Learn how to use kolay in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Her zaman dürüst olmak kolay değildir.
Translate from Turkish to English
O onun İngilizce öğrenmesi için kolay değil.
Translate from Turkish to English
Bu metni çevirmek çok kolay olacak.
Translate from Turkish to English
İngilizce konuşmak kolay değildir.
Translate from Turkish to English
Kilo almak, kişisel gelişimin en kolay metodudur.
Translate from Turkish to English
Bu kitabı okumak benim için kolay.
Translate from Turkish to English
Gençken yeni bir dil öğrenmek daha kolay.
Translate from Turkish to English
Kitap kolay.
Translate from Turkish to English
Yapılması kolay ve ucuzdur.
Translate from Turkish to English
Öğrenim yapmak gerçekten kolay bir şey değildir.
Translate from Turkish to English
Matematik ev ödevi beklediğimden daha kolay çıktı.
Translate from Turkish to English
O kolay pes eden bir tip değildir.
Translate from Turkish to English
Bu kolay.
Translate from Turkish to English
Muhtemelen sorunun kolay bir çözümü vardır.
Translate from Turkish to English
İngilizce, onu öğrenmesi için kolay değildir.
Translate from Turkish to English
Yağmur yağarsa ve toprak nemli olursa, otları çekmek daha kolay olur.
Translate from Turkish to English
Fransızca konuşmayı İngilizceden çok daha kolay buluyorum.
Translate from Turkish to English
Bunun kolay olacağını düşünmüştüm, fakat bütün gün çalışıyoruz ve hâlâ bitirmedik.
Translate from Turkish to English
Bunu yapmanın kolay olacağını düşündüm.
Translate from Turkish to English
Köpekleri eğitmek kolay değil.
Translate from Turkish to English
O kokteyl tatlı ve içmesi kolay.
Translate from Turkish to English
Babasının ölüm şoku kolay kolay geçmedi ve onun canı hiç dışarı gitmek istemedi.
Translate from Turkish to English
Babasının ölüm şoku kolay kolay geçmedi ve onun canı hiç dışarı gitmek istemedi.
Translate from Turkish to English
İngilizce öğrenmek onun için kolay değil.
Translate from Turkish to English
Sigarayı bırakmak kolay değildir, fakat sağlığının uğruna bırakmalısın.
Translate from Turkish to English
Senin söylemen kolay.
Translate from Turkish to English
O metni çevirmek çok kolay olacak.
Translate from Turkish to English
Karar kolay değildir.
Translate from Turkish to English
Peynirin sindirimi kolay değil.
Translate from Turkish to English
Kötü bir alışkanlıktan kurtulmak kolay değildir.
Translate from Turkish to English
O süper kolay!
Translate from Turkish to English
Sorunu çözmek kolay değildir.
Translate from Turkish to English
Edison'un yeni şeyler icat etmesi her zaman kolay değildi.
Translate from Turkish to English
Tom genellikle anlaşılması kolay açıklamalar yapar.
Translate from Turkish to English
Sevmek kolay fakat sevilmek zordur.
Translate from Turkish to English
Bu kolay bir egzersiz.
Translate from Turkish to English
Ben ilk başta onun kolay olduğunu düşündüm.
Translate from Turkish to English
Havaalanına kolay erişimi olan bir yerde kalalım.
Translate from Turkish to English
Benim soruyu cevaplamam kolay.
Translate from Turkish to English
Aslanların şahinler üzerinde kolay bir galibiyeti vardı.
Translate from Turkish to English
Kolay İngilizce olarak yazılıdır.
Translate from Turkish to English
Tom İngilizce konuşmayı Fransızca konuşmaktan çok daha kolay buluyor.
Translate from Turkish to English
Teknelerdeki askerler kolay hedefler olacaktı.
Translate from Turkish to English
Tom görünmeden Mary'yi izlemeyi oldukça kolay buldu.
Translate from Turkish to English
Birinci Dünya Savaşı, çabuk ve kolay sona ermedi.
Translate from Turkish to English
Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
Translate from Turkish to English
Yorum eklemek şifreyi okumayı daha kolay hale getirir.
Translate from Turkish to English
Onunla birlikte yaşamanın o kadar kolay olmadığı çıktı.
