Turkish example sentences with "çiçekleri"

Learn how to use çiçekleri in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Babam çiçekleri suluyor.
Translate from Turkish to English

Kız çiçekleri kokluyor.
Translate from Turkish to English

Kiraz çiçekleri Nisan'da çıkacak.
Translate from Turkish to English

Park oldukça büyüktür; Çok sayıda ağaçları ve çok sayıda çiçekleri vardır.
Translate from Turkish to English

Bahçe çiçekleri ile görkemli.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri niçin satın aldınız?
Translate from Turkish to English

Bu park kiraz çiçekleri ile ünlüdür.
Translate from Turkish to English

Biz çiçekleri sulamalıyız.
Translate from Turkish to English

Jane çiçekleri görmek için heyecanlı olacak.
Translate from Turkish to English

Kahvaltınızı yapmadan önce çiçekleri sulayın.
Translate from Turkish to English

Kahvaltı etmeden önce çiçekleri sula.
Translate from Turkish to English

O, çiçekleri yaz aylarında her gün sular .
Translate from Turkish to English

Yuriko boş zamanında çiçekleri düzenler.
Translate from Turkish to English

Bu yıl kiraz çiçekleri normalden biraz daha geç açıyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom çiçekleri suladı.
Translate from Turkish to English

Ben yapay çiçekleri sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye topladığı bazı çiçekleri verdi.
Translate from Turkish to English

Bana güzel çiçekleri veren senin kız kardeşindi.
Translate from Turkish to English

Kiraz çiçekleri çok güzeldir.
Translate from Turkish to English

Kiraz çiçekleri, sadece birkaç gün dayanır, en fazla bir hafta.
Translate from Turkish to English

Biz kiraz çiçekleri için Washington'a zamanında vardık.
Translate from Turkish to English

Betty çiçekleri suluyor.
Translate from Turkish to English

Cathy çiçekleri toplamayı durdurdu..
Translate from Turkish to English

Çocuk çiçekleri boyadı.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri suluyorum.
Translate from Turkish to English

İstediğin çiçekleri seç.
Translate from Turkish to English

O, çiçekleri suluyor.
Translate from Turkish to English

O, çiçekleri düzenlemeyi seviyor.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri sulamak zorundayız.
Translate from Turkish to English

O, çiçekleri sevdiğini söylüyor.
Translate from Turkish to English

O, çiçekleri kimin gönderdiğini bulmak için meraklıdır.
Translate from Turkish to English

O, çiçekleri kimin gönderdiğini bilmek istiyor.
Translate from Turkish to English

O, çiçekleri topladı.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri tutan o kadın kimdir?
Translate from Turkish to English

O, onun çiçekleri toplamasını istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Don bütün çiçekleri öldürdü.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri sulamayı bitirdim.
Translate from Turkish to English

Babamın çiçekleri sulamasına yardım ettim.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri güzel düzenledi.
Translate from Turkish to English

Kızların kır çiçekleri topladığını gördüm.
Translate from Turkish to English

Bahçedeki çiçekleri her gün sularım.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri görmek için parka gittim.
Translate from Turkish to English

Kiraz çiçekleri en iyi durumdaydı.
Translate from Turkish to English

Gül ve zambak gibi çiçekleri severim.
Translate from Turkish to English

Kiraz çiçekleri şimdi en iyi döneminde.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri niçin aldım? Az önce söylediğin bu mudur? Burası gerçekten gürültülü bu yüzden seni çok iyi duyamadım.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri niçin mi satın aldım? Niçin bana böyle bir soru soruyorsun? Onları sadece almak istediğim için aldım.
Translate from Turkish to English

Bu çiçekleri kimin gönderdiğini merak ediyor.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri koparmadan da koklayabiliriz ve tüm çiçekler koklanmaya değer.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri koklayabiliyorum.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri getir!
Translate from Turkish to English

