Turkish example sentences with "ünlü"

Learn how to use ünlü in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Abraham Lincoln ünlü bir kişidir.

Ben ünlü bir aktörüm.

Onun kitabı sadece İngiltere'de değil, Japonya'da da ünlü.

Onun oğlu ünlü bir piyanist oldu.

Şarkıcı sadece Japonya'da değil, aynı zamanda Avrupa'da da ünlü.

Partinin lideri ünlü bir bilim adamıdır.

Balık ve patates kızartması en ünlü İngiliz yiyeceğidir.

Fish'n'chips, en ünlü İngiliz yemeğidir.

Ünlü bir futbolcu olmak istiyorum.

Bu ünlü dergiyi her ay satın alırım.

Bilim adamı sadece Japonya'da değil, aynı zamanda yabancı ülkelerde de ünlü.

Cambridge dünyanın en ünlü üniversitesidir.

Bu makalenin yazarı ünlü bir eleştirmendir.

İnsanlar genellikle kendi mahremiyetleri pahasına ünlü olurlar..

Zülfikar, İslam'ın dördüncü halifesi Hazreti Ali'nin ünlü kılıcıydı.

Güvercin ünlü bir barış sembolüdür.

Arkadaşımın babası ünlü bir romancı.

Müzik konusunda o, en ünlü eleştirmenlerden biridir.

Bu park gülleriyle ünlü.

Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı.

Dünyadaki en ünlü üniversite hangisidir?

İki kız kardeş gittikçe daha ünlü oldular.

Onlar nasıl ünlü oldular?

Ünlü olmaktan hoşlanacağınızı düşünüyor musunuz?

Picasso ünlü bir sanatçıdır.

Picasso herkesin bildiği ünlü bir sanatçıdır.

Bu yazının yazarı ünlü bir eleştirmendir.

Tom ünlü değildi.

Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi.

O bir eleştirmen olarak gittikçe daha çok ünlü oldu.

Tom ünlü kişilerin taklitlerini yapar.

Tom daha önce defalarca evlenmiş olan ünlü bir aktrisle evlendiği için ünlü oldu.

Tom daha önce defalarca evlenmiş olan ünlü bir aktrisle evlendiği için ünlü oldu.

Tom bir kemancı olarak ünlü oldu.

Sanki o ünlü bir devlet adamı gibi davranıyor.

Bir cerrah olmanın yanı sıra, o ünlü bir yazardı.

Tüm dünya ünlü insanların türbesidir.

Taro, üçünün en ünlü olanıdır.

Onun ünlü bir aktris olduğunu duyuyorum.

Ünlü piyanist gülümsedi.

Bu ünlü bir şirketten bir parça.

Ünlü bir mimar bu evi inşa etti.

Hiç ünlü bahçelere gittin mi?

Ünlü çini sergilenmektedir.

Ünlü bir fizikçi olmanın yanı sıra, o büyük bir romancıdır.

Ünlü yazar bir başka en çok satan kitabı oluşturdu.

Kapının yanında duran bayan ünlü bir şarkıcıdır.

Onun konuşma şekli ünlü bir yazarın dikkatini çekti.

Şarkıcı Madonna kadar ünlü.

O ünlü bir şarkıcıdır.

Tom ünlü olmak istiyor.

O ünlü bir bestecidir.

O, ünlü bir aktör oldu.

O ünlü bir şarkıcı oldu.

O birden ünlü oldu.

O iş onu ünlü yaptı.

Ünlü olmak ister misiniz?

Kız kardeşim ünlü bir şarkıcıdır.

O, ünlü olmak için isteklidir.

Onun amcası ünlü bir doktordur.

Belki o ünlü olmayacak.

Bayan Smith ünlü bir güzel kadındı.

O, ünlü bir şeydir.

O gittikçe ünlü oldu.

O, ünlü bir beyzbol oyuncusudur.

Bir sürü ünlü kişi buraya gelir.

O hem bir doktor hem de çok ünlü bir roman yazarıdır.

O sadece bir doktor değil, aynı zamanda çok ünlü bir roman yazarıdır.

İyi bir doktor olmasının yanı sıra, o çok ünlü bir roman yazarıydı.

O ünlü oldu.

Belki de o asla ünlü olmayacak.

O, ünlü bir doktor olmak için yetişti.

Birçok ünlü sanatçılar New York'ta yaşarlar.

Orada gördüğün adam ünlü bir yazardır.

Babası ünlü bir aktör olan bir arkadaşım var.

O, ünlü olmadan önce onun peşinde koşmaya başladı.

Bu kadar çok ünlü insanlarla tanışabileceğimi bir an bile asla hayal etmedim.

O, ünlü bir şarkıcıdır.

Tom ve Mary ünlü değillerdi.

O olay onu ünlü yaptı.

Senin en sevdiğin ünlü kimdir?

Onların ünlü olup olmadığı umurumda değil.

O ünlü japoyalı popşarkıçı oluyor.

Gelecekte ünlü olacak.

Tüm Dünyada ünlü oldu.

Onun ünlü bir müzisyen olduğunu biliyorum.

O partide çok sayıda ünlü insanla karşılaştım.

Tom'un asla ünlü olmayacağını düşünüyorum.

Annesi sayesinde ünlü oldu.

Ünlü şarkıcı ile tokalaştı.

Japonya'da ünlü popüler bir şarkıcıdır.

Onun erkek kardeşi ünlü bir futbolcudur.

O, gizemli bir yazar olarak ünlü oldu.

Nagoya, kalesi ile ünlü bir şehir.

Hamburger ünlü bir Amerikan yemeği.

Donald Trump ünlü bir iş adamıdır.

Fransızcanın Japoncadan daha çok ünlü harfleri var.

Çocuk ünlü bir müzisyen oldu.

Çocuk ünlü bir bilim adamı oldu.

Birçok ünlü insan hareketi destekliyor.

Shakespeare bir sürü ünlü karakterler yarattı.

Also check out the following words: Demiryolu, istasyonu, nerede, Tanıştığımıza, memnun, oldum, Yakında, baba, çoğunluğu, değişimi.