Turkish example sentences with "göz"

Learn how to use göz in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bu haritaya bir göz atın.
Translate from Turkish to English

Esperanto yapma dilinin yaratıcısı Zamenhof, bir göz doktoruydu.
Translate from Turkish to English

Esperanto'nun yaratıcısı Zamenhof, bir göz doktoruydu.
Translate from Turkish to English

Göze göz, dişe diş.
Translate from Turkish to English

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.
Translate from Turkish to English

Böylesine büyük bir silahlanma için paramızın olup olmadığı sorusunu göz önüne almalıyız.
Translate from Turkish to English

O,rapora göz gezdirdi.
Translate from Turkish to English

Her şeyi göz önüne alırsak, o suçlu olamaz.
Translate from Turkish to English

Yürüdüğün yolu göz önünde bulundur.
Translate from Turkish to English

O, teşhir vitrinine göz attı.
Translate from Turkish to English

Lütfen ona bir göz atmama izin verir misin?
Translate from Turkish to English

Bilet alacağım sırada çantama göz kulak ol.
Translate from Turkish to English

Patronum toplantıya geç gelmeme göz yummadı.
Translate from Turkish to English

Mary kuru gözleri için göz damlaları kullanır.
Translate from Turkish to English

Pul koleksiyonuna bir göz atmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Daha yakına gel ve bu resme bir göz at.
Translate from Turkish to English

Lütfen şu resme bir göz atın.
Translate from Turkish to English

Çantaya göz kulak olun.
Translate from Turkish to English

Kaşla göz arasında geri döneceğim.
Translate from Turkish to English

Biletimi alırken çantama göz kulak ol.
Translate from Turkish to English

Zamenhof, Esperantonun yaratıcısı, bir göz doktoruydu.
Translate from Turkish to English

Ben etrafıma bir göz atmayı düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Beni göz ardı etme.
Translate from Turkish to English

Sorunu göz önünde bulundurmalısınız.
Translate from Turkish to English

Düşünceler göz açıp kapayana kadar tüm dünyada yayılacaktır.
Translate from Turkish to English

Avukat yargıca suçlananların yaşlarını göz önünde tutmasını rica etti.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin John'a göz kulak olmasını rica etti.
Translate from Turkish to English

Tom'un şu kitabına bir göz atayım.
Translate from Turkish to English

Bikinili güzel kız sahilde bir göz açıcı idi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin siyah göz hakkında hiçbir şey söylemedi.
Translate from Turkish to English

Tom, çocuklara göz kulak olur musun?
Translate from Turkish to English

Saatin kaç olduğu göz önüne alındığında, süpermarket nispeten boştu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile göz teması sürdürdü.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye göz kırptı.
Translate from Turkish to English

Çok zamanım yoktu bu yüzden makaleye sadece göz gezdirdim.
Translate from Turkish to English

Tom oğlunun hâlâ canlı olduğu ihtimalini göz ardı etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile göz temasından kaçınmak için elinden geleni yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin kendini öldürdüğü ihtimalini tamamen göz ardı edemedi.
Translate from Turkish to English

Tom askere alınacağı ihtimalini tamamen göz ardı edemedi.
Translate from Turkish to English

Tom işten çıkarılabileceği ihtimalini tamamen göz ardı edmedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'a göz kulak olmasını rica etti.
Translate from Turkish to English

Herhangi bir şeyi göz ardı etmeyelim.
Translate from Turkish to English

O bütün uyarılarımı göz ardı etti.
Translate from Turkish to English

Yaşam tarzınıza dikkatle bir göz atın.
Translate from Turkish to English

O, hatalı olduğu gerçeğini göz ardı ediyor.
Translate from Turkish to English

O, dışarı gittiğinde, onun evine göz kulak olmamı rica eder.
Translate from Turkish to English

Çocuk koyunlara göz kulak oluyor.
Translate from Turkish to English

John benim tavsiyemi göz ardı etti.
Translate from Turkish to English

Lisa, ben tren biletlerimizi alırken, benim valize göz kulak ol.
Translate from Turkish to English

