Turkish example sentences with "ederler"

Learn how to use ederler in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bazıları tartışmaktan nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar tartışmaktan nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Gençler, kendilerini bir şeye yaşlı insanlardan daha çabuk adapte ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı genç Japonlar, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.
Translate from Turkish to English

Tanrılar kendilerine yardım edenlere yardım ederler.
Translate from Turkish to English

İnsanlar neden intihar ederler?
Translate from Turkish to English

Bütün insanlar doğal olarak birbirlerinden nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary hemen hemen her gün kavga ederler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary birbirlerinden nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her zaman birbirleriyle kavga ederler.
Translate from Turkish to English

Fareler batan gemiyi terk ederler.
Translate from Turkish to English

Sincaplar çabuk hareket ederler.
Translate from Turkish to English

Taraflar bazı bilgilerin ifşası ile ilgili olarak bir gizlilik ilişkisine girmeyi kabul ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar her Pazar ibadet ederler.
Translate from Turkish to English

Çocuklar sıklıkla ıspanaktan nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Bu insanlar, bütün yabancılardan nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Guguk kuşları burayı ilkbaharda ziyaret ederler.
Translate from Turkish to English

Rehber köpekler görme özürlü insanlara yardım ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar sık sık patronla alay ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar zaman zaman bizi ziyaret ederler.
Translate from Turkish to English

Kediler ıslanmaktan nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar ona biraz dikkat ederler.
Translate from Turkish to English

Çocuklar sık sık ebeveynlerini rahatsız ederler.
Translate from Turkish to English

Muhtemelen planımızı kabul ederler.
Translate from Turkish to English

Erkek çocuklar sık sık spor kahramanlarını taklit ederler.
Translate from Turkish to English

Kuğular buradan Florida'ya göç ederler.
Translate from Turkish to English

Doktorlar kimseye zarar vermemek için yemin ederler.
Translate from Turkish to English

İnsanlar işbirliği yaptığında daha fazlasını elde ederler.
Translate from Turkish to English

Aptallar düşünmeden hareket ederler.
Translate from Turkish to English

Orada daha uzun kalması için ısrar ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar bize yardım ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar her zaman şikâyet ederler.
Translate from Turkish to English

Kadınlar Tom'dan nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Sık sık birbirlerine yardım ederler.
Translate from Turkish to English

Genel olarak, müşteriler miktarı kaliteye tercih ederler.
Translate from Turkish to English

Birbirlerinden nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Güzel kızlar onu hayal ederler.
Translate from Turkish to English

Dünyadaki birçok kadın koltuk altlarını tıraş ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar sürekli kavga ederler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary sürekli kavga ederler.
Translate from Turkish to English

Patronlar bazen işçilerini istismar ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar böceklerden nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Başrahipler kuru ot biçer mi? Başrahipler asla kuru ot biçmezler. Başrahipler dua ederler!
Translate from Turkish to English

Nice insanlar vardır ki, sevindiren yalanı üzen gerçeğe tercih ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı doktorlar hastalarına günde bir aspirin almalarını tavsiye ederler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary sık sık birlikte seyahat ederler.
Translate from Turkish to English

Çocuklar ebeveynlerini taklit ederler.
Translate from Turkish to English

Çocuklar genellikle ebeveynlerini taklit ederler.
Translate from Turkish to English

Çocuklar morino karaciğeri yağından nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Her karşılaştıklarında, kavga ederler.
Translate from Turkish to English

Bunu üniversite radyosunda anlatabilirsin. Her şeyden önce onlar aslında kayıtları çalarlar; ikinci olarak onları yanlış hızda çalmaya devam ederler.
Translate from Turkish to English

Her buluştuklarında kavga ederler.
Translate from Turkish to English

Şu İngiliz sadelik yanlısı sanatçılar "MILF" yerine "nefis mumya"demeyi tercih ederler. Her ne ise.
Translate from Turkish to English

Kadınlar ve kızlar onunla karşılaşmaktansa caddeyi geçmeyi tercih ederler.
Translate from Turkish to English

