Learn how to use gerektirir in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Dil edinmek yaratıcılık gerektirir.
Translate from Turkish to English
Çocuk yetiştirmek tolerans gerektirir.
Translate from Turkish to English
Gezi çok fazla para gerektirir.
Translate from Turkish to English
Ceza hukuku, ceza yasası olarak da bilinen, bir suç olarak sınıflandırılmış olan bir hareket için takibat gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu iş sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Sanat öğrenimi yapmak iyi bir zevk gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu tür iş çok sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
İyi notlar alma, çok çalışmayı gerektirir.
Translate from Turkish to English
İyi İngilizce yazma, çok fazla pratik gerektirir.
Translate from Turkish to English
Hayatta başarı sürekli çaba gerektirir.
Translate from Turkish to English
Sert zamanlar sert önlemler gerektirir.
Translate from Turkish to English
Tango yapmak iki kişi gerektirir.
Translate from Turkish to English
Senin planın çok miktarda para gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu plan gizlilik gerektirir.
Translate from Turkish to English
Formda olmak çaba gerektirir.
Translate from Turkish to English
Büyüyen bir çocuk daha fazla gıda gerektirir.
Translate from Turkish to English
İngilizce öğrenmek sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu iş çok çalışma gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu paket özel muamele gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir bina yapmak çok kişi gerektirir.
Translate from Turkish to English
Akıllı alışveriş dikkatli bir planlama gerektirir.
Translate from Turkish to English
İngiltere güçlü bir liderlik gerektirir.
Translate from Turkish to English
Şimdi yaptığım iş yaratıcılık gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu okula gitmek çok para gerektirir.
Translate from Turkish to English
Fiziksel form zaman ve özveri gerektirir.
Translate from Turkish to English
Yabancı dil öğrenmek sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Daha fazla söylemek şu anda sahip olduğumdan daha fazla düşünce gerektirir.
Translate from Turkish to English
Dil edinimi yaratıcılık gerektirir.
Translate from Turkish to English
Umutsuz hastalıklar umutsuz çareler gerektirir.
Translate from Turkish to English
Yabancı bir dilde ustalaşmak uzun süre çalışmayı gerektirir.
Translate from Turkish to English
Yeni bir daireyi döşemek büyük harcamalar gerektirir.
Translate from Turkish to English
Her şeyden önce, mantık kesin tanımlar gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu görev maharet gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu ne kadar zaman gerektirir?
Translate from Turkish to English
Tom sürekli bakım gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir yabancı dil öğrenmek azim gerektirir.
Translate from Turkish to English
Dostluk karşılıklı güven gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu iş, büyük bir sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir ampulü değiştirmek kaç kişi gerektirir?
Translate from Turkish to English
Bir yerli konuşan gibi ses çıkarmak istiyorsan bu çok iş gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bunu yapmak bazen birden fazla kişi gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir dil öğrenmek istiyorsan sabırlı olmalısın. Başarı biraz zaman gerektirir.
Translate from Turkish to English
George Bush'un fazlasıyla gösterdiği gibi, ABD başkanı olmak yalnızca bir nebze zeka gerektirir.
Translate from Turkish to English
İçerik ve düşüncenin çoğu herhangi bir dile bağımlı olmasına rağmen, Japoncaya odaklanırken, cümle yapısındaki farklar ya da bireysel kelimelerin ayrı ve açıkça yazılmamaları gerçeği o zaman düşünce hakkında birkaç nokta gerektirir.
Translate from Turkish to English
Yeni muhasebe prosedürleri giderleri rapor etmek için farklı formları doldurmamızı gerektirir.
Translate from Turkish to English
Yabancı dilde ustalaşmak çok sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Okuldaki başarı çok çalışma gerektirir.
Translate from Turkish to English
Hata yaptığını anlamak pişmanlığı gerektirir.
Translate from Turkish to English
İlişkiler uzlaşma gerektirir.
Translate from Turkish to English
Araba kazaları ile ilgili mevcut yasa değişiklikler gerektirir.
