Learn how to use dağ in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Japonya'daki en yüksek dağ hangisidir?
Translate from Turkish to English
Bir uçak dağ üzerinden uçtu.
Translate from Turkish to English
Bu dağ hakkında bilgi sahibi olmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Dağ silsilesinin adı nedir?
Translate from Turkish to English
O dağ kar ile kaplıdır.
Translate from Turkish to English
O dağ bulutların içindedir.
Translate from Turkish to English
Japonya'daki hiçbir dağ Fuji dağından daha yüksek değildir.
Translate from Turkish to English
Japonya'da hiçbir dağ Fuji dağı kadar yüksek değildir.
Translate from Turkish to English
Carlos adında bir adam o yaşlı adamı arayarak bir dağ köyüne geldi.
Translate from Turkish to English
O dağ bisikleti kaç para?
Translate from Turkish to English
Dağ birçok dağcıları cezbediyor.
Translate from Turkish to English
O, dağ tırmanıcılığına alışkındır.
Translate from Turkish to English
Orada büyük bir dağ görebiliriz.
Translate from Turkish to English
Küçük bir dağ kasabasından geldi.
Translate from Turkish to English
Dağ kar ile kaplı.
Translate from Turkish to English
Dağ güzel bir görünüşe sahip.
Translate from Turkish to English
Dağ karla kaplıydı.
Translate from Turkish to English
Dağ evine doğru gittik.
Translate from Turkish to English
İki dağ eşit yüksekliktedir.
Translate from Turkish to English
Bu dağ manzarası çok güzeldir.
Translate from Turkish to English
Şimdi, dağ bulutlar tarafından gizlenmiştir.
Translate from Turkish to English
İlk kez dağ gördüm.
Translate from Turkish to English
Tırmandığın en yüksek dağ hangisi?
Translate from Turkish to English
Kuzey Amerika'daki en yüksek dağ hangisi?
Translate from Turkish to English
Erkek kardeşim dağ fotoğrafları çekmeyi sever.
Translate from Turkish to English
Tom bir dağ köylüsü.
Translate from Turkish to English
Dağ yeşildir.
Translate from Turkish to English
Bu dağ çok yüksek değil.
Translate from Turkish to English
Dağ deniz seviyesinden 2000 metre yukarıda.
Translate from Turkish to English
Dağ kulübesinde bir gece geçirdik.
Translate from Turkish to English
Bu odanın güzel bir dağ manzarası var.
Translate from Turkish to English
Bir zamanlar gençken sıktığım her taşı avucumda ezerim sanıyordum; ama şimdi yaşlandım önümde geçilmez bir dağ, çok da az vaktim var.
Translate from Turkish to English
Dağ, kar ile kaplı.
Translate from Turkish to English
Japonya'da hiçbir dağ Fuji dağından daha yüksek değildir.
Translate from Turkish to English
Dünyada Everest dağı kadar yüksek başka bir dağ yoktur.
Translate from Turkish to English
Bir dağ zirvesinden güneş'in doğuşunu izlemek bir zevk.
Translate from Turkish to English
Bu dağ tüm yıl boyunca karla kaplıdır.
Translate from Turkish to English
Kuzey Amerika'daki en yüksek dağ hangisidir?
Translate from Turkish to English
Japonya'daki en yüksek dağ olan Fuji Dağı, 3776 metre yüksekliğindedir.
Translate from Turkish to English
Dünyadaki en yüksek dağ hangisi?
Translate from Turkish to English
Dağ sana gelmiyorsa sen dağa gideceksin.
Translate from Turkish to English
Dağ tırmanışına gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu dağ ne kadar yüksekliktedir?
Translate from Turkish to English
Bergen yedi dağ arasındaki kent olarak bilinir.
Translate from Turkish to English
O dağ yaklaşık üç bin metre yüksekliğindedir.
Translate from Turkish to English
Manzara Batı Virginia'nın uzak bir kesimindeki küçük bir dağ köyüydü.
Translate from Turkish to English
Yarın dağ tırmanışına gideceğim.
Translate from Turkish to English
Dağ tırmanışı gerçekten çok hoşlandığım bir şey değil.
Translate from Turkish to English
Tom bana dağ tırmanışına gitmek istediğini söyledi.
Translate from Turkish to English
O, bu dağ silsilesinde tek şelaledir.
Translate from Turkish to English
Yağmurda ve karda bile dağ tırmanışından zevk alırım.
Translate from Turkish to English
Dağ sıçanı ölümsüzdür.
