Learn how to use dağa in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
O benim dağa tek başıma tırmanmamın imkansız olduğunu düşünüyor.
Translate from Turkish to English
Karlarla örtülü şu dağa bak.
Translate from Turkish to English
Biz şu dağa tırmanmak istiyoruz.
Translate from Turkish to English
Şu dağa tırmanmak istiyoruz.
Translate from Turkish to English
O dağa bakın.
Translate from Turkish to English
Karla kaplı şu dağa bak.
Translate from Turkish to English
Kışın böyle yüksek bir dağa tırmanmamalısın.
Translate from Turkish to English
Kışın öyle yüksek bir dağa tırmanmasaydın iyi olurdu.
Translate from Turkish to English
Tepesi karla kaplı olan dağa bak.
Translate from Turkish to English
Biz bu dağa Tsurugidake diyoruz.
Translate from Turkish to English
O, bir gün, o dağa tırmanacak.
Translate from Turkish to English
Ben dağa giderim.
Translate from Turkish to English
Carlos dağa tırmandı.
Translate from Turkish to English
Betty üç kez dağa tırmandı.
Translate from Turkish to English
John o bir öğrenci iken sıklıkla dağa tırmanmaya giderdi.
Translate from Turkish to English
Kaymak için dağa gittik.
Translate from Turkish to English
O dağa tırmanmayı planlıyoruz.
Translate from Turkish to English
O dağa tırmanması kolaydır.
Translate from Turkish to English
Bir uçak dağa çarptı.
Translate from Turkish to English
Biz o dağa tırmanacağız.
Translate from Turkish to English
O, onunla birlikte dağa tırmanmaya giderdi.
Translate from Turkish to English
Dağa tırmanmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmanmayı planlıyoruz.
Translate from Turkish to English
Dik dağa tırmandık.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl dağa tırmandık.
Translate from Turkish to English
Geçen yaz dağa tırmandım.
Translate from Turkish to English
Bu keçileri dağa götür.
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmanmak zordur.
Translate from Turkish to English
Teleferikle dağa çıktık.
Translate from Turkish to English
O dağa tırmanmak tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmanmak çok zordur.
Translate from Turkish to English
O dağa tırmanmak çok eğlenceli.
Translate from Turkish to English
Tom Mary ile birlikte dağa tırmanmaya giderdi.
Translate from Turkish to English
Dağa tırmanabileceğini düşünüyordu.
Translate from Turkish to English
Karşıdaki dağa tırmanmak imkansız.
Translate from Turkish to English
Sonunda o dağa tırmanmayı başardı.
Translate from Turkish to English
Kötü bir havada dağa tırmanmak tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
Ayı yavrusunu kaçırıp arkasına bile bakmadan dağa kaçtı.
Translate from Turkish to English
Bence fırtınalı bir havada dağa tırmanmak tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
Geçen hafta sonu dağa pikniğe gittim.
Translate from Turkish to English
Tom dağa tırmanırken kendini yaraladı.
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmanmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Kışın, önceden uygun hazırlık yapmadan bir dağa tırmanacak kadar aptal değilim.
Translate from Turkish to English
Önümüzdeki hafta dağa gidiyoruz.
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmanmak tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
Katlanır sandalyelere oturduk ve dağa baktık.
Translate from Turkish to English
Dağ sana gelmiyorsa sen dağa gideceksin.
Translate from Turkish to English
Tom dağa tırmanmaktan zevk alır.
Translate from Turkish to English
Tom bu dağa üç kez tırmandığını söylüyor.
Translate from Turkish to English
O dağa tırmanmak çok kolaydı.
Translate from Turkish to English
Ben bu dağa hiç tırmanmadım.
Translate from Turkish to English
O, dağa tırmanmayı başardı.
Translate from Turkish to English
O, dağa tırmanmakta başarılı oldu.
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmanmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Dağa tırmanmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Şu yüksek dağa bak.
Translate from Turkish to English
Bu yüksek dağa bak.
Translate from Turkish to English
O, bir dağa nasıl tırmanılacağını bilir.
Translate from Turkish to English
Biz o dağa tırmanmak istiyoruz.
Translate from Turkish to English
Dağa mı yoksa denize mi gideceklerine karar veremediler.
Translate from Turkish to English
Dağa tırmanırım.
Translate from Turkish to English
Yarın hava güzel olursa dağa tırmanacağız.
Translate from Turkish to English
Şu ana kadar hiç kimse o dağa tırmanmadı.
Translate from Turkish to English
Tom; Mary, John ve Alice'le birlikte dağa tırmandı.
Translate from Turkish to English
O, uzak dağa tırmanmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmandığın doğru mu?
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmanarak,tehlikeyle yüzyüze kalacaksınız.
Translate from Turkish to English
Dağa tırmanmayı severiz.
Translate from Turkish to English
Bu keçileri dağa götürüyorum.
Translate from Turkish to English
İyi fiziksel durumda olan biri için dağa tırmanmak bir çocuk oyuncağı.
Translate from Turkish to English
Kışın o dağa tırmanmak aptalca olurdu.
Translate from Turkish to English
Bir fırtına sırasında bir dağa tırmanmak tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
Dağa tırmanmak istiyor musun?
Translate from Turkish to English
Bir dağa tırmanmak nefes kesen bir iştir.
Translate from Turkish to English
Biz dik dağa tırmanıyorduk.
Translate from Turkish to English
Biz dağa tırmandık ama zorlukla.
Translate from Turkish to English
Onlar bir dağa tırmanamayacak kadar yorgundular.
Translate from Turkish to English
En yüksek dağa ulaşmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary yağmurda dağa tırmandı.
Translate from Turkish to English
Biz dağa tırmanırken ip koptu.
Translate from Turkish to English
Bu araba kolayca dağa çıkmak için yeterli güce sahiptir.
Translate from Turkish to English
Eğer kar olmasa dağa tırmanabiliriz.
Translate from Turkish to English
Bu dağa tırmanamam.
Translate from Turkish to English
Annen muhtemelen sizin dağa tırmanışınıza itiraz edecektir.
Translate from Turkish to English
O dağa yalnız tırmanmanın tehlikeli olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English
O dağa tırmanmak için iyi ekipmana ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English
Tek başına dağa tırmanmanın tehlikeli olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English
Bu dağa ilk kez tırmandım. Manzara gerçekten harika.
Translate from Turkish to English
En son bir dağa ne zaman tırmandın?
Translate from Turkish to English
Grup dağa çıkmayı başaramadı.
Translate from Turkish to English
O dağa tırmanmak çok oyuncağıydı.
Translate from Turkish to English
Onlar dağa gittiler fakat hava iyi değildi.
Translate from Turkish to English
Bu şimdiye kadar ilk kez bir dağa tırmanışım.
Translate from Turkish to English
Hayat çoğu zaman bir dağa tırmanmakla karşılaştırılmıştır.
Translate from Turkish to English
O yol dağa gidiyor.
Translate from Turkish to English
Bu kısa yol dağa kadar gidiyor.
Translate from Turkish to English
Böylesine kötü bir havada dağa tırmanmamalısın.
Translate from Turkish to English
Tom genellikle dağa tırmanmaya gider.
Translate from Turkish to English
Sami bu dağa tırmanan ilk iki ayağı kesilmiş kişidir.
Translate from Turkish to English
Dağa tırmanmak sadece birkaç saat sürdü.
Translate from Turkish to English
Hiç tek başına dağa tırmanmaya gittin mi?
Translate from Turkish to English