Turkish example sentences with "kendisini"

Learn how to use kendisini in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

John'a kendisini aradığımı söyle lütfen.
Translate from Turkish to English

O kendisini odasına kapatmıştı.
Translate from Turkish to English

O, kendisini bir baston ile destekledi.
Translate from Turkish to English

O, düştüğünde kendisini incitti.
Translate from Turkish to English

Kendisini ateşle ısıttı.
Translate from Turkish to English

Tom ateşle kendisini ısıttı.
Translate from Turkish to English

Tom kendisini aynada gördü.
Translate from Turkish to English

Tom kendisini odasına kilitledi.
Translate from Turkish to English

Tom kendisini odasına kilitledi ve dışarı çıkmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin her zaman kendisini aramasını istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Polisler Tom'un kendisini öldürmüş olma olasılığını düşünmediler.
Translate from Turkish to English

Öğretmen bana Hitler'in kendisini öldürdüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Kendisini astı.
Translate from Turkish to English

Çocuk kendisini aptal yaptı.
Translate from Turkish to English

O, ona kendisini daha sonra aramasını rica etti.
Translate from Turkish to English

Çocuk kendisini bir yetişkin olarak görüyordu.
Translate from Turkish to English

Kendisini siyasetten uzaklaştırdı.
Translate from Turkish to English

Polisin kendisini tanımasından korkarak renkten renge giriyordu.
Translate from Turkish to English

Kendisini çocuklarına adadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini burada beklemesini rica etti.
Translate from Turkish to English

Kendisini ziyaret ettiğimde, Milo oturma odasındaydı.
Translate from Turkish to English

Oğlunun doğumu sebebiyle kendisini tebrik ettim.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini izlediğini fark etti.
Translate from Turkish to English

Kendisini boşamaması için karısını ikna etti.
Translate from Turkish to English

Babasından kendisini mağazaya götürmesini rica etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini eve götürme teklifini reddetti.
Translate from Turkish to English

Kendisini bulduğu için polisi lanetledi.
Translate from Turkish to English

Tom muskanın kendisini cadılardan koruyacağını düşünüyordu.
Translate from Turkish to English

Kız arkadaşı kendisini aradığında Roy mutlu olur.
Translate from Turkish to English

Başarısızlık için Tom sadece kendisini suçladı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye akşam yemeğinden sonra kendisini aramasını söyledi.
Translate from Turkish to English

Kendisini resmen aday olarak ilan etti.
Translate from Turkish to English

Onun gitmesini ve kendisini huzur içinde bırakmasını istiyor.
Translate from Turkish to English

Eşine sabah yedide kendisini uyandırmasını hatırlattı.
Translate from Turkish to English

Marilyn Monroe'nun başarısı kendisini mutlu etmedi.
Translate from Turkish to English

Mary'ye kendisini sevdiğimi söyle.
Translate from Turkish to English

O kadar çok gürültü vardı ki, konuşmacı kendisini duyuramadı.
Translate from Turkish to English

Kızın öpmesinden sonra kendisini rahatsız hissetti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin gerçekten kendisini öptüğüne inanamadı.
Translate from Turkish to English

Türkiye başbakanı kendisini ülkenin istikrarını bozmayı hedefleyen uluslararası komplonun kurbanı olarak tanıtıyor.
Translate from Turkish to English

Var gücüyle kendisini savundu.
Translate from Turkish to English

Kendisini tekrar eden tarihtir.
Translate from Turkish to English

Kendisini tekrar eden geçmiştir.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini öpmesine izin verdi.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'un kendisini öpmesine izin verdi.
Translate from Turkish to English

Amerika Birleşik Devletleri, kendisini dünyanın en özgür ülkesi olarak hayal ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini sevdiğini fark ettiğinde şaşırdı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini işe aldığını söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini öptüğünü söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini bir bıçakla tehdit ettiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini çok sevmeyebileceğini fark etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini gerçekten çok sevmediğini fark etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini affetmesi için dua etti.
Translate from Turkish to English

