Turkish example sentences with "bıraktım"

Learn how to use bıraktım in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Sigara içmeyi bıraktım.

Bira içmeyi bıraktım.

Yedinci sınıftayken okulu bıraktım.

Seninle Fransızca kullanmayı bıraktım.

Senin kitabını arabada bıraktım.

Maziye sünger çekip yeniden başlamak için işimi bıraktım ve taşındım.

Arabamın anahtarlarını geride bıraktım.

Kameramı rehin bıraktım.

Anahtarlarımı masanın üstüne bıraktım. Onları bana getirir misin?

Ben parayı onun emrine bıraktım.

Ben sağlığımın hatırı için sigara içmeyi bıraktım.

Yönetici dışarıdaydı, bu yüzden onun sekreterine bir mesaj bıraktım.

Kendi başıma olmak istediğim için firmayı bıraktım.

Ben anahtarlarımı masada bıraktım. Onları bana getirebilir misin, lütfen?

Anahtarımı odamda bıraktım.

Ben 3 ay önce sigarayı tamamen bıraktım.

Ben onu kilitlemeden bıraktım.

Ben kapıyı açık bıraktım.

Çantamı geride bıraktım.

Tatlı yemeği bıraktım.

Arkada bir şemsiye bıraktım.

Sonunda sigara içmeyi bıraktım.

Parayı ona bıraktım.

Onu arabayla şehre bıraktım.

Saatimi evde bıraktım.

Onları arabayla Kanda'ya bıraktım.

İki yıl önce sigara içmeyi bıraktım.

Ben pasaportumu bir yere bıraktım.

Sigara içmeyi ve içki içmeyi bıraktım.

Kediyi evin dışına bıraktım.

Çantamı otobüste bıraktım.

Şemsiyemi trende bıraktım.

Yemeğin bir kısmını yemeden bıraktım.

Şemsiyeni otobüste bıraktım.

Adres defterimi odamda bıraktım.

Artanını ona bıraktım ve dışarı çıktım.

Ben ipi bıraktım

Ben kartımı evde bıraktım.

Şemsiyemi takside bıraktım.

Cüzdanımla birlikte anahtarları bıraktım.

Eldivenlerimi kütüphanede bıraktım.

Moskova'ya bir bomba bıraktım.

Altı ay önce sigara içmeyi bıraktım.

Şemsiyemi bir otobüste bıraktım.

Son zamanlarda sigara içmeyi bıraktım.

Tenis raketimi trende bıraktım.

Yeni eldivenlerimi kütüphanede bıraktım.

Geçen sezon beyzbol oynamayı bıraktım.

Akşam yemeğinizi fırında bıraktım.

Maalesef, ev ödevimi evde bıraktım.

Sigarayı bıraktım ve yeni bir insan gibi hissediyorum.

O kadar acele ettim ki çantamı geride bıraktım.

Sana bir mesaj bıraktım.

Anahtarlarımı masanın üzerinde bıraktım, onları bana getirebilir misin?

Onu havalimanında bıraktım.

Sanırım şemsiyemi arabanda bıraktım.

Sanırım sınıfta bir şey bıraktım.

Sanırım anahtarlarımı burada bir yerde bıraktım.

Tom'un uzun zaman önce düşündüğünü umursamayı bıraktım.

Oraya gitmeyi bıraktım.

Uzun zaman önce sana kızmayı bıraktım.

Sorular sormayı bıraktım.

Tom'u yüzüstü bıraktım.

Tom'a üç mesaj bıraktım.

Silah kılıfımı, palaskamı ve kasaturamı isteyene bıraktım.

Sence aracı neden kilitli bıraktım?

Gülmeyi bıraktım.

İlk ve son defa sigarayı bıraktım.

Pasaportumu bir yerde bıraktım.

Sana bir not bıraktım.

Size bir not bıraktım.

Çok sigara içerdim ama şimdi bıraktım.

Bir hafta sonra bıraktım.

Uzun zaman önce bıraktım.

Üç yıl önce sigarayı bıraktım.

İşimi bıraktım.

Ön masada sana bir mesaj bıraktım.

Sana bir çift mesaj bıraktım.

Tom'u sorumlu bıraktım.

Tom'u geride bıraktım.

Bu sabah Tom'a bir mesaj bıraktım.

Tom'a birkaç mesaj bıraktım.

Pencereyi açık bıraktım.

Kapıyı açık bıraktım.

Arabada ihtiyacım olan bazı şeyler bıraktım.

Hesap makinemi masamda bıraktım.

Çantamı burada bıraktım.

Kitaplarımdan birini okulda bıraktım.

Gitarımı ofisinde bıraktım.

Dün gece paltomu buraya bıraktım.

Şapkamı bir uçakta bıraktım.

Bu sabah kapına bir not bıraktım.

Bir mesaj bıraktım.

Dün gece şemsiyemi burada bıraktım.

Ders kitaplarımı bir yerde bıraktım.

Sekreterin ile bir mesaj bıraktım.

Bir sürü iyi arkadaşımı Boston'da bıraktım.

Tenis raketimi kulüpte bıraktım.

Telefonumu arabada bıraktım.

Anahtarlarımı masada bıraktım.

Ceketimi sınıfta bıraktım.

Also check out the following words: Akıl, vicdana, sahiptirler, birbirlerine, karşı, kardeşlik, zihniyeti, ile, hareket, etmelidirler.