Turkish example sentences with "gürültü"

Learn how to use gürültü in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Çok gürültü yapmadığımız sürece oynamaya devam edebiliriz.
Translate from Turkish to English

Gürültü yüzünden uyuyamıyoruz.
Translate from Turkish to English

Gürültü yapmayın.
Translate from Turkish to English

Gürültü yapmayın!
Translate from Turkish to English

Öğretmen kızgın, bu nedenle lütfen sınıfta gürültü yapmayın!
Translate from Turkish to English

Bebek uyuyor. Gürültü yapmayın.
Translate from Turkish to English

Bu elektrikli süpürge çok gürültü yapıyor.
Translate from Turkish to English

Sürekli gürültü bizi sağır etti.
Translate from Turkish to English

Dışarıdaki gürültü sinirime dokunduğu için canım çalışmak istemedi.
Translate from Turkish to English

Lütfen gürültü yapma.
Translate from Turkish to English

Tavan arasında bir gürültü duydum gibi geliyor.
Translate from Turkish to English

Bu gürültü beni deli ediyor.
Translate from Turkish to English

Gürültü ve ses arasındaki farkı kim çevirebilir?
Translate from Turkish to English

Daha az gürültü yapar mısınız?
Translate from Turkish to English

Korkunç gürültü ilk defa gelen birini şaşırttı.
Translate from Turkish to English

Öğretmen öğrencilerinden birini sınıfta gürültü yapmakla suçladı.
Translate from Turkish to English

Bir saatli bomba bir gürültü ile patladı.
Translate from Turkish to English

Tom çocuklara gürültü yapmadıkları sürece odada kalabileceklerini söyledi.
Translate from Turkish to English

Mutfakta bir gürültü duysam fakat evde yalnız olsam, ne olduğunu görmek için giderim.
Translate from Turkish to English

Diğer öğrenciler çok gürültü yaptığı için Tom öğretmenin ne dediğini duyamıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom bir gürültü duydu.
Translate from Turkish to English

Biz dün gece onun evini geçerken Tom kesinlikle fazla gürültü yapmıyordu.
Translate from Turkish to English

O, bir gürültü ile patladı.
Translate from Turkish to English

Bazen kötüleyici olarak gürültü, önemsiz ve cazibeden yoksun müzik diyoruz.
Translate from Turkish to English

Tom gürültü hakkında şikâyette bulundu.
Translate from Turkish to English

Tom ön masada gürültü ile ilgili şikâyet etti.
Translate from Turkish to English

Tom odasının dışında gürültü olduğu için iyi uyuyamadı.
Translate from Turkish to English

O gürültü neydi?
Translate from Turkish to English

Bir gürültü onu uyandırdı.
Translate from Turkish to English

Gürültü beni rahatsız ediyor.
Translate from Turkish to English

Burada gürültü yapmayın.
Translate from Turkish to English

Ben tuhaf bir gürültü duydum.
Translate from Turkish to English

Bu gürültü sinir bozucu.
Translate from Turkish to English

Bu kadar gürültü yapmayın.
Translate from Turkish to English

Arkamda bir gürültü duydum.
Translate from Turkish to English

Çocuklar, hiç gürültü yapmayın?
Translate from Turkish to English

Şiddetli gürültü onu hoplattı.
Translate from Turkish to English

O, gürültü ile uyandırıldı.
Translate from Turkish to English

Çocuk gürültü yapmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Gürültü sinirlerimi bozuyor.
Translate from Turkish to English

Gürültü, benim uykumu rahatsız etti.
Translate from Turkish to English

Yatak odasında bir gürültü duydum.
Translate from Turkish to English

Lütfen çok fazla gürültü yapma.
Translate from Turkish to English

O, bize gürültü yapmamamızı söyledi.
Translate from Turkish to English

O, gürültü hakkında şikâyet etti.
Translate from Turkish to English

O, gürültü hakkında şikâyette bulundu.
Translate from Turkish to English

Çorba içerken gürültü yapma.
Translate from Turkish to English

O, gürültü hakkında ona şikayetçi oldu.
Translate from Turkish to English

Çocuklar uyuyorlar. Lütfen çok gürültü yapmayın.
Translate from Turkish to English

