var.
Translate from Turkish to English

Öğretmen kızgın, bu nedenle lütfen sınıfta gürültü yapmayın!
Translate from Turkish to English

Sınıfta az sayıda çocuk vardı.
Translate from Turkish to English

Öğrenci sınıfta uyukluyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ve kız arkadaşı aynı sınıfta.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman tasarruf yapmak için ekonomi sınıfta uçuyor.
Translate from Turkish to English

Biz aynı sınıfta İngilizce öğrenimi görmekteyiz.
Translate from Turkish to English

Zaman zaman sınıfta uyuyakalırım.
Translate from Turkish to English

Onun denemesi, sorunun sadece yüzeysel bir analizini yaptı, bu yüzden sınıfta en yüksek notu aldığında ona gerçekten büyük bir sürpriz olmuştu.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşin hangi sınıfta?
Translate from Turkish to English

O, sınıfta öğrendiğini deneyde uyguladı.
Translate from Turkish to English

Öğretmen öğrencilerinden birini sınıfta gürültü yapmakla suçladı.
Translate from Turkish to English

Öğretmen Tom'un sık sık sınıfta bulunmamasından endişeliydi.
Translate from Turkish to English

Onun yanında, ben bizim sınıfta en hızlı koşucuyum.
Translate from Turkish to English

Bizim sınıfta belli bir çocuktan etkileniyorum.
Translate from Turkish to English

Benim sınıfta herhangi bir diğer öğrenciden daha yaşlıyım.
Translate from Turkish to English

Onlar dün sınıfta değildi.
Translate from Turkish to English

Akademisyen öğrenciler sınıfta başkalarına yardımcı oldu.
Translate from Turkish to English

Tom şimdi beşinci sınıfta.
Translate from Turkish to English

Tom o kadar zeki ki sınıfta kendini gösteriyor.
Translate from Turkish to English

Tom sınıfta en çalışkan öğrencidir.
Translate from Turkish to English

Tom sınıfta bir parti olması için teklifte bulundu.
Translate from Turkish to English

Tom sınıfta Mary'nin yanında oturdu.
Translate from Turkish to English

Küçük Johnny sınıfta osurdu.
Translate from Turkish to English

Bu sınıfta 40 öğrenci var.
Translate from Turkish to English

Gürültülü sınıfta kendimi duyuramadım.
Translate from Turkish to English

Tom bizim sınıfta en iyi öğrencidir.
Translate from Turkish to English

Senin İngilizcen bu sınıfta olamayacağın kadar çok iyi.
Translate from Turkish to English

Benim sınıfta geçen yıl Brezilyalı bir kız vardı.
Translate from Turkish to English

Arkadaşım Henry dün sınıfta değildi, ve ben de.
Translate from Turkish to English

Kate bizim sınıfta herhangi bir diğer öğrenciden daha akıllı.
Translate from Turkish to English

Bob, bizim sınıfta İspanyolca konuşabilen tek öğrenci.
Translate from Turkish to English

Kate bizim sınıfta en zeki öğrenci.
Translate from Turkish to English

Sizin sınıfta Percy adında biri var mı?
Translate from Turkish to English

Mademki sen ondan bahsediyorsun, Tom'u bugün sınıfta gördüğümü hatırlamıyorum.
Translate from Turkish to English

Onlar sınıfta.
Translate from Turkish to English

O onuncu sınıfta.
Translate from Turkish to English

Biz sınıfta İngilizce konuşuyoruz.
Translate from Turkish to English

Sınıfta konuşma.
Translate from Turkish to English

Sen sınıfta yemek yer misin?
Translate from Turkish to English

Sınıfta yalnızdım.
Translate from Turkish to English

O, onuncu sınıfta okuyor.
Translate from Turkish to English

Sınıfta en hızlı o koşabiliyor.
Translate from Turkish to English

Ben sınıfta yemek yerim.
Translate from Turkish to English

O, sınıfta yoktu.
Translate from Turkish to English

Sessiz ol. Sınıfta konuşma.
Translate from Turkish to English

O, sınıfta en uzun boyludur.
Translate from Turkish to English

Onu sınıfta yer misin?
Translate from Turkish to English

Tom'u sınıfta horlarken duydum.
Translate from Turkish to English

Mary okulda bir yıl sınıfta kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin sınıfta horladığını duydu.
Translate from Turkish to English

