Turkish example sentences with "kat"

Learn how to use kat in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Çin'in nüfusu Japonya'dan yaklaşık sekiz kat daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

Avustralya, Japonya'dan yaklaşık yirmi kat daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

Tom kat kat diğerlerinin üstündedir.
Translate from Turkish to English

Tom kat kat diğerlerinin üstündedir.
Translate from Turkish to English

Tom göle yakın bir kat mülkiyeti aldı.
Translate from Turkish to English

Hava daha da ısındığı için Tom bir kat elbise daha çıkardı.
Translate from Turkish to English

O benden üç kat daha fazla kazanır.
Translate from Turkish to English

O benim kazandığımdan üç kat daha fazla kazanır.
Translate from Turkish to English

Onun bir kat mülkiyeti aldığını biliyor muydun?
Translate from Turkish to English

Bina yedi kat yükseklikte.
Translate from Turkish to English

Bina yirmi kat yüksekliğinde.
Translate from Turkish to English

Onun evi benimkinden üç kat büyük.
Translate from Turkish to English

Onun evi bizimkine göre iki-üç kat büyük.
Translate from Turkish to English

Bu hangi kat?
Translate from Turkish to English

Benim odam onunkinden 2 kat daha büyük.
Translate from Turkish to English

Filler farelerden kat kat büyüktür.
Translate from Turkish to English

Filler farelerden kat kat büyüktür.
Translate from Turkish to English

Hızım sence iki kat mı arttı?
Translate from Turkish to English

Tom'u iki kat aşağıya taşıdım.
Translate from Turkish to English

O üst kat değildi.
Translate from Turkish to English

El tırnakları ayaklarınkinden yaklaşık dört kat daha hızlı büyür.
Translate from Turkish to English

Işık yılı, ışığın bir yılda kat ettiği mesafedir.
Translate from Turkish to English

Üst kat penceresi açıldı.
Translate from Turkish to English

Çin, Japonya'dan yaklaşık yirmi beş kat daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

Benden on kat daha iyi görünüyorsun.
Translate from Turkish to English

Bu köprü ondan üç kat daha uzun.
Translate from Turkish to English

Bu köprü o köprüden üç kat daha uzun.
Translate from Turkish to English

El tırnakları ayak tırnaklarına göre yaklaşık dört kat daha hızlı büyür.
Translate from Turkish to English

Yirmi kat aşağıya gitmek istiyorsan bir asansöre ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English

Yeni bilgisayar, eskisinden on kat daha hızlı.
Translate from Turkish to English

Ambalajı bozuk bir ürünün kaliteli olduğuna insanları ikna etmek, ambalajı yenilemekten yüz kat daha zor sayılır.
Translate from Turkish to English

Tom benim kazandığımdan üç kat daha fazla para kazanıyor.
Translate from Turkish to English

Bir karınca kendi ağırlığının 50 kat fazlasını kaldırabilir.
Translate from Turkish to English

Tom benden üç kat daha fazla kazanıyor.
Translate from Turkish to English

Tom yaralanmadan ikinci kat penceresinden atladı.
Translate from Turkish to English

Mary, Tom'dan 21 yaş daha gençtir ama Tom, Mary'den 22 kat daha zengindir.
Translate from Turkish to English

Onun geliri benimkinden üç kat daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

ABD silahlı cinayet oranı diğer yoğun nüfuslu, yüksek gelirli ülkelere göre 15 kat daha yüksektir.
Translate from Turkish to English

Tom benden üç kat fazla kazanıyor.
Translate from Turkish to English

Uzun bir yol kat ettin.
Translate from Turkish to English

Erkekler kadınlara göre yaklaşık 7-8 kat daha fazla testosterona sahiptir.
Translate from Turkish to English

Asya Avrupa'dan dört kat daha büyük.
Translate from Turkish to English

1997 yılından beri küresel ısınma, daha önce tahmin edilenden iki kat daha hızlı daha meydana geldi.
Translate from Turkish to English

İki kat ödeyeceğim.
Translate from Turkish to English

Onu faturama kat.
Translate from Turkish to English

Bu ağda indirme hızı yükleme hızından iki kat daha hızlı.
Translate from Turkish to English

Bu binada 5 kat ve 20 daire var.
Translate from Turkish to English

Birinci kat sular altında kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom'un evi benimkinden en az üç kat daha büyük.
Translate from Turkish to English

"Fransızca öğrenmeye biraz ilgim var ama o zor değil mi?" "Hiç değil. İngilizceden 100 kat daha kolay!" "Gerçekten mi?" "Eh, en azından benim için öyle." "Bunun nedeni senin ana dilin olması gerçi"
Translate from Turkish to English