Tom'un çok zamanı yoktu bu yüzden o sadece rapora çabucak göz attı.
Translate from Turkish to English

O, göz zevkini bozar.
Translate from Turkish to English

Bana bir göz kırptı.
Translate from Turkish to English

Bir göz atalım.
Translate from Turkish to English

O, onlara göz kulak oldu.
Translate from Turkish to English

Bu haritaya bir göz at.
Translate from Turkish to English

Ona bir göz atalım.
Translate from Turkish to English

O göz farı sürüyor.
Translate from Turkish to English

Buna göz kulak olalım.
Translate from Turkish to English

Omuzumun üzerinden göz gezdirdim.
Translate from Turkish to English

Göz damlası satın almak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Ben onun raporuna göz atıyorum.
Translate from Turkish to English

Dünya haritasına bir göz atın.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerin bize göz kulak oldular.
Translate from Turkish to English

Broşüre hızla göz atmak.
Translate from Turkish to English

O, evraklara bir göz attı.
Translate from Turkish to English

Bu evraklara göz atar mısın?
Translate from Turkish to English

Buraya gel ve ona bir göz at.
Translate from Turkish to English

Lütfen bu kitaba bir göz atın.
Translate from Turkish to English

Babam gazeteye hızla göz gezdirdi.
Translate from Turkish to English

Lütfen bagajıma göz kulak ol.
Translate from Turkish to English

O, dergiye göz attı.
Translate from Turkish to English

Bu rapora bir göz atar mısın?
Translate from Turkish to English

O, yatmaya gitmeden önce gazeteye göz attı.
Translate from Turkish to English

Kahvaltıdan önce her zaman gazeteye göz atarım.
Translate from Turkish to English

Tom alkollü araba kullanmaktan beş gün hapis ve bir yıl göz hapsine mahkûm edildi.
Translate from Turkish to English

Ona göz kulak ol.
Translate from Turkish to English

Bir göz atayım.
Translate from Turkish to English

Buna bir göz at.
Translate from Turkish to English

Onun mektubuna göz attım.
Translate from Turkish to English

Bu valize göz kulak olun.
Translate from Turkish to English

Raporuma göz atacak mısın?
Translate from Turkish to English

Bir göz muayenesinden geçsen iyi olur.
Translate from Turkish to English

Onun bavuluna göz kulak oldum.
Translate from Turkish to English

Sarı sayfalara bir göz at.
Translate from Turkish to English

Bundan böyle hatalarına göz yummayacağım.
Translate from Turkish to English

Lütfen bu anahtara göz kulak ol.
Translate from Turkish to English

Müsveddeme hızla göz attı.
Translate from Turkish to English

Her şeyi göz önüne alırsak, bu güzel bir partiydi.
Translate from Turkish to English

Tek göz odada yaşam mücadelesi veren bir sanatçıydı.
Translate from Turkish to English

Bir domuzun göz küresini yemek güvenli midir?
Translate from Turkish to English

Lütfen bavuluma göz kulak olun.
Translate from Turkish to English

Gazeteye sadece göz atmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Şu fotoğraflara bir göz atayım.
Translate from Turkish to English

Lütfen bu resme bir göz at.
Translate from Turkish to English

Akşam gazetesine göz attı.
Translate from Turkish to English

Onların dinlerini göz önünde bulundurmalısın.
Translate from Turkish to English

Dergiye hızlıca bir göz attı.
Translate from Turkish to English

Gazeteye kısaca göz attı.
Translate from Turkish to English

Lütfen raporuma bir göz atar mısınız?
Translate from Turkish to English

Öğretmenim kompozisyonuma bir göz attı.
Translate from Turkish to English

Onun gençliğini göz önünde tutmalıyız.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: konuştu, ikinci, kattan, duyabildim, İş, ben, gelmeden, önce, bitmişti, Birini.