Bu gemi okyanus yolculuğu için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu oda uyumak için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Uygun bir güvenlik duvarı sistemiyle bu sunucuyu yapılandırmam gerekiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Boşlukları uygun sözcüklerle doldurun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu gemi okyanuslarda yolculuk yapmak için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Alain, Camilla ile evlenmeye karar verdi çünkü o ailesinin ve zamanının kurallarıyla daha uygun ve tutarlıcaydı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O modaya uygun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çalışan her kimsenin kendisine ve ailesine insanlık haysiyetine uygun bir yaşayış sağlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma vasıtalarıyla da tamamlanan adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sınıf tartışması için uygun bir sorun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen içeriği gözden geçiriniz ve herhangi uygun bir geri bildirim veriniz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun beklentilerine uygun yaşamalıyım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bayan Baker, genç adamın yakında gitmek zorunda kalacağını biliyordu,böylece yatmadan önce gece arabasını uygun bir yere parkedebilmek için, genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bayan Baker çok yakında genç adamın ayrılmak zorunda kalacağını biliyordu, yatmaya gitmeden önce arabasını gece için uygun bir yere parkedebilmek için genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Patronum benim işe uygun olduğumu düşünmüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ne zaman sizin için uygun olurdu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Uygun şekilde kullanılırsa, belirli zehirler yararlı olacaktır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Uygun bir zamanda geldiniz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Oraya uygun elbiselerle gitsen iyi olur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Evimiz uygun şekilde konumlanmıştır.
Translate from 土耳其语 to 中文

IPad Flash içeriği ile web sayfalarını uygun şekilde görüntüleyebilseydi, benim için mükemmel bir çözüm olurdu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun hakkında konuşmak için uygun bir zaman değil, değil mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Sinirli bir kişi bu iş için uygun olmaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Elbisen ortam için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu yer, toplu taşıma araçları için uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kardeşim orduya katılmak istedi ama bir kalp rahatsızlığı nedeniyle hizmet etmek için uygun olmadığına karar verildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gerçeğe uygun konuşma şık değil, ve şık konuşma gerçeğe uygun değildir. İyi sözler ikna edici değil, ve ikna edici sözler iyi değildir.Bilgili olanlar çok değil, ve çok olanlar bilgili değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gerçeğe uygun konuşma şık değil, ve şık konuşma gerçeğe uygun değildir. İyi sözler ikna edici değil, ve ikna edici sözler iyi değildir.Bilgili olanlar çok değil, ve çok olanlar bilgili değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kurutulmuş balık benim damak tadıma uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

John'un iş için uygun olduğunu düşünmüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun sağlığı bu ağır göreve uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yukarıda bahsedilen posta öğesi usulüne uygun şekilde teslim edilmiştir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom iş için uygun çocuktur.
Translate from 土耳其语 to 中文

İyi bir iş yapmak istiyorsanız, uygun araçları kullanmalısınız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom toplantıyı düzenlemek için uygun bir yer arıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary birbirleri için uygun görünüyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, akşam yemeğinden sonra yüzmenin uygun olacağını söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin giydiğinin resmî bir parti için uygun olmadığını düşünüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin elbisesinin etkinlik için uygun olmadığını düşündü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin davranışının uygun olmadığını düşündü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom işe uygun olduğunu düşünmüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu malzeme bir elbise için uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Japonya'da uygun bir dükkân bulmak için asla çok uzağa gitmek zorunda değilsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bana tamamen zevkime uygun bir kravat verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen işi uygun olduğunda yap.
Translate from 土耳其语 to 中文

Senin için uygun olduğunda gel ve beni gör.
Translate from 土耳其语 to 中文

Senin için ne zaman uygun olursa gelebilir ve beni görebilirsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun konuşması duruma çok uygun değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bayan Brown, o uygun şekilde yemek yemezse, kalıcı kilolu olacağı konusunda Beth'i uyardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un işi uygun şekilde yapmak için zamanı yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin giydiğinin ortam için uygun olduğunu düşünmüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Her zaman bana uygun olacaktır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bu işe uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, iş için uygun.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, iş için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu işin bir erkeğe uygun olduğunu düşünüyor musun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Her şey programa uygun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Uçuş takvime uygun mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Sizin için neresi uygun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Zaman eylem için uygun.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bir öğretmen olmak için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun işi standartlara uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, öğretmenlik için uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, iş için uygun adamdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, uygun bir iş arıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun iş için uygun olduğunu düşünmüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun iş için uygun olduğunu sanmıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kapıyı uygun şekilde kapatamıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sanırım uygun bir kamera almamın zamanıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun işi uygun olarak yapma yeteneği yoktur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kedimi beslediğim aynı şeyle köpeğimi beslemek uygun mudur?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı köpek sahipleri köpeklerini balıkla beslemenin uygun olup olmadığını merak ediyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sanırım onu uygun olarak nasıl yapacağını sana göstermemin zamanıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eğer köpeğini uygun şekilde beslersen, onun ömrünü uzatabilirsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sanırım kızıma uygun bir bilgisayar almamın zamanıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Giyecek bir şey için dolabıma baktım fakat ortam için uygun bir şey bulamadım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben ona uygun değilim.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, iş için uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kendinize uygun bir takım elbise alın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ceket bana uygun mudur?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu balık yemek için uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, öğretmenliğe uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Su içmek için uygun değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Görünen o ki, Tatoeba yeniden uygun şekilde çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Görev için uygun adamdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beklentilerimize uygun yaşadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

8:30 sizin için uygun olur mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen uygun olduğunda gel.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beklentilerine uygun yaşamadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sizin için ne zaman uygun olur?
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun iş için uygun olmadığını düşünüyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Öğleden sonra 6'da gelsem sizin için uygun mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Zamanı boşa harcamanı uygun bulmuyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu başkan olarak seçmeyi uygun buldular.
Translate from 土耳其语 to 中文

Öğle yemeğinden sonrası senin için uygun mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

İş genç kızlar için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tartışma için uygun bir başlık değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ayakkabılar koşu için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu gösterişli elbise benim için uygun değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin iş için uygun olduğunu düşünmüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Geminin programa uygun geleceğini düşünüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文