Eşyaları biraz daha ciddi bir şekilde al.
Translate from Turkish to English

Ciddi olmanın zamanı geldi.
Translate from Turkish to English

Televizyonda, yüzünde ciddi bir görünümü olan birisi ülkemizin geleceği ile ilgili sorunlar hakkında konuşuyor.
Translate from Turkish to English

Benim erkek arkadaşım ciddi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Kazanın ne kadar ciddi olduğunu anlamak için sadece bu makaleyi okumalısın.
Translate from Turkish to English

Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı.
Translate from Turkish to English

Bu hastalıkların yaklaşık üçte biri tedavi edilebilir fakat diğerleri ciddi, hatta ölümcül olabilir.
Translate from Turkish to English

Nüfus artışı ciddi bir sorundur.
Translate from Turkish to English

Nüfus artışı, ciddi sosyal sorunlara yol açmıştır.
Translate from Turkish to English

Nüfus patlaması, ciddi bir sorundur
Translate from Turkish to English

Kuraklık dönemi ürüne ciddi hasar verdi.
Translate from Turkish to English

Onun diğer talibinin olduğunu öğrendiğinde, ciddi olarak ona kur yapmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Siyah insanlara karşı hâlâ ciddi bir ırkçı nefret vardır.
Translate from Turkish to English

Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir.
Translate from Turkish to English

Güçlü yenin Japon ekonomisine etkisi çok ciddi oldu.
Translate from Turkish to English

Komedyenler şakalarını şiddetli ölüm ya da ciddi kazalar gibi trajik durumlara dayandırırlar.
Translate from Turkish to English

O, ciddi bir soruna neden olabilir.
Translate from Turkish to English

O, kararına ciddi bir hata olarak baktı.
Translate from Turkish to English

Tom çalışmaları hakkında ciddi değil.
Translate from Turkish to English

Tom hasta, ama ciddi değil.
Translate from Turkish to English

O, ciddi şekilde kalabalığa hitap etti.
Translate from Turkish to English

Ciddi gıda ve yakıt sıkıntısı vardı.
Translate from Turkish to English

Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom birkaç ciddi sorunla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English

Ciddi anlamda yardımına ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

O mezun olduğundan dolayı, daha ciddi olmalıdır.
Translate from Turkish to English

Yakında yağmur yağmazsa, ciddi kuraklık problemleri olabilir.
Translate from Turkish to English

Bu ciddi sorunu derhal kararlaştırmalıyız.
Translate from Turkish to English

Arkadaşım ciddi şekilde yaralandı.
Translate from Turkish to English

Ciddi sorular sadece, lütfen.
Translate from Turkish to English

O ciddi olarak çalışmaya başladı.
Translate from Turkish to English

O ciddi olarak fotoğraf çekti.
Translate from Turkish to English

Virüsün daha fazla yayılmasını engellemek için ciddi tedbirler alınmalı.
Translate from Turkish to English

Tom bugünkü toplantıya gitmeme hakkında ciddi olarak düşünüyor mu?
Translate from Turkish to English

Jane'in başı ciddi belada.
Translate from Turkish to English

George çalışması hakkında ciddi değildir.
Translate from Turkish to English

Sam işi hakkında ciddi.
Translate from Turkish to English

O ciddi midir?
Translate from Turkish to English

Ciddi olamazsın.
Translate from Turkish to English

Bu ciddi bir şey değil.
Translate from Turkish to English

Bu ciddi bir sorundur.
Translate from Turkish to English

O, ciddi gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Ciddi bir hata yaptım.
Translate from Turkish to English

Arabası ciddi hasar gördü.
Translate from Turkish to English

Ciddi misin?
Translate from Turkish to English

Benim burada ciddi bir ağrım var.
Translate from Turkish to English

Jane'in ciddi bir sorunu var.
Translate from Turkish to English

O, ciddi bir hata yaptı.
Translate from Turkish to English

Yeğenim ciddi bir kızdır.
Translate from Turkish to English

Evlilik ciddi bir konudur.
Translate from Turkish to English

Durumunuz ciddi değil.
Translate from Turkish to English

Ciddi ol.
Translate from Turkish to English

Testte ciddi bir hata yaptım.
Translate from Turkish to English

Hiç ciddi bir hastalığa yakalandın mı?
Translate from Turkish to English

Sarhoş araba sürmek ciddi bir sorundur.
Translate from Turkish to English

Sarhoş araba sürme ciddi bir sorundur.
Translate from Turkish to English

Sarhoşken araba sürme ciddi bir sorundur.
Translate from Turkish to English

Gitmeyi ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

O, ciddi bir hastalıktan çekiyor.
Translate from Turkish to English

Boşanmayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Ciddi olarak gitmemeyi düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

O, araba kazasında ciddi şekilde yaralandı.
Translate from Turkish to English

Onun hepsini yemeği ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Karışmayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Bütün gece araba sürmeyi ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

İşini bırakmayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

O eski arabayı satın almayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Bunu çevrimiçi satmayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Bunu eBay'da satmayı ciddi şekilde düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Kendi işine başlamayı ciddi şekilde düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

O mağazadan bir bilgisayar almayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Senin yaşında tekrar evlenmeyi ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Bir yarış arabası sürücüsü olarak bir kariyeri sürdürmeyi ciddi olarak düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

O, ciddi değildir.
Translate from Turkish to English

Ciddi misiniz?
Translate from Turkish to English

O ciddi bir şey midir?
Translate from Turkish to English

Onun arabası ciddi şekilde hasar gördü.
Translate from Turkish to English

Benim ciddi bir cilt sorunum var.
Translate from Turkish to English

Kuwait ciddi hasar gördü.
Translate from Turkish to English

Durum çok ciddi.
Translate from Turkish to English

Ciddi bir hastalığa yakalanabilirsiniz.
Translate from Turkish to English

Tom birkaç ciddi hata yaptı.
Translate from Turkish to English

Yüzünde ciddi bir görünüm vardı.
Translate from Turkish to English

Çok sayıda ciddi hatalar yaptı.
Translate from Turkish to English

O vuruldu ve ciddi olarak yaralandı.
Translate from Turkish to English

Oldukça ciddi bir haberim var.
Translate from Turkish to English

Onlar onun ciddi olarak hasta olduğunu söylüyorlar.
Translate from Turkish to English

Her zaman ciddi müzik dinler.
Translate from Turkish to English

Finansal sorunlarımız ciddi.
Translate from Turkish to English

Duruma ciddi olarak bakıyoruz.
Translate from Turkish to English

Evlenmek ciddi bir konudur.
Translate from Turkish to English

Artan nüfus bu ülkede ciddi bir sorun haline gelmiştir.
Translate from Turkish to English

Duruma ciddi olarak bakıyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Ciddi bir hastalıktan ötürü acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Ona ciddi bir teklif yapacağım.
Translate from Turkish to English

Borsa ciddi biçimde durgun.
Translate from Turkish to English

Ciddi bir konuşmaya girdik.
Translate from Turkish to English

Konuyu ciddi olarak göz önünde bulundurmadım.
Translate from Turkish to English

Trafik kazasında ciddi biçimde yaralandı.
Translate from Turkish to English

Onlar ciddi bir durumla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English

Bir trafik kazasında ciddi biçimde yaralanmıştı.
Translate from Turkish to English