Translate from Turkish to English
Dağ sıçanı onun gölgesini görecek mi?
Translate from Turkish to English
Güneşli bir hafta sonu bir dağ kaçamağı için mükemmeldir.
Translate from Turkish to English
O bir dağ aslanı.
Translate from Turkish to English
Temiz dağ havası solumayı seviyorum.
Translate from Turkish to English
Bütün sene boyunca bu dağ karla kaplı.
Translate from Turkish to English
Dağ tüm yıl boyunca karla kaplı.
Translate from Turkish to English
Bir dağ yangını başladı ve ormanı yaktı.
Translate from Turkish to English
Japonya'da ikinci en yüksek dağın hangi dağ olduğunu düşünüyorsunuz?
Translate from Turkish to English
Parola "Dağ" dır. Birisi "dağ" diyorsa, siz "nehir" diye yanıt verin.
Translate from Turkish to English
Parola "Dağ" dır. Birisi "dağ" diyorsa, siz "nehir" diye yanıt verin.
Translate from Turkish to English
Tüm gezilerimde, hiç Everest'ten daha güzel bir dağ görmedim.
Translate from Turkish to English
Altın bir dağ görüyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom bir dağ tırmanıcısı.
Translate from Turkish to English
Bu dağ bütün yıl karla kaplıdır.
Translate from Turkish to English
Düz arazi hiçbir dağ veya tepeye sahip değildir.
Translate from Turkish to English
Japonya'daki hiçbir dağ, Fuji dağı kadar yüksek değildir.
Translate from Turkish to English
Burada dağ yürüyüşleri ve temiz havanın tadını çıkarıyoruz.
Translate from Turkish to English
İtalya'nın iki dağ sırası vardır, Alpler ve Apeninler.
Translate from Turkish to English
Dünyada Everest'ten daha yüksek hiçbir dağ yoktur
Translate from Turkish to English
Dünyadaki hiçbir dağ Everest'ten daha yüksek değildir.
Translate from Turkish to English
Japonya'daki en büyük dağ nedir?
Translate from Turkish to English
Kocam ve ben birlikte dağ tırmanışına giderdik.
Translate from Turkish to English
Biz bir dağ evinde kaldık.
Translate from Turkish to English
Karla kaplı dağ zirvesini görebiliyor musun?
Translate from Turkish to English
Şu dağ bundan beş kat daha yüksektir.
Translate from Turkish to English
Güneş dağ tarafından gizlenmişti.
Translate from Turkish to English
Bütün dağ sonbaharda renk değiştirir.
Translate from Turkish to English
Eğer hava yağışlı olursa, dağ tırmanışı iptal edilecek.
Translate from Turkish to English
O bir dağ deresinde balık tutar.
Translate from Turkish to English
Biz ya plaja gideriz ya da dağ tırmanışına gideriz. Her ikisini de yapamayız.
Translate from Turkish to English
Bizimle dağ tırmanışına gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English
Bu dağ 3000 metre yüksekliktedir.
Translate from Turkish to English
Bir dağ sırtı eteğinde güzel bir şehirde yaşamak çok hoştur.
Translate from Turkish to English
Dağ, deniz seviyesinden 2000 metre yüksekliktedir.
Translate from Turkish to English
Dağ, Fuji dağı kadar yüksek değil.
Translate from Turkish to English
Eylem bir dağ köyünde gerçekleşti.
Translate from Turkish to English
Ne kadar da yüksek bir dağ!
Translate from Turkish to English
Biz dağ geçişi boyunca pek çok karıncalar gibi süründük.
Translate from Turkish to English
Tepesi karla kaplı olan dağ Fuji Dağıdır.
Translate from Turkish to English
Ben böyle bir dağ görmedim!
Translate from Turkish to English
O sadece yine muhtemelen molehill dışında bir dağ yapıyor.
Translate from Turkish to English
Muzu dik bir dağ yolunda buldum.
Translate from Turkish to English
Dağ, karla kaplıydı.
Translate from Turkish to English
Annemin yardımı sayesinde bir dağ bisikleti satın alabildim.
Translate from Turkish to English
Bu dağ yüksek değildir.
Translate from Turkish to English
Uzaktan bakınca bu dağ Fuji dağı gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Uzaktan bakınca bu dağ Fuji dağına benziyor.
Translate from Turkish to English
Bu dağ dünyanın en yüksekleri arasındadır.
Translate from Turkish to English
Tom bir dağ tırmanma kazasında hayatını kaybetti.
Translate from Turkish to English