Turkish example sentences with "alması"

Learn how to use alması in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Satış elemanı elbiseyi alması için onu ikna etti.
Translate from Turkish to English

Yeni bir araba satın alması için babasına baskı yaptığında Catherine'nin bir art niyeti vardı; O, arabayı kendisinin sürebileceğini umuyordu.
Translate from Turkish to English

Dün, annemle birlikte indirimli satışa gittim ve bana bir elbise alması için onu kışkırtmayı sürdürdüm.
Translate from Turkish to English

Uzun bir bekleyişten sonra, ona kimlik olarak onun doğum belgesinin onaylı bir nüshasını alması gerektiği söyleniyor.
Translate from Turkish to English

Tom o kamerayı aldı çünkü Mary onun onun alması gereken bir kamera olduğunu düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den biraz ekmek satın alması için dükkâna gitmesini rica etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi sanat eğitimi alması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi işi alması konusunda ikna etti.
Translate from Turkish to English

Tom'un sonuçta Mary'ye elmas bir yüzük alması için yeterli parası olmalıydı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi bir hibrid otomobil satın alması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye biraz bakkaliye malzemeleri satın alması için yardım etmek zorunda kalacağına karar verdi.
Translate from Turkish to English

Mike ona bir araba alması için her zaman babasını rahatsız ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un çocuklarının ondan bir şey miras alması çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Turkish to English

Tom'un arabasını yıkamasının bu kadar çok zaman alması şaşırtıcı.
Translate from Turkish to English

O, ona parayı alması için nasihat etti.
Translate from Turkish to English

O, onu yeni bir ev alması için ikna etti.
Translate from Turkish to English

O, onu ona elmas bir yüzük alması için ikna etti.
Translate from Turkish to English

Kendisine yeni bir araba satın alması için onu ikna edemedi.
Translate from Turkish to English

O, onu, ona inci bir gerdanlık alması için ikna etmeye çalıştı.
Translate from Turkish to English

Onun bir araba alması için yeterli parası yok.
Translate from Turkish to English

Tom en sonunda Mary'yi yeni bir bilgisayar alması için ikna etti.
Translate from Turkish to English

Onu alması için sonunda onu ikna ettim.
Translate from Turkish to English

Tom, onu alması için sonunda Mary'yi ikna etti.
Translate from Turkish to English

Mary oğlunun bir şemsiye alması için ısrar etti.
Translate from Turkish to English

Bir gazete alması için oğlunu dışarı gönderdi.
Translate from Turkish to English

Bu araba onun alması için yeterince ucuz.
Translate from Turkish to English

Tom satın alması gereken şeylerin bir listesini yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom yeni bir bilgisayar alması için Mary'yi ikna etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi ukelele dersleri alması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Yeni bir yatak alması için onu ikna ettim.
Translate from Turkish to English

Bir an önce onu kullanmak istediğimi bildiğin halde niçin tavuğu böyle alması zor bir yere koydun?
Translate from Turkish to English

Bizi alması için bir taksi çağır.
Translate from Turkish to English

Babamı yeni bir araba alması için ikna etmeye çalıştım.
Translate from Turkish to English

Tom istediği bilgisayarı satın alması için yeterli paraya sahip değil.
Translate from Turkish to English

Tom kendisine yeni bir bisiklet alması için babasına yalvardı.
Translate from Turkish to English

Mary eskisi oldukça yırtık pırtık olduğundan dolayı ütü masası için yeni bir örtü alması gerektiğini düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom'un istediği şeyi alması için yeterli parası yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom bana 300 dolar borç alması gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Makinelerin insanların yerini alması imkansızdır.
Translate from Turkish to English

Kendisine bir bisiklet alması için babasına yalvardı.
Translate from Turkish to English

Tom'un bazı kararlar alması gerekir.
Translate from Turkish to English

Birinin bin dolarlık bir şapka alması çok sık değildir.
Translate from Turkish to English

Toplantı salonu şirketin tüm çalışanlarını alması gerekir.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye biraz ekmek alması gerektiğini hatırlattı.
Translate from Turkish to English

Tom ne alması gerektiğinden emin değil.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary için çiçek alması gerekiyordu ama unuttu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi onun hediyesini alması için ikna edemedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary için ne alması gerektiğine karar veremedi.
Translate from Turkish to English

Susan bir saat içinde parti için hazır olacak ve onu alması için birine ihtiyacı olacak.
Translate from Turkish to English

Tom onun yerine Mary'nin terfi alması gerçeğine kızdı.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary için bir hediye alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un senin bavulunu ödünç alması gerekecek.
Translate from Turkish to English

Tom alması gereken şeylerin bir listesini yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom'un yiyecek satın alması gerekti.
Translate from Turkish to English

Tom yeni bir bilgisayar alması gerektiğini söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom bana yeni bir bilgisayar alması gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom arabanı ödünç alması gerektiğini sana söylememi istedi.
Translate from Turkish to English

Tom'a yeni bir araba alması gerektiğini söyledim.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi bir şemsiye alması için zorladı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir şemsiye alması gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Seni alması için birini gönderiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'a dışarı gitmesi ve yiyecek bir şey alması gerektiğini söylüyordum.
Translate from Turkish to English

Tom arabasını satın alması için Mary'yi ikna edemedi.
Translate from Turkish to English

John'un bir araba satın alması için yeterli para var.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin bir araba alması gerektiğini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Sonunda yeni bir araba alması için babasıyla konuştu.
Translate from Turkish to English

O, ona yeni bir araba alması için onu ikna edemiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye eşyasını alması için yardım etti.
Translate from Turkish to English

Tom bir el feneri alması gerektiğini söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un şemsiyeni ödünç alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Erkek arkadaşımı bana bir yüzük alması için ikna ettim.
Translate from Turkish to English

Tom hangisini alması gerektiğini merak ediyordu.
Translate from Turkish to English

İspanya'nın 100 milyar euro borç alması gerekecek.
Translate from Turkish to English

Sanat malzemeleri satın alması için Tom'a para verdim.
Translate from Turkish to English

Tom'un alması gereken başka şeyler vardı.
Translate from Turkish to English

Mary'nin birkaç kilo alması Tom için sorun olmaz.
Translate from Turkish to English

Bazı Müslüman çoğunluklu ülkelerde kızların yüksek eğitim alması oğlanlardan daha az olasıdır.
Translate from Turkish to English

Tom biraz temiz hava alması gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un kilo alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Birinin Tom'u işe alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom sorumluluğu üstüne alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un yiyecek bir şey alması gerekiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un yardım alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

O ona onun onu alması gerektiğini önerdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un biraz yardım alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un tıbbi bakım alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Onu alması için Tom'u zorlamak zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Onun bir ev satın alması gerekir.
Translate from Turkish to English

İşte Tom'un alması gereken şeylerin bir listesi.
Translate from Turkish to English

Onların yangını kontrol altına alması şafaktan önceydi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi önerilen işi alması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom hangisini alması gerektiğinden emin değildi.
Translate from Turkish to English

Tom'un birkaç yeni gömlek satın alması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Onun bir havlu satın alması gerek.
Translate from Turkish to English

Tom'un cüzdanı taşımak için biraz daha kötüydü. Mary yeni bir tane alması gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi John'u işe alması için ikna etti.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin biraz süt alması için süpermarkete gitmesini istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin neden otuz dolar borç alması gerektiğini bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom neden Mary'nin otuz dolar borç alması gerektiğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un onu satın alması için yeterli parası var.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary için bir hediye alması gerektiğini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: parlamenter, cumhuriyettir, İnternette, Tatar, dilinde, site, bilmiyor, içmek, size, zarar.