Bu çiçekleri kendim topladım.
Translate from Turkish to English

Alp çiçekleri burada boldur.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri aldın mı?
Translate from Turkish to English

Bu çiçekleri kimden aldın?
Translate from Turkish to English

Onun kırmızı çiçekleri var.
Translate from Turkish to English

Teşekkürler Tom. Çiçekleri severim.
Translate from Turkish to English

Sana gönderdiğim çiçekleri beğendin mi?
Translate from Turkish to English

Bu çiçekleri koymak için bir vazoya ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri o kadar da çok sevmem.
Translate from Turkish to English

Kuşların vatanı ormandır, balıkların nehir, arıların çiçekler ve Çin de küçük çocukların vatanıdır. Biz çocukluğumuzdan beri vatanımızı kuşların ormanı, balıkların nehri, arıların çiçekleri sevdiği gibi seviyoruz.
Translate from Turkish to English

Tom uzaktayken, Mary'den bahçesindeki çiçekleri sulamasını istedi.
Translate from Turkish to English

Lütfen bu çiçekleri sepete koy.
Translate from Turkish to English

Tom çiçekleri topluyor.
Translate from Turkish to English

Fırtına çiçekleri gençleştiriyor.
Translate from Turkish to English

O, çiçekleri satın aldı.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri sever.
Translate from Turkish to English

Sadece bu çiçekleri biraz su içerisine koyacağım.
Translate from Turkish to English

Tom bahçedeki çiçekleri saydı.
Translate from Turkish to English

Bu çiçekleri her yerde görüyorum. Onlara ne deniyor?
Translate from Turkish to English

Çiçekleri sulamama gerek yoktu. Bitirdikten hemen sonra yağmur yağmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Kocam, çiçekleri suluyor.
Translate from Turkish to English

Tüm çiçekleri suladım.
Translate from Turkish to English

Bu çiçekleri sana aldım.
Translate from Turkish to English

Bu çiçekleri senin için aldım.
Translate from Turkish to English

Tom çiçekleri kokluyor.
Translate from Turkish to English

Sana gönderdiğim çiçekleri aldın mı?
Translate from Turkish to English

Tom çiçekleri sulamadı.
Translate from Turkish to English

Tom henüz çiçekleri sulamadı.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri kim gönderdi?
Translate from Turkish to English

O bir amatör bir bahçıvan, ama çiçekleri güzel.
Translate from Turkish to English

Bir defa sabah ve bir kez de akşam, günde iki kez bahçedeki çiçekleri sulamayı unutma.
Translate from Turkish to English

Bana gönderdiğin çiçekleri seviyorum.
Translate from Turkish to English

Sana yolladığım çiçekleri aldın mı?
Translate from Turkish to English

Tom çiçekleri suluyor.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri sulamayı unuttum.
Translate from Turkish to English

Kız arkadaşın çiçekleri sever mi?
Translate from Turkish to English

Ben çiçekleri severim.
Translate from Turkish to English

Sana bu çiçekleri gönderen Tom olabilir.
Translate from Turkish to English

Tom çiçekleri seviyor.
Translate from Turkish to English

Ben şimdilik yokum, kedileri beslemeyi ve çiçekleri sulamayı unutma.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri seven bir kişi kötü olamaz.
Translate from Turkish to English

Her kim çiçekleri seviyorsa kötü bir kişi olamaz.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri seven biri kötü bir kişi olamaz.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri seven adam kötü olamaz.
Translate from Turkish to English

Tom çiçekleri sever.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri ne zamandır seviyorsun?
Translate from Turkish to English

Çiçekleri ne zamandır önemsiyorsun?
Translate from Turkish to English

Geçen gün gönderdiğim çiçekleri aldın mı?
Translate from Turkish to English

Lütfen çiçekleri sula.
Translate from Turkish to English

Çiçekleri sulamak zorundayım.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: bak, suyunu, ödemedi, Fransızca, istiyorsan, köpeği, alabilirsin, satılık, Köpeğin, kaçmadığından.