Learn how to use gelip in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Çabucak aşağıya gelip gelemiyeceğini içhaberleşmede ona sorduk.
Translate from Turkish to English
Gelip gelemediğini bize bildir.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin bugün okula gelip gelmeyeceğinden emin değil.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary'nin doğum günü partisine gelip gelmeyeceğinden emin değil.
Translate from Turkish to English
George'un gelip gelmediğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom onun gelip gelmeyeceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Eğer bir yere gitmen gerekirse, ben gelip seni alabilirim.
Translate from Turkish to English
Tom okuldan sonra çocukları gelip alacak.
Translate from Turkish to English
Gelip gelmemen önemli değil.
Translate from Turkish to English
Gelip gelmemen benim için önemli değil.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yarın gelip gelmeyeceğinden emin değil.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin bugün gelip gelmeyeceğinden emin değil.
Translate from Turkish to English
Sorun onun gelip gelmeyeceğidir.
Translate from Turkish to English
Bugün okula gelip gelmeyeceğinden şüphe ediyorum.
Translate from Turkish to English
Bu gece onun gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un gelip gelmemesi benim için fark etmez.
Translate from Turkish to English
George'un gelip gelmeyeceğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Bob'ın zamanında gelip gelmeyeceğinden kuşkuluyum.
Translate from Turkish to English
Bob'ın benim doğum günü partime gelip gelmeyeceğinden kuşkuluyum.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin gelip gelmediğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yarın gelip gelmiyeceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin gelip gelmeyeceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin bizimle kampa gelip gelmeyeceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin dağlara ya da plaja gelip gelmiyeceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Onun gelip gelmeyeceğinden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English
Onun gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Şimdi gelip sizi görebilir miyim.
Translate from Turkish to English
Gelip gelmeyeceğini ona soracağım.
Translate from Turkish to English
Onun zamanında gelip gelmeyeceğinden süpheliyim.
Translate from Turkish to English
Yanıma gelip "Nasılsın?" dedi.
Translate from Turkish to English
Onun gelip gelmeyeceği konusunda şüpheliyim.
Translate from Turkish to English
Onun gelip gelmeyeceğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Ara sıra gelip beni görür.
Translate from Turkish to English
Gelip John'a anlattılar.
Translate from Turkish to English
Bana onun gelip gelmediğini sordu.
Translate from Turkish to English
Gelip gelmeyeceğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Onun buraya gelip gelmeyeceğini bilmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Onun gelip gelmeyeceği şüpheli.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin zamanında gelip gelmeyeceğinden şüphe ediyor.
Translate from Turkish to English
Onun zamanında gelip gelmeyeceğinden şüphe ediyorum.
Translate from Turkish to English
Pazar öğleden sonra 3'te gelip seni göreceğim.
Translate from Turkish to English
Uçağın zamanında gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Erkek kardeşimin geri gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Onun zamanında gelip gelmeyeceği şüphelidir.
Translate from Turkish to English
Şöhretler gelip geçici. Sadakatler değişken. Yönetim ekipleri gittikçe elemanlarından daha kopuk.
Translate from Turkish to English
Gelip bizi ziyaret etmelisin!
Translate from Turkish to English
Tom'un gelip gelmeyeceğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
İçeri gelip bir bardak çay içmez misiniz?
Translate from Turkish to English
Gelip benimle çalışmanı istiyorum.
Translate from Turkish to English
Bütün gün boşum, sana uygun olan herhangi bir saatte gelip seni göreceğim.
Translate from Turkish to English
Merhaba, benim. Gelip beni istasyondan alır mısın?
Translate from Turkish to English
Tom'un gelip gelmediği umurumda değil.
Translate from Turkish to English
Maskelerinizi çıkaracak mısınız, yoksa gelip tek tek ben mi çıkarayım?
Translate from Turkish to English
Gerçekten babamın gelip gelmediğini ya da benim baba olup olmadığımı bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Şu dünyaya gelip de kim aşık olmak istemez?
Translate from Turkish to English
Sizce ben mi sizinle tanışmalıyım yoksa gelip siz mi tanışmalısınız?