Translate from Turkish to English
Onun yolu bulması kolay olmalı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye kolay olmayacağını söyledi.
Translate from Turkish to English
Tom kilo vermek için kolay bir yol arıyor.
Translate from Turkish to English
Tom kolay şekilde bizi bekleyebilirdi.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'den kesinlikle geçinmesi daha kolay gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Tom kesinlikle hokkabazlığı kolay gösterir.
Translate from Turkish to English
Mary'yi gitmeye ikna etmek kolay olmayacak.
Translate from Turkish to English
Tom'un Mary'ye ne duyması gerektiğini söylemesi kolay değildi.
Translate from Turkish to English
Tom'un kıt kanaat geçinmesi kolay değildi.
Translate from Turkish to English
Tom'un tekrar nasıl yürüyeceğini öğrenmesi kolay değildi.
Translate from Turkish to English
Tom'un büyük ailesini desteklemek için yeterli para kazanması kolay değildi.
Translate from Turkish to English
Tom'un Mary'nin sağlık problemleri ile ilgilenmesi kolay değildi.
Translate from Turkish to English
Bu kitap, kolay İngilizce ile yazılmış.
Translate from Turkish to English
Bu kitabı okumak kolay.
Translate from Turkish to English
Bu kitap, yeni başlayanların anlaması için kolay İngilizce ile yazılmıştır.
Translate from Turkish to English
Bu kitap yeni başlayanların anlaması için çok kolay İngilizce ile yazılmış.
Translate from Turkish to English
Bu kitap bana kolay gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Bu kitap benim okumam için kolay.
Translate from Turkish to English
Bu kitap çocukların okuması için yeterince kolay.
Translate from Turkish to English
O, çok kolay tenifi.
Translate from Turkish to English
Almanca kolay bir dil değildir.
Translate from Turkish to English
Hangisi daha kolay, bu kitap mı ya da şu kitap mı?
Translate from Turkish to English
Bu kolay İngilizce ile yazılmış bir hikaye.
Translate from Turkish to English
Bu zor bir sorundur ve herhangi birinin karar vermesi kolay değil.
Translate from Turkish to English
Parka giden yolu bulmak kolay değildir.
Translate from Turkish to English
Ben, bu soruya cevap vermeyi kolay buldum.
Translate from Turkish to English
Tom kolay pes etmez, değil mi?
Translate from Turkish to English
Sizin işiniz kolay değil.
Translate from Turkish to English
O kolay bir zafer.
Translate from Turkish to English
Ben kitabı kolay buldum.
Translate from Turkish to English
Cevap kolay değil mi?
Translate from Turkish to English
Ben oyunu kolay buldum.
Translate from Turkish to English
Bu kumaş kolay yırtılır.
Translate from Turkish to English
O çok kolay kızar.
Translate from Turkish to English
Plastik kolay kırılmaz.
Translate from Turkish to English
Bu soru kolay değildir.
Translate from Turkish to English
Bu kitap kolay okunur.
Translate from Turkish to English
Onun evini bulmak kolay.
Translate from Turkish to English
İngilizce bizim için kolay değildir.
Translate from Turkish to English
İngilizce benim için kolay değil.
Translate from Turkish to English
İşi kolay bulacaksın.
Translate from Turkish to English
O, düşündüğümden daha kolay.
Translate from Turkish to English
Kolay gelsin.
Translate from Turkish to English
O, kolay bir İngilizce kitabı aldı.
Translate from Turkish to English
O çok kolay bir şekilde üşütür.
Translate from Turkish to English
Altın bulmak kolay değildi.
Translate from Turkish to English
Hayat Gürcistan'da kolay değildi.
Translate from Turkish to English
Sizin web sitesini çökertmenin bu kadar kolay olacağını hiç düşünmemiştim.
Translate from Turkish to English
Onu yapmak çok kolay.
Translate from Turkish to English
Bana daha kolay bir şey sor.
Translate from Turkish to English
Onu çok kolay almayacaksın.
Translate from Turkish to English
Bu araba çok kolay kullanılır.
Translate from Turkish to English
O, nefes alışı kadar çok kolay yalan söyler.
Translate from Turkish to English