Learn how to use yabancı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Yabancı dil öğrenmek zordur.
Translate from Turkish to English
Yabancı bir ülkeye gittin mi?
Translate from Turkish to English
Ben insanım, insana dair hiçbir şey bana yabancı olamaz.
Translate from Turkish to English
Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.
Translate from Turkish to English
Yabancı öğrenciler bu kulübe girebilirler mi?
Translate from Turkish to English
Babasının yabancı bir ülkede öldüğü söyleniyor.
Translate from Turkish to English
Yabancı mısın? Nerelisiniz?
Translate from Turkish to English
Hiç yabancı bir ülkede bulundun mu?
Translate from Turkish to English
Arttıkça gittikçe daha fazla yabancı görüyoruz.
Translate from Turkish to English
Bilim adamı sadece Japonya'da değil, aynı zamanda yabancı ülkelerde de ünlü.
Translate from Turkish to English
Ben, iki yabancı dil öğreniyorum.
Translate from Turkish to English
Ben bir yabancı olduğum için, şakayı anlayamadım.
Translate from Turkish to English
Bana bir yabancı tarafından İngilizce öğretildi.
Translate from Turkish to English
Yabancı ürünler yerine yerli ürünler almayı için tercih ederim.
Translate from Turkish to English
Yabancı ürünlere haksız tarifeler uygulanmaktadır.
Translate from Turkish to English
O, ebeveynlerinin isteklerine karşı çıktı ve yabancı ile evlendi.
Translate from Turkish to English
Onun işi yabancı alıcılarla görüşmek.
Translate from Turkish to English
Onun yabancı işçilerin çalıştırılmasıyla ilgili çok sayıda fikirleri vardır.
Translate from Turkish to English
Çok sayıda yabancı insan çalışmak için Japonya'ya gelir.
Translate from Turkish to English
Birçok yabancı iyi Japonca konuşur.
Translate from Turkish to English
İki yabancı arkadaşım var.
Translate from Turkish to English
Tonlama herkesin bildiği gibi yabancı dilin kazanması zor bir parçasıdır.
Translate from Turkish to English
O İngilizceyi yabancı aksanıyla konuşur.
Translate from Turkish to English
O bir yabancı idi ve bu şekilde tedavi edildi.
Translate from Turkish to English
O bir yabancı ile evli.
Translate from Turkish to English
Japon olanları bir yana bırak, onun çok sayıda yabancı pulları var.
Translate from Turkish to English
Yabancı insanlar eğlenceli.
Translate from Turkish to English
Benim sol kulağımda yabancı bir cisim var.
Translate from Turkish to English
O bir yabancı ile konuşmak için cesaretini topladı.
Translate from Turkish to English
İki yabancı ile tanıştım, biri Kanadalı idi ve diğeri İngiltereli.
Translate from Turkish to English
Bir pasaport sizi bir ülkenin bir vatandaşı olarak tanımlar ve yabancı ülkelere seyahat etmene imkan verir.
Translate from Turkish to English
Bir pasaport, yabancı bir ülkeye giderken, onsuz gidemeyeceğin bir şeydir.
Translate from Turkish to English
Bu mağaza her türlü yabancı dil dergilerine sahiptir.
Translate from Turkish to English
Biz bazı yabancı pullar alabildik.
Translate from Turkish to English
Goethe iddia etti, "yabancı dilleri konuşamayan birisi kendi dilini de bilmez".
Translate from Turkish to English
Tom iki yabancı dil konuşur.
Translate from Turkish to English
Bu yabancı otlardan kurtulmalısın.
Translate from Turkish to English
O yabancı ülkelerde seyahat etti.
Translate from Turkish to English
Tom, bir yabancı dil öğrenmenin zor olduğunu söylüyor.
Translate from Turkish to English
Yabancı yatırımcılar, Amerika'daki paralarını geri çektiler.
Translate from Turkish to English
Dün bir yabancı bana telefon etti.
Translate from Turkish to English
O, yabancı dil yeteneğinden faydalanabileceği bir iş arıyor.
Translate from Turkish to English
Eğer üniversiteye girebilirsem, iki yabancı dil konuşmayı öğrenmeyi umuyorum.
Translate from Turkish to English
O, bir yabancı dili öğrenmede hızlıdır.
Translate from Turkish to English
O yabancı bir araba satın alma amacı için çok çalıştı.
Translate from Turkish to English
O bir yabancı, ve yabancı gibi davranılmalı.
Translate from Turkish to English
O bir yabancı, ve yabancı gibi davranılmalı.
Translate from Turkish to English
O bir yabancıydı ve bir yabancı gibi davranıldı.
