"gelen" içeren Türkçe örnek cümleler

gelen kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.

Mate'in Mac uygulamasını deneyin

Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.

ücretsiz deneyin

Mate'in iOS uygulamasını deneyin

Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.

Mate'in Chrome uzantısını deneyin

Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.

Ücretsiz edin

Mate uygulamalarını deneyin

Bilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.

Ücretsiz edin

50 kişiden fazla gelen olmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Merkezin hedefi, diğer ülkelerden gelen gençleri belli bir zaman aralığında eğitmek olmalıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Orijinalde "su kuyusu" anlamına gelen "hutong" sözcüğü, Moğol dilinden yaklaşık 700 yıl önce gelmiştir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dikkat! Buraya gelen bir kamyon var!
Translate from Türkçe to Türkçe

Dikkat! Gelen bir araba var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tayfundan gelen hasar büyüktü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Havadan gelen oksijen suda çözülür.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jolanta, Bronisław'ın üniversitesinden gelen, çok güzel bir genç kızdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gelen bir araba var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Merdivenlerden yukarı gelen birisi var.
Translate from Türkçe to Türkçe

' Felsefe ' bilgelik sevgisi anlamına gelen Yunanca bir kelimedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün gece, Tom'un odasından gelen garip bir ses duydum.
Translate from Türkçe to Türkçe

New York'tan gelen gemi çok geçmeden gelecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Önde gelen bir uzman resmi tasdik etmek için içeriye getirildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Peron 2'ye gelen tren 4:35'te Shibuya'ya gidecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bizim kendi ağacımızdan gelen elmalar marketten gelen püskürtülmüş elmalardan çok daha iyi tat veriyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bizim kendi ağacımızdan gelen elmalar marketten gelen püskürtülmüş elmalardan çok daha iyi tat veriyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

İngilizce Fransızcadan gelen birçok ödünç kelimeye sahiptir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben elimden gelen her şeyi yapacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hayat siz başka planlar yapmakla meşgulken başınıza gelen şeydir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dikkat edin! Gelen bir kamyon var!
Translate from Türkçe to Türkçe

O yeni gelen biri.
Translate from Türkçe to Türkçe

Korkunç gürültü ilk defa gelen birini şaşırttı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Maury Povich'e gelen insanlar genellikle sevgililerinin onları aldattıkları ile ilgili önemli iddialarda bulunmaktadırlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Esperanto ile diğer ülkelerden gelen insanlarla eşit olarak iletişim kurabilirsiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Cenevre'den gelen tren istasyona gelecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Denizden gelen rüzgarlar nemlidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Siyah bulutlar gelen gök gürültülü fırtınayı bildirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yeni gelen masanın dibinde oturdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Doktorlar onu tedavi etmek için ellerinden gelen her şeyi yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Nick kırsal alandan gelen birine tepeden bakıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tanımadığın insanlardan gelen e-mail'ları hiçbir şey yokmuş gibi cevaplayamazsın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'da John için Mary'den gelen bir mesaj var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ona Noel Baba'dan gelen mektubu gösterdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'dan gelen e-postaları görmemezlikten gelmeyi durdurmalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şu anda kapıdaki içeri gelen kız her zaman geç kalıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom geç gelen tek kişi değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ormandan gelen sesler kaşifleri korkuttu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün gelen kız bana bir yabancıydı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün gelen aynı adam tekrar burada.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom az önce içeriye gelen adama baktı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom gelen bir soğuk hissetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom herhangi bir partiye gelen ilk kişi olmayı sevmez.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom elinden gelen her şeyi yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bitişik odadan gelen bir müzik duydu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Elimden gelen her şeyi yapıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Paris'ten gelen mektubunu okumak için can atıyordum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte gelen herkes füzyonun bir örneğidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Açıkçası, siz elinizden gelen gayreti göstermediniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Haydan gelen huya gider.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bay Jackson'ın verdiği ödev miktarı ile ilgili öğrencilerden gelen birçok şikâyetler olmaktadır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Nancy gelen ilk kızdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

İngilizce, Fransızcadan gelen birçok kelimeyi benimsemiştir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom işi elinden gelen en iyi şekilde yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'den gelen bir tavsiyeye kulak asmaz.
Translate from Türkçe to Türkçe

El ile gelen düğün bayram.
Translate from Türkçe to Türkçe

Elimden gelen her konuda size yardım edeceğim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Elinden gelen o mudur?
Translate from Türkçe to Türkçe

Bana doğru gelen bir adam gördüm.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tokyo'dan gelen 001 nolu uçuştaydım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Her gelen sıcak karşılanacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Televizyondan gelen en küçük bir ses bile konsantrasyonumu bozuyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, partiye gelen tek kişiydi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ondan gelen mektubu öfkeyle yırttı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben köpeğimi her zaman büyük yeşil torba içinde gelen köpek maması ile besledim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kavşaktaki dur işaretini göremedi ve gelen bir arabaya vurdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Muvaffak, Türkçede başarılı olmak anlamına gelen eski bir kelimedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Her gelen karşılanacaktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Pencereden gelen ses yüzünden uyuyamadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sesimizin vadinin diğer tarafından gelen yankısını duyduk.
Translate from Türkçe to Türkçe

Proje üç farklı sınıftan gelen öğrencilerin ortak bir çabasıydı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gelen gideni aratır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kuzeyden gelen soğuk bir rüzgar var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seninle birlikte gelen kişiyi tanıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gelen kutumda yeni mesajlar yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu korumak için elinden gelen her şeyi yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

İskoçyada geç gelen bahar oldukça soğuktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fabrikalardan gelen gazlar havayı kirletir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bay Gray ilk gelen adamdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün buraya gelen çocuk odur.
Translate from Türkçe to Türkçe

İsviçre'ye gelen ziyaretçiler Alp dağlarına hayran kalırlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bahçeye gelen kirli bir köpek gördüm.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gelen kutunuzda bir e-posta mesajınız var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Allah elimizden gelen her şeyi yaptığımızı biliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ödül almak için elinden gelen her şeyi yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tokyo'dan gelen 123 nolu uçak saat kaçta gelecek?
Translate from Türkçe to Türkçe

Çin dünyanın önde gelen pirinç üreticisidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kalp cerrahisinde en önde gelen otoritedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Garajdan gelen garip bir ses duydum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary erkek arkadaşından gelen bir hediyeyi açacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Daha önce gelen ve birlikte ana yemek salonunda önceden yemek yiyen birkaç diğer misafirin seslerini duyabiliyordum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dünya Sağlık Örgütü alkolün kötü kullanımının dünyada ölümün ve sakatlığın önde gelen üçüncü sebebi olduğunu söylüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Son birkaç gün içinde apartmanınızdan gelen gürültünün miktarı hakkında çok sayıda şikâyet var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sen benim başıma gelen en iyi şeysin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Elimden gelen her şeyi yapacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Soldan gelen yumruk hafiften kıvrılarak gelecek, sağdaki ise direkt gelecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Komşularına elinden gelen bütün yardımı yapmalısın?
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkes birbirimize eksik gelen yönlerimizi kapatıyor, değil mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'den gelen caddenin tam aşağısında yaşıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Korkuyla gelen ahlak, ahlak değildir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ayrıca şu kelimelere de göz atın: milyon, nüfusu, kırmızıdır, sürpriz, yağmurlu, önemli, Bileti, unutma, Sizi, görmekten.