Tom hiç kimsenin kendisini dinlemediğinin farkında değildi.
Translate from Turkish to English

Kendisini asarak intihar etti.
Translate from Turkish to English

Tom kendisini sevdiğimi biliyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini bütün arkadaşlarıyla tanıştırmasını istedi.
Translate from Turkish to English

Tom kendisini odasına kilitledi ve kimsenin içeri girmesine izin vermedi.
Translate from Turkish to English

Onlar Tom'un Mary'yi ve sonra kendisini öldürmüş olması gerektiğini düşünüyorlar.
Translate from Turkish to English

Mary erkekler kendisini beğensin istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom kendisini savunamadı.
Translate from Turkish to English

Kendisini düşünmemesine saygı duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom geçen gece kendisini kafasından vurdu.
Translate from Turkish to English

Tom bu sabah kendisini vurdu.
Translate from Turkish to English

Herkes dünyayı değiştirmeyi düşünür ama kimse kendisini değiştirmeyi düşünmez.
Translate from Turkish to English

Ziyaretçilerin, kendisini aldattığının farkına vardı.
Translate from Turkish to English

Kendisini benim adıma ziyaret edeceksin.
Translate from Turkish to English

Tüm yapabildiği, kendisini desteklemektir.
Translate from Turkish to English

Kendisini çok daha iyi hissediyor.
Translate from Turkish to English

Herkes, kendisini olduğundan fazla görür.
Translate from Turkish to English

Kendisini öyle görmüyor olsa da, Tom kesinlikle bir dâhidir.
Translate from Turkish to English

İnsanın, zaman zaman kendisini güçsüz hissetmesi normaldir.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini öpmesini istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini sevmediğini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini daha çok sevmesini diledi.
Translate from Turkish to English

Kızlarının kendisini affetmesi için yalvardı.
Translate from Turkish to English

Kızlarının kendisini affetmesi için dua etti.
Translate from Turkish to English

O onun kendisini öpmesine izin verdi.
Translate from Turkish to English

Sade bir tören eşliğinde kendisini defnettik.
Translate from Turkish to English

Tom Meryem'den, olanlarla ilgili kendisini suçlamamasını istedi.
Translate from Turkish to English

Tom, Meryem kendisini terk edince bunalıma girdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini sevdiğini söylemesini istedi.
Translate from Turkish to English

Tom birinin kendisini izleyip izlemediğini görmek için omzunun üzerinden baktı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini beklediğini fark etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini izleyip izlemediğini görmek için baktı.
Translate from Turkish to English

Kendisini son görüşümden beri Tom dünya turunda.
Translate from Turkish to English

Tom'un öz güveni, patronu iş arkadaşlarının yanında kendisini haşlayınca kırıldı.
Translate from Turkish to English

Tom taksi sürücüsüne kendisini Hilton oteline götürmesini söyledi.
Translate from Turkish to English

Kendisini yeni çevresine adapte etmeyi zor buldu.
Translate from Turkish to English

Bir egoist, beni değil de sadece kendisini düşünen birisidir.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini sevdiğini düşünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom artık Mary'nin kendisini sevmediğini biliyor.
Translate from Turkish to English

Tom Meryem'e kendisini yalnız bırakmasını söyledi.
Translate from Turkish to English

Linda, Dan'ın kendisini öpmesine izin vermedi ki.
Translate from Turkish to English

John'un kendisini sevdiğini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Mary, Tom'un kendisini öpmesine izin vermedi bile.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kendisini öpmesine izin vermedi.
Translate from Turkish to English

Tom herkesin içinde Mary'nin kendisini öpmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English

Eve döndüğünde kendisini odasına kapattı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin tekrar kendisini arayacağına dair umudunu korudu.
Translate from Turkish to English

Cathy kendisini hasta annesine adadı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: izleyerek, Bunu, anlamıyor, yağarken, çıkmayı, sevmem, yemeğin, lezzetliydi, Henry, James.