Learn how to use yüzünü in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Onun yüzünü loş bir ışıkta gördüm.
Translate from Turkish to English
Yüzünü ellerinin arasına sakladı.
Translate from Turkish to English
Adamın yüzünü hatırlıyorum fakat adını hatırlayamıyorum.
Translate from Turkish to English
O, onun yüzünü görünce ağlamaya başladı.
Translate from Turkish to English
Büyükannemin yüzünü tam olarak hatırlamıyorum.
Translate from Turkish to English
Sadece Tom ve Mary hikayenin iç yüzünü bilir.
Translate from Turkish to English
Tom havluyla yüzünü kuruladı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yüzünü kara çıkarmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom dişlerini fırçaladı ve yüzünü yıkadı.
Translate from Turkish to English
Yorgunluk belirtileri için yüzünü inceledi.
Translate from Turkish to English
Onun yüzünü tokatladı.
Translate from Turkish to English
Ben onun yüzünü sevmiyorum.
Translate from Turkish to English
O, yüzünü denize doğru döndü.
Translate from Turkish to English
Karısının yeşil noktalarla kaplanmış yüzünü görünce kalp krizi geçirdi. Katil salatalığın bir kurbanı daha!
Translate from Turkish to English
Yüzünü ve ellerini yıka.
Translate from Turkish to English
O, onun yüzünü gördü.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye yüzünü yıkamasını söyledi.
Translate from Turkish to English
Onun yüzünü bir an gördüm.
Translate from Turkish to English
O, bir mendille yüzünü sildi.
Translate from Turkish to English
Jane ile partiye gitmek için söz verdim, ve onun yüzünü kara çıkaramam.
Translate from Turkish to English
O, yüzünü bir havlu ile kuruladı.
Translate from Turkish to English
Annemin yüzünü hâlâ görebiliyorum.
Translate from Turkish to English
Onun yüzünü gördün mü?
Translate from Turkish to English
Sonunda gerçek yüzünü gösterdi.
Translate from Turkish to English
Pencerede bir adamın yüzünü gördüm.
Translate from Turkish to English
Diş ağrısı onun yüzünü şişirdi.
Translate from Turkish to English
Buralarda tekrar yüzünü gösterme.
Translate from Turkish to English
Mary bebeğinin sevimli, yuvarlak yüzünü çok seviyor.
Translate from Turkish to English
Tom yüzümü kara çıkardı ve ayrıca Mary'nin yüzünü de kara çıkardı
Translate from Turkish to English
Yüzünü vitrine bastırdı.
Translate from Turkish to English
Bu gelin yüzünü bir peçe ile örtüyor.
Translate from Turkish to English
Yüzünü kuzeye dönersen, doğu senin sağındadır.
Translate from Turkish to English
Şimdiden büyükannemin yüzünü unutuyorum.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yüzünü asla görmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
O, yüzünü gerdirdi.
Translate from Turkish to English
Tom yüzünü ovuşturdu.
Translate from Turkish to English
Yüzünü kara çıkarmayacağım.
Translate from Turkish to English
Tom yüzünü buruşturdu.
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü gördüm.
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü göremedim.
Translate from Turkish to English
Yüzünü görmek benim için hoşnut ediciydi ama şimdi seni görmeye katlanamıyorum.
Translate from Turkish to English
Onun yüzünü görmedim mi sanıyorsun?
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü görmedik.
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü hatırlamıyorum.
Translate from Turkish to English
Ne ismini ne yüzünü ne de adını hatırlıyorum.
Translate from Turkish to English
Yüzünü gizleme.
Translate from Turkish to English
Ayna olmadan kendi yüzünü göremezsin.
Translate from Turkish to English
Yüzünü yana çevirme.
Translate from Turkish to English
Yüzünü yana çevirdiler.
Translate from Turkish to English
Tom yüzünü yana çevirdi.
Translate from Turkish to English
Yüzünü benden çevirme.
Translate from Turkish to English
Onun yüzünü tanıdım.