Onun penceresinin dışındaki gürültü onun uyumasını engelledi.
Translate from Turkish to English

Bu gürültü nedir?
Translate from Turkish to English

O gürültü beni uyandırdı.
Translate from Turkish to English

Bu odada gürültü etmeyin.
Translate from Turkish to English

Gürültü uykusunu rahatsız etti.
Translate from Turkish to English

Gürültü bebeği rahatsız etti.
Translate from Turkish to English

Gürültü beni delirtiyor.
Translate from Turkish to English

Gürültü bebeği uyandıracak.
Translate from Turkish to English

Gürültü beni uykumdan uyandırdı.
Translate from Turkish to English

Gürültü yapmamamızı rica etti.
Translate from Turkish to English

Bütün bu gürültü yüzünden uyuyamıyorum.
Translate from Turkish to English

Gürültü bütün gece beni uyutmadı.
Translate from Turkish to English

Yüksek gürültü beni delirtiyor.
Translate from Turkish to English

Bütün o gürültü nereden geliyor?
Translate from Turkish to English

Çocuklar o kadar gürültü yapıyordu ki çalışamadım.
Translate from Turkish to English

Gürültü birkaç saat devam etti.
Translate from Turkish to English

Gürültü gittikçe şiddetleniyor.
Translate from Turkish to English

Gürültü yüzünden bütün gece uyanık kaldım.
Translate from Turkish to English

Gürültü o çalışırken dikkatini dağıttı.
Translate from Turkish to English

Klima çok fazla gürültü yapar.
Translate from Turkish to English

Tipik bir şehirde çok gürültü vardır.
Translate from Turkish to English

Öğretmen çocuğa gürültü yapmamasını söyledi.
Translate from Turkish to English

Gürültü yaparsan çocuklar uyanır.
Translate from Turkish to English

Çocuklarına o kadar çok gürültü yapmamalarını söyledi.
Translate from Turkish to English

Çorba içerken gürültü yapmamalısın.
Translate from Turkish to English

Bir gürültü duydum.
Translate from Turkish to English

Bir gürültü duyduk.
Translate from Turkish to English

Ne gürültü yapıyor?
Translate from Turkish to English

Gürültü onu uyandırdı.
Translate from Turkish to English

Bütün bu gürültü ne?
Translate from Turkish to English

Gürültü yapmamalısın.
Translate from Turkish to English

Gürültü çalışmamı engelledi.
Translate from Turkish to English

Gürültü yapan çocuklara katlanamıyorum.
Translate from Turkish to English

Bize gürültü yapmamamızı söyledi.
Translate from Turkish to English

O kadar çok gürültü vardı ki, konuşmacı kendisini duyuramadı.
Translate from Turkish to English

Herhangi bir gürültü yapmadığın sürece burada kalabilirsin.
Translate from Turkish to English

Bu gürültü ne?
Translate from Turkish to English

Üstümdekiler çok gürültü yapmıyor mu?
Translate from Turkish to English

Büyük bir gürültü duydum.
Translate from Turkish to English

Gürültü durdu.
Translate from Turkish to English

Gürültü devam etti.
Translate from Turkish to English

O gürültü nedir?
Translate from Turkish to English

Yandaki gürültü hakkında yöneticiye şikâyette bulunduk.
Translate from Turkish to English

Çok gürültü olduğundan uyumakta zorlanıyorum.
Translate from Turkish to English

Gürültü yapamam. Bebek uyuyor.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşim gürültü duyduğunda ağlamaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom gürültü yapmamamızı istedi.
Translate from Turkish to English

Tüm bu gürültü nedir?
Translate from Turkish to English

Gürültü yapma ya da dışarı çık.
Translate from Turkish to English

Tekrar uyumaya çalıştım ama gürültü beni uyanık tuttu.
Translate from Turkish to English

Gürültü, köpeği havlattı.
Translate from Turkish to English

Dün gece evimde bu tür bir gürültü vardı uyuyamadım.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Dağı, dünyanın, yüksek, zirvesidir, oturmak, istiyorsun, makinen, hayal, geri, döneceksin.