Onun gibi öğrencileri kabul ederler.
Translate from Turkish to English

Melekler bizi koruyup rehberlik ederler.
Translate from Turkish to English

Çevirmenler farklı kültürler arasında aracılık ederler.
Translate from Turkish to English

Hayvanlar içgüdülerine göre hareket ederler.
Translate from Turkish to English

İspanya'da öğle yemeğini yaklaşık saat iki'de servis ederler.
Translate from Turkish to English

Almanlar ve Fransızlar birbirlerinden nefret ederler mi?
Translate from Turkish to English

Bu kuşlar kışın Kuzey Afrika'ya göç ederler.
Translate from Turkish to English

Kediler sudan nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Neden kadınlar genellikle bacaklarını tıraş ederler ama erkekler etmezler?
Translate from Turkish to English

Onlar atlara ateş ederler, değil mi?
Translate from Turkish to English

İnsanlar genellikle yüksek fiyatlar hakkında şikayet ederler.
Translate from Turkish to English

Yarış bisikletçileri bacaklarını tıraş ederler.
Translate from Turkish to English

İnsanlar bazen düşünmeden hareket ederler.
Translate from Turkish to English

Mormon'lar kahve ve çaydan nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar Cadılar bayramından nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Pek çok meyve ihraç ederler, mesela portakal, greyfurt ve limon.
Translate from Turkish to English

Şekerli içeceklerin hiçbir besin değeri yoktur ve kilo almaya önemli ölçüde etki ederler.
Translate from Turkish to English

Korku filmlerinden nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar daha alt düzey teknolojinin kullanıldığı bir toplumda yaşamayı hayal ederler. At arabası da teknoloji ürünüdür.
Translate from Turkish to English

Genellikle, Amerikalılar büyük arabaları tercih ederler.
Translate from Turkish to English

Farelerin de bir işlevi var. Onlar boruları temizlemek için yardım ederler.
Translate from Turkish to English

Çocuklar anne ve babalarından çok arkadaşlarını taklit ederler.
Translate from Turkish to English

İyimserler bile kolay olmayacağını kabul ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı kreoller resmi bir statü elde ederler, örn.Malezya'daki gibi.
Translate from Turkish to English

Onlar başka görüşleri kabul ederler.
Translate from Turkish to English

Kırlangıçlar sıcak iklime göç ederler.
Translate from Turkish to English

Daha büyük çocuklar küçük olanlara eziyet ederler.
Translate from Turkish to English

Develer neden atlardan nefret ederler?
Translate from Turkish to English

Çocuklar can sıkıcı öğretmenlerden nefret ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı erkekler bacaklarını tıraş ederler.
Translate from Turkish to English

Belki bize tedavi bulmamız için yardım ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar aldıklarını hak ederler.
Translate from Turkish to English

Umarım bunu takdir ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar hiçbir neden olmadan kavga ederler.
Translate from Turkish to English

Yeni Zelanda okul çocukları düzenli olarak deprem tatbikatlarını taahhüt ederler.
Translate from Turkish to English

Çocuklar çiftlikte yardım ederler.
Translate from Turkish to English

Umarım onlar Tom'u kapı dışarı ederler.
Translate from Turkish to English

Işık dalgaları uzayda ve farklı türde malzemelerde yolculuk ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı öğrenciler spor adına derslerini ihmal ederler.
Translate from Turkish to English

Birçok Pasifik halkları, Polinezya Maorilerin vatanı Yeni Zelanda'ya göç ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar her şeyi bildiklerini iddia ederler.
Translate from Turkish to English

Bazıları her şeyi bildiklerini iddia ederler.
Translate from Turkish to English

Gerçeklik ve hayaller birbirlerinin etkisini yok ederler.
Translate from Turkish to English

Kızlar o tür şeye dikkat ederler.
Translate from Turkish to English

Onlar konuşamayan hastaları tercih ederler.
Translate from Turkish to English

Bazı kuşlar kışın daha sıcak bölgelere göç ederler.
Translate from Turkish to English

Profesyonel bisikletçiler genellikle bacaklarını tıraş ederler.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Sigara, içmeyi, bıraktım, Babana, dileklerimle, Tek, başıma, yürüdüm, Kapıyı, kapatın.