Translate from Turkish to English
Kadın olmak zordur. Erkek gibi düşünmeyi, hanımefendi gibi davranmayı, genç kız gibi görünmeyi ve de eşek gibi çalışmayı gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu, sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Proje çok para gerektirir.
Translate from Turkish to English
İkinci bir dil öğrenmek birçok alıştırma gerektirir.
Translate from Turkish to English
Araç sürmeyi öğrenmek birçok uygulama gerektirir.
Translate from Turkish to English
Başarı genellikle sıkı çalışma gerektirir.
Translate from Turkish to English
Toplumdaki hayat, iletişim gerektirir.
Translate from Turkish to English
Olağanüstü iddialar, olağanüstü kanıt gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu sadece biraz kararlılık gerektirir.
Translate from Turkish to English
Zor sorunlar yaratıcı çözümler gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu materyali çevirme çok sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Belki o daha fazla açıklama gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu dikkatli bir değerlendirme gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir dil öğrenmek her gün pratik gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir çocuk yetiştirmek sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu mesele dikkatli düşünce gerektirir.
Translate from Turkish to English
Ustalık çocukluktan itibaren günlük pratikte yıllar gerektirir.
Translate from Turkish to English
Sigarayı bırakmak kararlılık gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir müzik aletini çalmayı öğrenmek binlerce saat uygulama gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir işe başlamak çok para gerektirir.
Translate from Turkish to English
Satranç oyunu fazla konsantrasyon ve uzmanlık gerektirir.
Translate from Turkish to English
Yemek tarifi dört olgun domates gerektirir.
Translate from Turkish to English
Her durum bireysel analiz gerektirir.
Translate from Turkish to English
Maglev trenleri pahalı bir altyapı gerektirir.
Translate from Turkish to English
Farklı işler farklı aletler gerektirir.
Translate from Turkish to English
Sana zaten açıklandı: Savaş, disiplin ve koordinasyon gerektirir.
Translate from Turkish to English
Akıllı programlama bir bilgisayar gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bir dil öğrenmek sayısız binlerce kelimeyi ezberlemeyi gerektirir.
Translate from Turkish to English
Benim sorum bir cevap gerektirir.
Translate from Turkish to English
Araştırma çok enerji gerektirir ama bu, çabaya değer.
Translate from Turkish to English
Satranç oynama bir miktar yetenek gerektirir.
Translate from Turkish to English
Esperanto konuşmak o kadar kolaydır ki bazen gerçek bir çaba gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu beceri ve özveri gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu pratik gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Piyano çalmak el becerisi gerektirir.
Translate from Turkish to English
Bu tür iş sabır gerektirir.
Translate from Turkish to English
Hasta sürekli bakım gerektirir.
Translate from Turkish to English
İş sahip olmadığım belirli yetenekleri gerektirir.
Translate from Turkish to English
Çağımızın sorunları yeni düşünce gerektirir.
Translate from Turkish to English
Zakkumlar az bakım gerektirir.
Translate from Turkish to English
Mükemmel çözümler çok zaman gerektirir.
Translate from Turkish to English
Çağdaş sorunlar yeni bir yaklaşım gerektirir.
Translate from Turkish to English
YouTube kaydı gerçek bir ad ve adres gerektirir.
Translate from Turkish to English
Zor zamanlar sert önlemler gerektirir.
Translate from Turkish to English
Özel etkinlikler ek ücret gerektirir.
Translate from Turkish to English
Yalnız olmak kendinle iç mücadeleyi gerektirir.
Translate from Turkish to English
Meyve ağaçları büyümek için geniş bir alan alanı gerektirir.
Translate from Turkish to English
Akıntıya karşı çabalamak cesaret gerektirir.
Translate from Turkish to English
Sami'nin rehabilitasyonu daha sıkı çalışma gerektirir.
Translate from Turkish to English
Onu yapmak, sahip olduğumuzdan daha fazla zaman ve para gerektirir.
Translate from Turkish to English