Translate from Turkish to English
O bir sürü yabancı pullara sahipti.
Translate from Turkish to English
O yabancı bir araba almak için yeterince zengin.
Translate from Turkish to English
O bana hiç yabancı değil.
Translate from Turkish to English
Yuko bir yabancı ile asla konuşmadı.
Translate from Turkish to English
Yabancı dillerde argo kelimeler öğrenmek eğlencelidir.
Translate from Turkish to English
Bir yabancı benimle konuştu.
Translate from Turkish to English
Yabancı bana doğru geldi.
Translate from Turkish to English
O tam olarak bir yabancı değildi.
Translate from Turkish to English
O, bana tamamen yabancı.
Translate from Turkish to English
Bir yabancı beni kolumdan yakaladı.
Translate from Turkish to English
Sanırım bazı yabancı dil öğretmenlerinin bir yerli konuşucu ile çalışmadan üniversitelerden mezun olmaları bir ayıptır.
Translate from Turkish to English
O sık sık yabancı ülkelere seyahat eder.
Translate from Turkish to English
Kapıda duran bir yabancı gördüm.
Translate from Turkish to English
Yabancı kültürler hakkında öğrenmek eğlencelidir.
Translate from Turkish to English
Kalabalık otobüste bir yabancı benimle konuştu.
Translate from Turkish to English
Bir yerli gibi yabancı bir dili konuşmayı gerçekten öğrenebilir miyiz?
Translate from Turkish to English
O birçok yabancı pula sahipti.
Translate from Turkish to English
Okul olanaklarımız yabancı öğrenciler için yetersizdir.
Translate from Turkish to English
Hiç yabancı kitaplarınız var mı?
Translate from Turkish to English
Ben yabancı yemekten hoşlanmam.
Translate from Turkish to English
O, bana karşı tamamen yabancı.
Translate from Turkish to English
Karısı bir yabancı gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Doğal kaynaklarımız için yabancı milletlere bağımlıyız.
Translate from Turkish to English
Binaya bir yabancı girdi.
Translate from Turkish to English
Otobüste bir yabancı benimle konuştu.
Translate from Turkish to English
Köpek yabancı adama hırladı.
Translate from Turkish to English
O bir yabancı ile konuşmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Yabancı biri yanıma geldi ve yolu sordu.
Translate from Turkish to English
Firma yabancı yönetim altında.
Translate from Turkish to English
Tom'un sadece hafif bir yabancı aksanı var.
Translate from Turkish to English
Burada bir yabancı gibi davranıyor.
Translate from Turkish to English
Aksanı onun bir yabancı olduğunu göstermektedir.
Translate from Turkish to English
İngiliz arabalarını yabancı olanlara tercih ederim.
Translate from Turkish to English
Hobim yabancı pullar toplamaktır.
Translate from Turkish to English
Üç yabancı dil konuşabilir.
Translate from Turkish to English
Yabancı dilleri öğrenmek zor olabilir.
Translate from Turkish to English
Şu şirket bir yabancı tarafından yönetilmektedir.
Translate from Turkish to English
Yabancı dillere ilgi duyuyor musun?
Translate from Turkish to English
Hiç yabancı bir ülkeyi ziyaret ettin mi?
Translate from Turkish to English
Yabancı konuşamayacak kadar çok şaşırmıştı.
Translate from Turkish to English
Hangi yabancı dili öğreniyorsun?
Translate from Turkish to English
Yabancı ülkelerde bir sürü arkadaşım var.
Translate from Turkish to English
Ormanda, iki yabancı ile karşılaştı.
Translate from Turkish to English
Bir yabancı bana okul yolunu sordu.
Translate from Turkish to English
Yabancı dilleri öğrenme sıkıcıdır.
Translate from Turkish to English
Bir yabancı dili konuşmak kolay değil.
Translate from Turkish to English
Yabancı Japoncayı hiç bilmiyordu.
Translate from Turkish to English
Evin önünde bir yabancı var.
Translate from Turkish to English
Bu gece yabancı bir film izleyeceğiz.
Translate from Turkish to English
Bir yabancı bana istasyonun nerede olduğunu sordu.
Translate from Turkish to English
Her yıl bir sürü yabancı Japonya'yı ziyaret eder.
Translate from Turkish to English
Yabancı bir dil öğrenmek zordur.
Translate from Turkish to English
Japonya petrolde yabancı ülkelere bağımlıdır.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: anahtarını, yüksük, Biz, gölün, etrafında, yürüdük, geceliğine, Hakone'de, kaldık, Acele.