Turkish example sentences with "yaşındayken"

Learn how to use yaşındayken in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim.
Translate from Turkish to English

O on yaşındayken yetim oldu.
Translate from Turkish to English

On beş yaşındayken nasıl biriydin?
Translate from Turkish to English

Ben senin yaşındayken, Virgil ve diğerlerinin hepsini ezbere bilirdim.
Translate from Turkish to English

Tom on sekiz yaşındayken, bir asker olmak istediğine karar verdi.
Translate from Turkish to English

On beş yaşındayken araba sürmeyi öğrendim.
Translate from Turkish to English

Tom 97 yaşındayken öldü.
Translate from Turkish to English

Kaptan on dokuz yaşındayken denize gitti.
Translate from Turkish to English

Benim abim yaklaşık 12 yaşındayken Japon halk şarkılarına ilgi duymaya başladı.
Translate from Turkish to English

O 20 yaşındayken onunla evlendi.
Translate from Turkish to English

O, yirmi beş yaşındayken evlendi.
Translate from Turkish to English

Tom beş yaşındayken dalmayı öğrendi.
Translate from Turkish to English

O üç yaşındayken babası öldü
Translate from Turkish to English

Tom 18 yaşındayken orduya yazıldı.
Translate from Turkish to English

Tom yirmi yaşındayken giydiği aynı beden pantolonu hâlâ giyebiliyor.
Translate from Turkish to English

Tom yaklaşık on iki yaşındayken kar kayağı ile ilgileniyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye beş yaşındayken karıştığı trafik kazası hakkında soru sordu.
Translate from Turkish to English

Blues şarkıcısı ve gitarist Robert Johnson 27 yaşındayken ölmeseydi, 8 Mayıs 2011'de yüz yaşında olacaktı.
Translate from Turkish to English

Mary on iki yaşındayken kaşlarını yolmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom ilk kez üç yaşındayken Japonya'ya geldi.
Translate from Turkish to English

Tom zaten davulu onun yaşındayken çalabileceğimden daha iyi çalabiliyor.
Translate from Turkish to English

On sekiz yaşındayken, o evlendi.
Translate from Turkish to English

O, 54 yaşındayken öldü.
Translate from Turkish to English

O, sekiz yaşındayken dans etmeye başladı.
Translate from Turkish to English

O, on yaşındayken Japonya'ya geldi.
Translate from Turkish to English

Dört yaşındayken okuyabiliyordu.
Translate from Turkish to English

Sen iki yaşındayken zaten on'a kadar sayabiliyordun.
Translate from Turkish to English

Ben senin yaşındayken, okula her gün bisikletle gider gelirdim.
Translate from Turkish to English

Neredeyse otuz yaşındayken öldü.
Translate from Turkish to English

On iki yaşındayken nehri yüzerek geçebiliyordum.
Translate from Turkish to English

Sam on sekiz yaşındayken orduya katıldı.
Translate from Turkish to English

Yirmi yaşındayken bir öğretmen oldu.
Translate from Turkish to English

Ben yedi yaşındayken babam öldü.
Translate from Turkish to English

Tom üç yaşındayken nasıl yüzüleceğini öğrendi.
Translate from Turkish to English

Beş yaşındayken bir otobüs sürücüsü olmak istiyordum.
Translate from Turkish to English

Babam, ben yedi yaşındayken öldü.
Translate from Turkish to English

On üç yaşındayken, evden kaçtı.
Translate from Turkish to English

Aslan iki yaşındayken kükremeye başladı.
Translate from Turkish to English

On yaşındayken, ne zaman on altı yaşımda olacağımı, hayatımın harika olacağını düşünürdüm.
Translate from Turkish to English

17 yaşındayken, futbol oynarken kendimi yaraladım. Birisiyle çarpıştım ve bunun sonucu olarak dişlerimden bazılarını kırdım.
Translate from Turkish to English

Şarkıcı ve aktris Selena Gomez mesleğine yedi yaşındayken çocukların ulusal televizyon gösterisi "Barney and Friends"'te başladı.
Translate from Turkish to English

Dört yaşındayken buraya geldim.
Translate from Turkish to English

On üç yaşındayken giydiğim şapkaya hâlâ sahibim.
Translate from Turkish to English

On üç yaşındayken içinde bulunduğum bir araba kazasından dolayı hâlâ sol bacağımda bir izim var.
Translate from Turkish to English

On üç yaşındayken bu hastanede üç hafta geçirdim.
Translate from Turkish to English

