Turkish example sentences with "açıkça"

Learn how to use açıkça in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Açıkça konuşmak gerekirse, o güvenilmez biri.
Translate from Turkish to English

O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.
Translate from Turkish to English

Şirkette açıkça konuşmalısın.
Translate from Turkish to English

Neyin doğru olduğuna inandığını açıkça söyleme cesaretine sahip olmalısın.
Translate from Turkish to English

O açıkça hastadır.
Translate from Turkish to English

Senatonun antlaşmayı reddedeceği açıkça görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Bu içecek açıkça çayla aynı tada sahip.
Translate from Turkish to English

Bu içecek açıkça çay ile aynı tadı içeriyor.
Translate from Turkish to English

Bu sözcüğü açıkça tanımlayabilir misiniz?
Translate from Turkish to English

Mantık açıkça senin güçlü noktandır.
Translate from Turkish to English

Jane açıkça konuşur.
Translate from Turkish to English

O, konuyu açıkça belirtmiştir.
Translate from Turkish to English

Pasif içiciliğin çok zararlı olduğu Johnson'ın araştırmasında açıkça gösterilmektedir.
Translate from Turkish to English

Bana bağırma. Seni açıkça ve iyi bir şekilde duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom ne istediğini açıkça belirtmedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne söylediğini açıkça dinlemiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ne söylediğimi açıkça yanlış anladı.
Translate from Turkish to English

Tom grubumuza katılmayı açıkça istemedi.
Translate from Turkish to English

Onun konuşma şeklinden açıkça belli olduğu için, o bir öğretmendir.
Translate from Turkish to English

Chris'in açıkça parayı getirmeye niyeti olmadığı için Brian çıldırdı.
Translate from Turkish to English

Açıkça konuşamadı.
Translate from Turkish to English

Tom'un açıkça aklında bir sürü şey vardı.
Translate from Turkish to English

Açıkça konuşun.
Translate from Turkish to English

Açıkça söyleyin.
Translate from Turkish to English

Kendini açıkça ifade etti.
Translate from Turkish to English

Fikrini açıkça ifade et.
Translate from Turkish to English

O, açıkça kırkın üzerinde.
Translate from Turkish to English

O, resmi açıkça gördü.
Translate from Turkish to English

O açıkça onu demek istemiyor.
Translate from Turkish to English

O, kendini açıkça ifade etti.
Translate from Turkish to English

O, içeri girmemi açıkça reddetti.
Translate from Turkish to English

Açıkça, söylenti doğru değildir.
Translate from Turkish to English

Onun hasta olduğu açıkça görünüyor.
Translate from Turkish to English

Sanırım ne düşündüğümü açıkça söylememin zamanıdır.
Translate from Turkish to English

O, onunla evlenmek istediğini açıkça belirtti.
Translate from Turkish to English

O, üniversiteye gitmek istediğini açıkça ortaya koydu.
Translate from Turkish to English

O, açıkça konuşur.
Translate from Turkish to English

O, açıkça utanmıştı.
Translate from Turkish to English

Açıkça görmek için çok karanlık.
Translate from Turkish to English

Tom kendini açıkça ifade etti.
Translate from Turkish to English

Onu yüksek sesle açıkça söyleyin.
Translate from Turkish to English

Teklifimizi açıkça geri çevirdi.
Translate from Turkish to English

Birisi açıkça yalan söylüyor.
Translate from Turkish to English

Onun yardım teklifini açıkça reddetti.
Translate from Turkish to English

Açıkça söylemek gerekirse, seninle aynı fikirde değilim.
Translate from Turkish to English

Sonuçlardan açıkça memnundu.
Translate from Turkish to English

Jessie bu şeyleri açıkça konuşmaz.
Translate from Turkish to English

O açıkça yalan söyledi.
Translate from Turkish to English

Okul kulüpleri yaklaşan okul yılı için yapmayı planladıkları kamu hizmeti projelerini açıkça ana hatlarıyla belirtmelidir.
Translate from Turkish to English

