Learn how to use aldığını in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Bana bir CD aldığını söyledi.
Translate from Turkish to English
George'un tenis raketini nereden aldığını biliyor musunuz?
Translate from Turkish to English
Onun geçen hafta satın aldığını çanta çalındı .
Translate from Turkish to English
Tom testte F aldığını ebeveynlerine söylemedi.
Translate from Turkish to English
O, oğlu için bir bisiklet satın aldığını gizledi.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin soğuk aldığını söyledi.
Translate from Turkish to English
Tom ksilofonu ücretsiz aldığını söyledi.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye niçin o kadar çok yiyecek aldığını sordu?
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye kuyumcuda ne satın aldığını sordu.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin buzdolabındaki sütü ne zaman satın aldığını merak etti.
Translate from Turkish to English
Tom parti için hazırlanmasının Mary'nin kaç saatini aldığını merak etti.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin inci kolyesini nereden satın aldığını bilmediğini söylüyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin zaten ekmek aldığını bilmiyordu.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin soğuk aldığını duydu.
Translate from Turkish to English
Tom pembe çoraplarını nerede aldığını hatırlayamıyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un eşyaları kara borsadan aldığını işittim.
Translate from Turkish to English
Tom'un yeni bilgisayarını nereden aldığını biliyor musunuz?
Translate from Turkish to English
Dün ne aldığını bana gösterir misin?
Translate from Turkish to English
Ne aldığını ona sor.
Translate from Turkish to English
O, rüşvet aldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English
Kimin çağrı aldığını biliyor musunuz?
Translate from Turkish to English
O, ona bir hediye aldığını unuttu.
Translate from Turkish to English
Onun bir kat mülkiyeti aldığını biliyor muydun?
Translate from Turkish to English
Onun onu nasıl aldığını bana söyle.
Translate from Turkish to English
O, eroin aldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English
Onun kitabını ödünç aldığını hatırlıyor musun?
Translate from Turkish to English
İngilizce dersler aldığını duyuyorum.
Translate from Turkish to English
Onun yeni bir bilgisayar aldığını duydum.
Translate from Turkish to English
Adam parayı aldığını inkar etti.
Translate from Turkish to English
Belediye başkanı bir rüşvet aldığını inkar etti.
Translate from Turkish to English
Kamerasını nereden aldığını biliyor musun?
Translate from Turkish to English
Arkadaşım yeni bir saat aldığını söyledi.
Translate from Turkish to English
Onların hepsinin komploda yer aldığını düşünüyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un ehliyetini ne zaman aldığını biliyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yeni bir bilgisayar aldığını duydu.
Translate from Turkish to English
İngilizce konuşma eğitimini nerede aldığını merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Arkadaşım, yeni bir saat aldığını söyledi.
Translate from Turkish to English
Tom'un anahtarlarını aldığını gördüm.
Translate from Turkish to English
Onu Tom'un aldığını gördüm.
Translate from Turkish to English
Tom'un nefes aldığını sanmıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un bizi ciddiye aldığını sanmıyorum.
Translate from Turkish to English
Bana günlük olarak hangi ilacı aldığını söyler misin?
Translate from Turkish to English
Ödülü kimin aldığını biliyorum.
Translate from Turkish to English
İçecek çok fazla şey aldığını düşünüyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un işini nasıl aldığını bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Yeni bir araba aldığını duydum.
Translate from Turkish to English
Tom'u işe aldığını biliyorum.
Translate from Turkish to English
Bir muhasebeciyi işe aldığını biliyorum.
Translate from Turkish to English
Bir avukatı işe aldığını biliyorum.
Translate from Turkish to English
Onun birkaç botox enjeksiyonu aldığını düşünüyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un yeni bir araba aldığını biliyor muydun?
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin kendisini işe aldığını söylüyor.
Translate from Turkish to English
Tom aldığını hak etti.
Translate from Turkish to English
Tom'un Mary'nin ödül aldığını görmesi için burada olmaması bir utanç
Translate from Turkish to English
Tom'un o şapkayı nereden aldığını düşünüyorsun?
Translate from Turkish to English
Tom'a botlarını nereden aldığını sordum.
Translate from Turkish to English
Tom rüşvet aldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English
Tom'un seni işe aldığını duyuyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un o sözlüğü ne zaman aldığını bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un onu nereden aldığını düşünüyorsun?
Translate from Turkish to English
Boston'da bir ev aldığını duydum.
Translate from Turkish to English
Sally şalı ödünç aldığını kabul etti, ama suçlu olmadığını söyledi.
Translate from Turkish to English
Tom'un çalıntı elması aldığını nasıl bildin?
Translate from Turkish to English
Tom yanan bir şeyin kokusunu aldığını düşündüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English
Plaja gitmekten zevk aldığını duydum.
Translate from Turkish to English
Mary, eşinin çantasını aldığını doğruladı.
Translate from Turkish to English
Eski bir araba satın aldığını söyledi.
Translate from Turkish to English
Yüzmekten zevk aldığını sanıyordum.
Translate from Turkish to English
Tom Mary için bir elmas yüzük aldığını hiç kimseye söylemedi.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye arabasını ne zaman aldığını sordu.
Translate from Turkish to English
Tom konserden zevk aldığını söylüyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yanlışlıkla John'un şemsiyesini aldığını gördü.
Translate from Turkish to English
Kendine yeni bir bisiklet aldığını görüyorum.
Translate from Turkish to English
Yeni bir araba aldığını duyuyorum.
Translate from Turkish to English
İşini geri aldığını sanıyordum.
Translate from Turkish to English
Onu nereden aldığını bilmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un ne aldığını bilmiyoruz.
Translate from Turkish to English
Tom soğuk aldığını söyledi.
Translate from Turkish to English
Kaç yıl Fransızca eğitimi aldığını bilmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
O elması nereden aldığını neden bana söylemiyorsun?
Translate from Turkish to English
Bunu nereden aldığını söyler misin?
Translate from Turkish to English
Bana bunu nereden aldığını söyler misin?
Translate from Turkish to English
Tablonu kimin aldığını biliyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom lakabını nasıl aldığını bana söyledi.
Translate from Turkish to English
Onu kimin aldığını merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Bu şeyi kimin aldığını merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un onu nasıl aldığını merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Tom tenis raketini ne zaman aldığını merak ediyordu.
Translate from Turkish to English
Bana ne aldığını göster.
Translate from Turkish to English
Tom'un pahalı bir araba satın aldığını duydum.
Translate from Turkish to English
Hiç kimse onu aldığını görmedi.
Translate from Turkish to English
Hiç kimse onların onu aldığını görmedi.
Translate from Turkish to English
Hiç kimse onun onu aldığını görmedi.
Translate from Turkish to English
Onun anahtarlarını aldığını gördüm.
Translate from Turkish to English
Onların onu aldığını gördüm.
Translate from Turkish to English
Onun onu aldığını gördüm.
Translate from Turkish to English
Tom'un bisikletini nereden satın aldığını biliyor musun?
Translate from Turkish to English
Tekne aldığını duydum.
Translate from Turkish to English
Tom anahtarlarımı aldığını söyledi.
Translate from Turkish to English
Tom'un ayakkabılarını nereden aldığını öğrenmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Hiç kimse giysilerini nereden aldığını bilmeyecek.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: mutsuz, yapacağımı, Betty, klasik, müziği, Kâğıdın, Restoranımız, Güney, Otogarı'na, Yemeğimiz.