Burası kaçıncı kat?
Translate from Turkish to English

Bu kaçıncı kat?
Translate from Turkish to English

Kaçıncı kat?
Translate from Turkish to English

Senin evin benimkinden üç kat daha büyük.
Translate from Turkish to English

Sizin eviniz benimkinden üç kat daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

Fuji Dağı, Rokko Dağından yaklaşık dört kat daha yüksektir.
Translate from Turkish to English

Tom burada kat yöneticisidir.
Translate from Turkish to English

Bu ada Manhattan'dan altı kat daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

Su havadan 800 kat daha ağırdır.
Translate from Turkish to English

O, matematikte tüm diğerlerinden kat kat yukarıdaydı.
Translate from Turkish to English

O, matematikte tüm diğerlerinden kat kat yukarıdaydı.
Translate from Turkish to English

Tom bir kat aşağıya yürüdü.
Translate from Turkish to English

Tom asansöre bindi ve üçüncü kat için düğmeye bastı.
Translate from Turkish to English

Seninkinden üç kat daha fazla param var.
Translate from Turkish to English

Tom iki kat merdiven düştü ve şimdi hastanede.
Translate from Turkish to English

Şu dağ bundan beş kat daha yüksektir.
Translate from Turkish to English

Sanırım onlar en azından iki kat daha uzun olmalı.
Translate from Turkish to English

Ben bir kat mülkiyeti almayı düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

O benden on kat daha fazla İngilizce kelime bilir.
Translate from Turkish to English

O uzun bir yol kat etti.
Translate from Turkish to English

Asansör bozuldu. Çatı terasına kadar 7 kat yukarıya yürümen gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Asansörü üç kat aşağı konferans odasına al.
Translate from Turkish to English

Cafe iki kat aşağıda, zemin kattadır.
Translate from Turkish to English

O tür iki kat pahalı.
Translate from Turkish to English

Senden üç kat daha fazla param var.
Translate from Turkish to English

Kuzey kutup bölgesindeki sıcaklıklar uzak güneydeki sıcaklıklardan 2 ila 3 kat daha hızlı artıyor.
Translate from Turkish to English

Bu süit benim kondominyumumdan üç kat daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

Kuzey yarımkürede, kuzey kutup bölgesindeki hava sıcaklıkları düşük enlemlere göre iki kat daha hızlı ısınıyor.
Translate from Turkish to English

Hırsız bir üst kat penceresinden zorla girmiş gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Kat sessiz.
Translate from Turkish to English

Giyim tezgahlarına ulaşmak için iki kat yukarıya çıktık.
Translate from Turkish to English

Giyim tezgahlarına ulaşmak için iki kat yukarı çıktık.
Translate from Turkish to English

Giysi tezgahlarına ulaşmak için iki kat yukarı çıktık.
Translate from Turkish to English

Kıyafet tezgahlarına ulaşmak için iki kat yukarı çıktık.
Translate from Turkish to English

Asansör hizmet dışı, bu yüzden merdivenle çıkmamız gerekecek. En azından sadece iki kat var!
Translate from Turkish to English

Çin, Japonya'dan yirmi kat daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

Takımımdan iyileşme eksikliği konusunda iki kat fazla hayal kırıklığına uğradım.
Translate from Turkish to English

Evin yeni bir kat boyaya ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Yeni bilgisayar eski bilgisayardan on kat daha hızlı.
Translate from Turkish to English

Kat üyeleri lütfen ayağa kalkar mısınız?
Translate from Turkish to English

Bu yeni uzay aracı önceki uzay gemilerinden iki kat daha hızlı.
Translate from Turkish to English

Asansöre bindim ve üçüncü kat butonuna bastım.
Translate from Turkish to English

Fadıl kendini o ikinci kat balkonundan attı.
Translate from Turkish to English

Benim çözümüm iki kat daha iyi.
Translate from Turkish to English

O bir kat yukarıda.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin sadece bir kat üstünde yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'dan iki kat kadar büyüğüm.
Translate from Turkish to English

Tom'dan iki kat fazla yaştayım.
Translate from Turkish to English

Kuzey kutup bölgesi, gezegenin geri kalanından iki kat daha hızlı ısınıyor.
Translate from Turkish to English

Onlar sandalyeye bir kat boya sürdüler.
Translate from Turkish to English

Tom'un sincabı süper akıllıdır. Tom'unkilerden üç kat daha yüksek bir IQ'sü var ve onu evcil hayvan olarak görüyor.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: zorunda, kalacaklar, gibi, Şarkıları, gençler, arasında, iyi, biliniyor, davetiye, aldım.