Learn how to use verir in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Öğretmenimiz bize çok ödev verir.
Translate from Turkish to English
Koyun bize yün verir.
Translate from Turkish to English
Bana tuzu verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Lütfen bana tuzu ve karabiberi verir misin?
Translate from Turkish to English
Sessizlik rıza verir.
Translate from Turkish to English
İnek bize süt verir.
Translate from Turkish to English
Bir banka bize faizle ödünç para verir.
Translate from Turkish to English
O sana hak ettiğin cezayı verir.
Translate from Turkish to English
Bana kurşun kalemini ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Eğer ben seksen yaşında olsam ve o hâlâ yaşasa, bana aynı öğüdü verir.
Translate from Turkish to English
Güneş bizi ışık ve ısı verir.
Translate from Turkish to English
Lütfen ona bir göz atmama izin verir misin?
Translate from Turkish to English
İnekler bize süt verir.
Translate from Turkish to English
Birlik güç verir.
Translate from Turkish to English
Hasta olma sana en azından evde kalmak ve film izlemek için mükemmel bir bahane verir.
Translate from Turkish to English
Tehlikeler bir maceraya zevk verir.
Translate from Turkish to English
Birkaç şey bize müzik kadar çok zevk verir.
Translate from Turkish to English
Sigara içmek çok zarar verir ama hiç fayda vermez.
Translate from Turkish to English
Aşırı sigara içmek sağlığa zarar verir.
Translate from Turkish to English
Bir sinir hücresi hafif bir uyarıcıya yanıt verir.
Translate from Turkish to English
İnekler bize süt verir, ve tavuklar yumurtalar.
Translate from Turkish to English
Bir inek bize süt verir.
Translate from Turkish to English
Pasaportunuzu görmeme izin verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Bir pasaport sizi bir ülkenin bir vatandaşı olarak tanımlar ve yabancı ülkelere seyahat etmene imkan verir.
Translate from Turkish to English
O, onura her şeyden daha çok değer verir.
Translate from Turkish to English
Osame Tezuka tarafından yazılmış kitapları bana yaklaşık bir haftalığına ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana Tom'un adresini verir misin?
Translate from Turkish to English
Şimdi gitmeme izin verir misiniz, lütfen?
Translate from Turkish to English
Telefonunuzu kullanmama izin verir misiniz, lütfen?
Translate from Turkish to English
Sözler, yumruklardan daha fazla zarar verir.
Translate from Turkish to English
O sağlığa zenginliğin üzerinde değer verir.
Translate from Turkish to English
İnekler her sabah buzağılarına süt verir.
Translate from Turkish to English
Tom bir yılda iki ya da üç kez parti verir.
Translate from Turkish to English
Tom kesinlikle onun ne yaptığını bilmediği izlenimini verir.
Translate from Turkish to English
Lütfen bu kitabı birkaç günlüğüne bana ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Bu kitap, İç Savaş sırasında Amerika'daki yaşamın iyi bir resmini verir.
Translate from Turkish to English
Sizlerden biri 20 dakikalığına bisikletini ödünç verir mi?
Translate from Turkish to English
O beni her ne zaman görse bana edepsiz bir görüntü verir.
Translate from Turkish to English
Lütfen elinden geldiği kadar kısa zamanda cevap verir misin?
Translate from Turkish to English
Seninle gitmeme izin verir misin?
Translate from Turkish to English
Tom okula geç kaldığı için her zaman aynı eski bahaneyi verir.
Translate from Turkish to English
Janet bana her zaman onun daktilosunu kullanmama izin verir.
Translate from Turkish to English
İnekler süt verir.
Translate from Turkish to English
Ona dışarı çıkmasına izin verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Bana biraz verir misin?
Translate from Turkish to English
Bir ampul ışık verir.
Translate from Turkish to English
Bazı ilaçlar bize zarar verir.
Translate from Turkish to English
Bana kitabı ödünç verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Bana biraz borç verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana biraz ödünç para verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana bir kurşun kalem ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Bıçağını bana ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
O, tüm dikkatini işine verir.
Translate from Turkish to English
Bana daha iyi bir fiyat verir misin?
Translate from Turkish to English
Bu gaz kötü bir koku verir.
Translate from Turkish to English
Oraya gitmeme izin verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana bisikletini ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Şimdi gitmemize izin verir misin?
Translate from Turkish to English
Notlarına bakmama izin verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana şeker verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Şu sekiz kırmızı elmayı bana verir misiniz lütfen?
Translate from Turkish to English
Lütfen gitmeme izin verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana bir zımba ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Bir çantaya ihtiyacım var. Bir tane ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Arabanı bana ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
O, ona istediği her şeyi verir.
Translate from Turkish to English
O, her zaman çocuklarına istediklerini yapmalarına izin verir.
Translate from Turkish to English
İyi hissetmiyorum. Bana bir ilaç verir misiniz?
Translate from Turkish to English
O, ona bütün aylığını ona vermesini söyler ve o verir.
Translate from Turkish to English
Bana bir çakmak verir misin?
Translate from Turkish to English
Güneş ışık ve ısı verir.
Translate from Turkish to English
Bana biraz tavsiye verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana bir kalem ve birkaç kâğıt verir misiniz lütfen?
Translate from Turkish to English
Bisikletinizi bana ödünç verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Bana bir sigara verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Bana kalemini ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Dedikodu namına zarar verir.
Translate from Turkish to English
Sigara içmek akciğerlerinize zarar verir.
Translate from Turkish to English
Güneş bize ısı ve ışık verir.
Translate from Turkish to English
Bama bir bardak süt verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana sözlüğünü ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Nadiren eşine hediyeler verir.
Translate from Turkish to English
Bana bir fincan kahve verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana içecek bir şey verir misin?
Translate from Turkish to English
Bana dolma kalemini ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Çoğunlukla daktilosunu kullanmama izin verir.
Translate from Turkish to English
Oğluna çok fazla para verir.
Translate from Turkish to English
Lütfen bana biraz para ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
O, her zaman karısının görüşlerine değer verir.
Translate from Turkish to English
İstediği her şeyi ona verir.
Translate from Turkish to English
Bayan Klein her Cuma bir test verir.
Translate from Turkish to English
Benim en iyi dostum bana her zaman iyi tavsiyeler verir.
Translate from Turkish to English
Sigara içmek faydadan çok zarar verir.
Translate from Turkish to English
Biraz izin verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Sözlüğünüzü bana ödünç verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Karbon dioksit bazen insanlara zarar verir.
Translate from Turkish to English
Çocuklarınızın kahve içmesine izin verir misiniz?
Translate from Turkish to English
Bana bir bardak daha süt verir misin?
Translate from Turkish to English
Lütfen bana biraz daha çay verir misin?
Translate from Turkish to English
Lütfen sözlüğünü bana ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English
Baba, lütfen arabayı ödünç almama izin verir misin?
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: ağlamaktan, yapmadı, yapmıyor, bayıldı, yüzüne, döktüğümüzde, hemşire, kokluyor, evdeydi, GDO'lu.