Cumartesi ve pazar günleri, Arap ülkeleri ve İsrail hariç birçok ülkede hafta sonu olarak belirlenmiştir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Babasının yabancı bir ülkede öldüğü söyleniyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiç yabancı bir ülkede bulundun mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Ebeveynlerimin her ikisi de ülkede yetiştirildiler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok ülkede eşcinsel olmak hapsedilme sebebidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Cinayetlerin sayısı Japonya gibi bir ülkede bile artmaktadır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir dil ne kadar çok ülkede konuşulursa, yerli konuşanı gibi ses çıkarmak o kadar daha az önemlidir, çünkü o dilin konuşanları değişik lehçeler duymaya alışkındır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu göl ülkede en derinler arasında yer alıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu göl bu ülkede en derindir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom o güne kadar başka bir ülkede yaşamak için bir şansı olacağını düşünmüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

İnekler bu ülkede başka bir hayvandan daha faydalıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

O ülkede en yüksek dağın adı nedir?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede adalet biraz çifte standartlıdır: fakirlerin adaleti ve zenginlerin adaleti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amerika'daki yaşlı insanlara diğer birçok ülkede aldıkları saygı aynı derecede verilmez.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı insanlar bu ülkede çok fazla avukat olduğunu düşünüyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yakında bu ülkede yaşamaya alışacaksın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Adam kurak bir ülkede susuzluktan öldü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kevin ülkede teyzesi tarafından büyütüldü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yağmur bu ülkede seyrektir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun ülkede bir mülkü var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Horoz dövüşü birçok ülkede yasa dışıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz yaz boyunca ülkede yaşarız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun babasının başka bir ülkede olduğunu duyuyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun annesi ülkede tek başına yaşıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede petrol sınırlıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede, biz, yükvücut bir millet, yekvücut bir halk olarak yücelir veya düşeriz. Gelin, siyasetimizi uzun zamandır zehirleyen o aynı partizanlık, detaycılık ve hamlık duygularının cazibesine, hep birlikte karşı koyalım.
Translate from 土耳其语 to 中文

İngilizce birçok ülkede konuşulur.
Translate from 土耳其语 to 中文

İngilizce birçok ülkede öğretilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede iklim ılımandır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Artan nüfus bu ülkede ciddi bir sorun haline gelmiştir.
Translate from 土耳其语 to 中文

İngilizce bütün ülkede yayıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede petrol sıkıntımız yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ülkede en çok sevilen insandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O ülkede posta hizmeti hızlı değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çoğu ülkede kadınlar erkeklerden daha uzun yaşarlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Doğunun ve batının kültürü bu ülkede buluşur.
Translate from 土耳其语 to 中文

İspanyolca, Güney Amerika'daki birçok ülkede konuşulur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede, bazıları ayakkabısız dolaşır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede aile başına düşen çocuk sayısı 2'den 1,5'a düştü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede kendimi özgür hissetmiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eğer bu ülkede bunca yıl savaş varsa ve bir milletvekilinin oğlu savaşmadıysa bunu bana açıklayamazsın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fransızca öğrenmenin en iyi yolu Fransızca konuşan bir ülkede yaşamaktır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fransızcada akıcı olmak için Fransızca konuşan bir ülkede yaşamak gerekli midir?
Translate from 土耳其语 to 中文

Hangi ülkede doğdun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Çoğumuz yabancı bir ülkede kültür şoku yaşarız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sanayi devrimi bizim ülkede tam manasıyla gerçekleşmedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ülkede birçok genç insan işsiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede birçok genç insan işsiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben bu ülkede hak etmediğim muamele gördüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eğer ki bu ülkede istediğim bir iş sahibi olamayacaksam bu ülkeden gideceğim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şu ülkede petrol çoktur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom komünist bir ülkede büyüdü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu seviyorum ama o başka bir ülkede yaşıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom hiç Fransızca konuşan bir ülkede bulunmadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Boston hangi ülkede?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede üniversiteler bile ücretsiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

İklim değişimi, iç savaş,finansal zorluk ve altyapısal kaosun hepsi bu ülkede karışıklığa neden olmuştu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ülkede çok sayıda insan açlıktan ölüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz çok güvenli bir ülkede yaşıyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede tıbbi esrar yasaldır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede dört mevsim var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok ülkede iç savaş yaşanıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede herkes herkesi gözetliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede Batı ve Doğu kültürleri kaynaşmıştır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede doğum oranı hızla düşüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O buralı değil. Başka bir ülkede dünyaya geldi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kurak bir ülkede yaşıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hava kirliliği bu ülkede önemli bir problem.
Translate from 土耳其语 to 中文

Başka hiçbir ülkede Japonya'daki kadar sıklıkla deprem olmaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tatilimi yabancı bir ülkede geçirdim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok insan, ülkede yasadışı olarak yaşıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı insanlar bu ülkede çok fazla sayıda avukat bulunduğunu düşünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yabancı bir ülkede pasaportunu kaybetmek valizini kaybetmekten veya cüzdanını çaldırmaktan daha kötüdür.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çok büyük ayıplar yaşandı bu ülkede.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede adalet isteyen hiç kimse, yanlış yere bir kişinin dahi mağdur edilmesini istemez.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bunları uzaydan gelen birileri yapmadığına göre, bu ülkede birileri suçlu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yabancı bir ülkede yapayalnızım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary aynı ülkede yaşamıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kadınlar bu ülkede siyaset konuşmazdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede en ünlü tımarhane Manisa'da bulunur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fransızca 29 ülkede resmî dildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben artık bu ülkede yaşamak istemiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok ülkede İspanyolca konuşulur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede başarı cezasız kalmaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom üç faklı ülkede yaşadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede yaşayanların çoğu Sünni Müslümandır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yabancı bir ülkede olduğunuzda, bazı şeylerden mahrum kalıyorsunuz.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, tüm ülkede bilinir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben her zaman başka bir ülkede yaşamak istedim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Burada mı yoksa başka bir ülkede mi yaşamayı tercih edersin?
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar başka bir ülkede yaşıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sen hiç yabancı bir ülkede alışveriş yaptın mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede erkekler her zaman kadınların önünde yürürler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiç başka bir ülkede yaşadın mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Rus dili anadil olarak eski Sovyetler Birliği'nin kurucu cumhuriyetlerini oluşturan Rusya, Beyaz Rusya, Ukrayna, Kazakistan ve Kırgızistan'da konuşulan ve Letonya, Estonya ve başka birçok ülkede resmi olmamasına karşın yaygın olarak kullanılan bir Slav dilidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok ülkede en yüksek ceza ömür boyu hapistir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede ne kadar kalmayı planlıyorsun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede yaşamak hoşuma gidiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dünyada hemen her ülkede suşi restoranları vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ülkede birçok büyük şehir var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok kişiyle konuşmak istiyorsan, Esperanto öğrenmelisin. Neden bu dil? Çünkü o hem güzel hem de çalışmamızı teşvik eder. Dünyanın çeşitli ülkelerinde bir sürü insan olduğundan dolayı uluslararası bir dil önemlidir. Ve bunun yanı sıra, Esperanto sadece faydalı değil aynı zamanda öğrenmesi kolaydır. Esperanto konuşuyorsan birçok ülkede seyahat edebilirsin. Gel ve onu öğren.
Translate from 土耳其语 to 中文