Onun yüzemeyeceği açıkça görülüyor.
Translate from Turkish to English

Açıkça söyle!
Translate from Turkish to English

Lafı dolandırma ve benden ne istediğini açıkça söyle.
Translate from Turkish to English

Açıkça, isteyerek yaptın.
Translate from Turkish to English

Açıkça, Tom gitmek istemedi.
Translate from Turkish to English

Açıkça, umurumda değil.
Translate from Turkish to English

Açıkça sormak her zaman daha doğru bir yoldur.
Translate from Turkish to English

Sen böyle davrandıkça sana güvenim azalıyor ve düşüncelerimi açıkça ifade etmiyorum.
Translate from Turkish to English

Çalıştığım insanlardan beklentim açık sözlü olmaları ve kendi düşüncelerini açıkça söylemeleri.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça üzgün.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça şaşırmış.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça yalan söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça kayıp.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça kaybediyor.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça hayal kırıklığına uğradı.
Translate from Turkish to English

Yaşlılar bana benim yanlışlarımı açıkça söylesin lütfen.
Translate from Turkish to English

Şirkette açıkça konuşurum fakat beni dışlamayın olur mu?
Translate from Turkish to English

Sizinle açıkça her şeyi konuşmamaktan bıktım.
Translate from Turkish to English

Lütfen açıkça konuş.
Translate from Turkish to English

Açıkça çağrılmadan pek bir yere gitme arzusuna sahip olmam.
Translate from Turkish to English

Sen açıkça hatalıydın.
Translate from Turkish to English

Sessiz kalmak ve bir aptal olarak düşünülmek bütün şüpheyi açıkça konuşmak ve gidermekten daha iyidir.
Translate from Turkish to English

Sen açıkça meşgulsün.
Translate from Turkish to English

Bana ihtiyacım varken açıkça yardım etmen lazımdı.
Translate from Turkish to English

Eğer yardımcı olmamı istiyorsanız açıkça söylemeniz yeterli.
Translate from Turkish to English

O bağırdığında onun boyun damarları açıkça görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça biraz hayal kırıklığına uğradı.
Translate from Turkish to English

Tom'un açıkça yardımımıza ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça biraz mahremiyet istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça seni öpmek istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça gitmek istiyor.
Translate from Turkish to English

Telefonu açıkça çalmasına rağmen, Tom onu masada bıraktı ve ona cevap vermedi.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça bir şeyden rahatsız.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça burada olmaktan mutsuz.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça mutsuz.
Translate from Turkish to English

Açıkça Tom'un söyleyeceği bir şeyi vardı ama hiçbir şey söylemedi.
Translate from Turkish to English

Açıkça aklında başka şeyler var.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'nin davranışına açıkça kızgın.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça bariz yalan söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça hayal kırıklığına uğramış.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça Star Trek'in bir hayranı.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça yorgundu.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça mutluydu.
Translate from Turkish to English

Tom açıkça sarhoştu.
Translate from Turkish to English

Açıkça görülüyor ki anlamıyorsun.
Translate from Turkish to English

Önerimi açıkça reddetti.
Translate from Turkish to English

Madem her şeyi konuşacağız açıkça konuşalım, değil mi?
Translate from Turkish to English

O açıkça mahvoldu.
Translate from Turkish to English

Evet düşüncelerinizi açıkça söylemenizi istiyorum.
Translate from Turkish to English

Açıkça fikrimi sorma zahmetine girmiyorsan, sonuçlardan beni sorumlu tutamazsın.
Translate from Turkish to English

Diplomatik ve askeri stratejimiz açıkça çelişki içindeydi.
Translate from Turkish to English

Şimdi açıkça görebiliyorum.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Roy, sevglisi, aradığında, olur, 1941'de, savaş, başladığında, evine, döndü, toprak.