Sınıfta asla tekrar konuşmayacağım.
Translate from Turkish to English

Sınıfta en uzun boylu olan kişiyim.
Translate from Turkish to English

Sınıfta uyumaya izin verilmez.
Translate from Turkish to English

Bizim sınıfta kırk beş öğrenci vardır.
Translate from Turkish to English

Sınıfta en aptal çocuktur.
Translate from Turkish to English

Bu sınıfta hiç bulunmadım.
Translate from Turkish to English

Sınıfta hiçbir çocuk Bill'den daha uzun değildir.
Translate from Turkish to English

Öğrenciler sınıfta toplandı.
Translate from Turkish to English

Sınıfta sadece üç kız var.
Translate from Turkish to English

Sınıfta birbirinizle konuşmamalısınız.
Translate from Turkish to English

Sınıfta bazı öğrenciler vardı.
Translate from Turkish to English

Sınıfta çizgi roman okurken yakalandı.
Translate from Turkish to English

Açık ara farkla sınıfta en iyi şarkıcıydı.
Translate from Turkish to English

O sınıfta düzenli devam gereklidir.
Translate from Turkish to English

Bu sınıfta erkeklerden daha fazla kız var.
Translate from Turkish to English

Sınıfta kendimi duyuramadım.
Translate from Turkish to English

Geçen hafta beş öğrenci sınıfta yoktu.
Translate from Turkish to English

Sınıfta kalan çok az sayıda öğrenci vardı.
Translate from Turkish to English

Tom kaçıncı sınıfta?
Translate from Turkish to English

Bu sınıfta kaç çocuk var?
Translate from Turkish to English

Profesör, sınıfta öğrencileri uyurken yakaladı.
Translate from Turkish to English

İngilizceyi sınıfta en iyi konuşuyor.
Translate from Turkish to English

Birkaç öğrencinin geleceğini umuyorduk, fakat sınıfta kimse yoktu.
Translate from Turkish to English

Sanırım sınıfta bir şey bıraktım.
Translate from Turkish to English

Tom sınıfta bir cam kırdı.
Translate from Turkish to English

Öğretmen sınıfta Fransızca konuşmamıza izin vermedi.
Translate from Turkish to English

Öğretmen sınıfta sadece Fransızca konuşmamıza izin verirdi.
Translate from Turkish to English

Tom sınıfta.
Translate from Turkish to English

Sınıfta kalmadım.
Translate from Turkish to English

Sınıfta sigara içemezsin.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary şimdi sınıfta yalnız başına.
Translate from Turkish to English

Sınıfta uyuyakaldı ve horlamaya başladı.
Translate from Turkish to English

Sanırım sınıfta daha fazla dikkat etmelisin.
Translate from Turkish to English

Öğrenciler sınıfta.
Translate from Turkish to English

Bu sınıfta 35 öğrenci var.
Translate from Turkish to English

Ceketimi sınıfta bıraktım.
Translate from Turkish to English

Tom'un sınıfta uyanık kalma sorunu var.
Translate from Turkish to English

Beşinci sınıfta olan oğlum Shizuoka'dan Nagoya'daki bir ilkokula transfer oldu.
Translate from Turkish to English

Tom bana sınıfta birinin olup olmadığını sordu.
Translate from Turkish to English

Sınıfta en yüksek puanı aldın.
Translate from Turkish to English

Öğretmenimiz sınıfta yaramazlık yaptığı için Tom'a kızdı.
Translate from Turkish to English

Tom bazen sınıfta uyur.
Translate from Turkish to English

Tom sınıfta en uzundur.
Translate from Turkish to English

Sınıfta kimse yok.
Translate from Turkish to English

Sınıfta mesajlaşırken yakalandığı için Mary'nin telefonuna el konuldu.
Translate from Turkish to English

Sınıfta çalmaya başladıktan sonra Öğrenci cep telefonuna el koydurdu.
Translate from Turkish to English

Benim sınıfta bu konuda bir tartışma vardı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: bankada, bolca, okumak, taşıyacak, ödünç, hiçbirini, buldu, Perry, değerli, öğrencinin.