On üç yaşındayken Fransızca öğrenmeye başladım.
Translate from Turkish to English

19 yaşındayken evlendim.
Translate from Turkish to English

Tom, 65 yaşındayken emekli oldu.
Translate from Turkish to English

Dokuz yaşındayken Almanya'dan İngiltere'ye taşındım.
Translate from Turkish to English

On beş yaşındayken anne oldu.
Translate from Turkish to English

On üç yaşındayken Tom'la tanıştım.
Translate from Turkish to English

On üç yaşındayken dans etmeyi öğrendim.
Translate from Turkish to English

Frederic Chopin ilk bestesini yedi yaşındayken yazdı.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken tıraş olmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken Boston'a geldi.
Translate from Turkish to English

Bu benim üç yaşındayken bir resmim.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken köprücük kemiğini kırdı.
Translate from Turkish to English

Kesinlikle annenin senin yaşındayken göründüğü gibi görünüyorsun.
Translate from Turkish to English

Ben altı yaşındayken bisikletin nasıl sürüleceğini öğrendim..
Translate from Turkish to English

O yirmi iki yaşındayken evlendi.
Translate from Turkish to English

Tom otuz yaşındayken evlendi.
Translate from Turkish to English

O, 18 yaşındayken Tokyo'ya geldi.
Translate from Turkish to English

Sekiz yaşındayken Ekvador'a gittim.
Translate from Turkish to English

10 yaşındayken gitar çalmayı öğrendim.
Translate from Turkish to English

Ben senin yaşındayken Plüton bir gezegendi.
Translate from Turkish to English

15 yaşındayken evden kaçtı.
Translate from Turkish to English

Ben on üç yaşındayken Tom öldü.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken anne ve babası boşandı.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken Tom'un anne ve babası öldü.
Translate from Turkish to English

Ben on üç yaşındayken babam öldü.
Translate from Turkish to English

Senin yaşındayken yemek lazım.
Translate from Turkish to English

Sen üç yaşındayken annen seni terk etti.
Translate from Turkish to English

Onun yaşındayken tam Tom gibiydim.
Translate from Turkish to English

Ben on üç yaşındayken ebeveynlerimi bir trafik kazasında öldüler.
Translate from Turkish to English

Tom üç yaşındayken piyanoda Mozart'ı çalabiliyordu.
Translate from Turkish to English

Ben on üç yaşındayken birisi bana Fransızcada gerçekten iyi olduğumu söyledi.
Translate from Turkish to English

Sekiz yaşındayken bir resim okuluna kaydoldum.
Translate from Turkish to English

Henüz bir yaşındayken Roger Miller'ın babası öldü ve hemen ardından annesi hasta oldu, o bu nedenle Oklahoma'daki amcası Erick'le yaşamaya gönderildi.
Translate from Turkish to English

Tom on sekiz yaşındayken orduya katıldı.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken okuldan ayrıldı.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken okuldan ayrılıp çalışmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Onlarla on üç yaşındayken tanıştım.
Translate from Turkish to English

Onunla on üç yaşındayken tanıştım.
Translate from Turkish to English

On üç yaşındayken hastanede üç ay geçirdim.
Translate from Turkish to English

Tom otuz yaşındayken Avustralya'ya göç etti.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken keman çalmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom'un babası o on üç yaşındayken öldü.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken dalmayı öğrendi.
Translate from Turkish to English

Ben 18 yaşındayken, üniversiteden bir yıl izin almaya karar verdim.
Translate from Turkish to English

İlk kez on altı yaşındayken tenis oynadım.
Translate from Turkish to English

On yedi yaşındayken liseden mezun oldum.
Translate from Turkish to English

Tom'un üç yaşındayken kaçırıldığını biliyor muydun?
Translate from Turkish to English

Senin yaşındayken Boston'da yaşadım.
Translate from Turkish to English

Tom otuz yaşındayken öldü.
Translate from Turkish to English

Marilyn Monroe 36 yaşındayken öldü.
Translate from Turkish to English

Tom üç yaşındayken öldü.
Translate from Turkish to English

Senin yaşındayken, okula yürüyerek gitmek zorundaydım.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken Fransızca öğrenmeye başladı.
Translate from Turkish to English

Ben üç yaşındayken Tom öldü.
Translate from Turkish to English

O senin yaşındayken babana çok benziyorsun.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşındayken çalışmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: danteliyle, ünlüdür, Code, Lyoko'yu, izlemek, hoşuma, yemek, Jack, Beypiliç'in, tavuk.