Translate from Turkish to English
Delikanlı olup evime gelip yüz yüze konuşmanızı o kadar çok bekledim ki siz hep kaçtınız.
Translate from Turkish to English
Ben korkmadan doğrularımı söylediğimde neden gelip benimle bir kardeşiniz gibi konuşup doğruları öğretmediniz?
Translate from Turkish to English
Geri gelip gelmeyeceğini her zaman merak ettim.
Translate from Turkish to English
Hatırlıyorsun değil mi yaklaşık üç sene önce sana gelip sorduğumda doğruyu söyleyecektin.
Translate from Turkish to English
Yabancıların bir tenis turnuvası var. Gelip izlemek ister misin?
Translate from Turkish to English
Bence gelip bunu görmelisin.
Translate from Turkish to English
Gelip şirketimizde çalışmanızı istiyorum.
Translate from Turkish to English
Neden buraya gelip benimle oturmuyorsun?
Translate from Turkish to English
Gelip piyanomu taşımama yardım etmek için pazartesi günü biraz zamanın var mı?
Translate from Turkish to English
Bu hafta sonu gelip bize yardım etmenizin mümkün olacağını düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom'un yarın gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Tom bana uykumun gelip gelmediğini sordu.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye onunla gelip gelmeyeceğini sordu.
Translate from Turkish to English
Buraya gelip bana yardım eder misin?
Translate from Turkish to English
Bu gece neden gelip akşam yemeğinde bize katılmıyorsun?
Translate from Turkish to English
Tom'un gelip gelmeyeceği şüpheli.
Translate from Turkish to English
Bir gün gelip benden özür dileyeceksin bunu unutma.
Translate from Turkish to English
Lise arkadaşlarının dolduruşuna gelip beni bırakmamalıydı, değil mi?
Translate from Turkish to English
Hemen gelip konuyu araştıracağını duyurdu.
Translate from Turkish to English
Sağanak yağmur nedeniyle tamamen ıslandım. Arabanla gelip beni alır mısın?
Translate from Turkish to English
Cumartesi günü gelip beni görmek ister misiniz?
Translate from Turkish to English
Onun gelip gelmediği beni ilgilendirmez.
Translate from Turkish to English
Elektrikçi önümüzdeki hafta gelip bu kabloyu onaracak.
Translate from Turkish to English
Bu masadaki kitabımı kim gelip aldı?
Translate from Turkish to English
Onun gelip gelmediğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Bizi de gelip alacaklar mı?
Translate from Turkish to English
Gelip beni almana ihtiyacım yok.
Translate from Turkish to English
Eşim defalarca gelip özür diledi.
Translate from Turkish to English
İspanya'yı ziyaret edersen, gelip gör beni.
Translate from Turkish to English
Tom'un gelip gelmeyeceği hakkında hiçbir fikrim yok.
Translate from Turkish to English
Tom arabayla gelip beni istasyondan alacak.
Translate from Turkish to English
Okuldan sonra, Tom arabayla gelip beni alacak.
Translate from Turkish to English
Gelip çocuğunuza sahip çıkın.
Translate from Turkish to English
İstediğiniz zaman gelip burada kalabilirsiniz.
Translate from Turkish to English
Gelip benimle yaşayabilirsin.
Translate from Turkish to English
Tom'un gelip gelmeyeceğinden emin bile değilim.
Translate from Turkish to English
Aslında, gelip gelemeyeceğimden emin değilim.
Translate from Turkish to English
Partine gelip gelemeyeceğimden emin değilim.
Translate from Turkish to English
Deneyeceğim ama sinemaya gelip gelemeyeceğimden emin değilim.
Translate from Turkish to English
Bu gece gelip gelemeyeceğim şüpheli.
Translate from Turkish to English
Seninle gelip gelemeyeceğimden emin değilim.
Translate from Turkish to English
Gelip gelemeyeceğimi bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Odama gelip bana yardım edebilir misin
Translate from Turkish to English
Onun yarın gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Onun gelip gelmediğini merak ederek pencereden dışarıya baktım.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: okul, kütüphanesinin, Köpekleri, severim, Bulaşık, makinesinin, nasıl, çalıştığını, anlatabilir, misin.