Translate from Turkish to English
Tekrar yüzünü göreceğimi hiç düşünmedim.
Translate from Turkish to English
Onun yüzünü hiç görmedim.
Translate from Turkish to English
Hayat bana hiç güler yüzünü göstermedi.
Translate from Turkish to English
Akşam yemeğinden önce elini yüzünü yıkamaya git.
Translate from Turkish to English
Vücut sabunu ile hiç yüzünü yıkadın mı?
Translate from Turkish to English
Senin iç yüzünü biliyorum.
Translate from Turkish to English
Düğün gününde Tom Mary'ye gerçek yüzünü gösterdi.
Translate from Turkish to English
Hepinizin yüzünü nereden hatırlıyorum?
Translate from Turkish to English
Tom yüzünü sildi.
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü görmek istemedim.
Translate from Turkish to English
Gri bir sakal yüzünü kaplıyordu.
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü asla unutmayacağım.
Translate from Turkish to English
Utançla yüzünü eğdi.
Translate from Turkish to English
Esinti onun yüzünü öptü.
Translate from Turkish to English
Adını öğrenmeden ve yüzünü görmeden önceleri de sana âşıktım.
Translate from Turkish to English
Yüzünü yıkaman gerekir.
Translate from Turkish to English
Elini yüzünü yıkıyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü gördün mü?
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin ona uzattığı havluyla yüzünü sildi.
Translate from Turkish to English
Yüzünü görmeliydin.
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü görmeliydin.
Translate from Turkish to English
Asla yüzünü tekrar görmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Yüzünü gizlemek istiyorsan, çıplak yürü.
Translate from Turkish to English
Bu, yüzünü iyi görmek için.
Translate from Turkish to English
Onların birbirlerinin yüzünü görmemiş olmaları mümkündür.
Translate from Turkish to English
Git yüzünü yıka.
Translate from Turkish to English
Onun yüzünü asla tekrar görmek istemiyorum bu yüzden onun bütün resimlerini yırttım ve onları yaktım.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yüzünü göremedi. O sadece başının üstünü görebildi.
Translate from Turkish to English
Bunun iç yüzünü öğrenmeliyim.
Translate from Turkish to English
Tom izlerini kapatmak için elinden geleni denedi böylece yüzünü kurtarabildi.
Translate from Turkish to English
Onun seks skandalı serpintisi sırasında yüzünü korumak için saçma bir girişimde bulundu.
Translate from Turkish to English
Kambur ay biz ayın tam güneşli yüzünü görene kadar her gece şişmanlıyor gibi görünür. Biz bu faza dolunay diyoruz.
Translate from Turkish to English
Taninna'nın yüzünü unutamam.
Translate from Turkish to English
Tom'un yüzünü unutmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Yüzünü bile yıkamadın.
Translate from Turkish to English
Tom yüzünü ve ellerini yıkadı.
Translate from Turkish to English
Onlar Tom'dan yüzünü çevirdi.
Translate from Turkish to English
Tom bir havlu ile yüzünü kuruluyor.
Translate from Turkish to English
Tom yüzünü yıkamalı.
Translate from Turkish to English
O, makyajını sildi ve yüzünü yıkadı.
Translate from Turkish to English
Tom giysi koluyla yüzünü sildi.
Translate from Turkish to English
Onun saçı neredeyse tüm yüzünü kapadı.
Translate from Turkish to English
Tom bir an için Mary'ye baktı ve sonra yüzünü yana çevirdi.
Translate from Turkish to English
Avcının yüzünü gördün mü?
Translate from Turkish to English
Mary Tom'un yüzünü gördüğünde çığlık attı.
Translate from Turkish to English
Evliliklerinin daha ilk aylarında, Meryem Tom'un karanlık yüzünü görmeye başladı.
Translate from Turkish to English
Mary elleriyle yüzünü sakladı.
Translate from Turkish to English
Yüzünü yana çevir.
Translate from Turkish to English
Tom yüzünü yıkadı.
Translate from Turkish to English