Learn how to use tehlike in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Kırmızı lamba tehlike halinde yanar.
Translate from Turkish to English
Tehlike kokusu var.
Translate from Turkish to English
Herhangi bir tehlike var mı?
Translate from Turkish to English
O, tehlike karşısında sakin kalır.
Translate from Turkish to English
O zaman hiçbir tehlike fikri aklımdan geçmedi.
Translate from Turkish to English
Ne kadar tehlike, o kadar onur.
Translate from Turkish to English
Bu tehlike geçti anlamına gelmez.
Translate from Turkish to English
Tehlike. Uzak durun!
Translate from Turkish to English
Tom'un şimdiye kadar herhangi gerçek bir tehlike içinde olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English
Hastanın hayatı tehlike altında idi.
Translate from Turkish to English
Ben onun planında büyük bir tehlike görüyorum.
Translate from Turkish to English
Tom tehlike karşısında cesaretini gösterdi.
Translate from Turkish to English
Tom tehlike hakkında bir şey yapamadı.
Translate from Turkish to English
Şu anda herhangi bir tehlike değiliz.
Translate from Turkish to English
Bazı insanlar tehlike severler.
Translate from Turkish to English
O, tehlike ile ilgili uyardı.
Translate from Turkish to English
Sen yakın tehlike içinde misin?
Translate from Turkish to English
Ben tehlike hakkında onu uyardım.
Translate from Turkish to English
Tehlike karşısında cesurlaştı.
Translate from Turkish to English
Depremle ilgili azıcık tehlike var.
Translate from Turkish to English
Büyük bir fırtına sırasında büyük bir tehlike vardır.
Translate from Turkish to English
Adamı toplum için bir tehlike olarak gördüler.
Translate from Turkish to English
Tehlike olduğunda bile sakin kaldı.
Translate from Turkish to English
Tehlike yok.
Translate from Turkish to English
Tom tehlike hissetti.
Translate from Turkish to English
Böyle bir tehlike karşısında sakin kaldı.
Translate from Turkish to English
Sigara içmenin sağlık için bir tehlike olduğu bir gerçektir.
Translate from Turkish to English
Tehlike benim göbek adım.
Translate from Turkish to English
O hayvanat bahçesinde bir kar leoparı olduğuna hâlâ inanamıyorum. Onların tehlike altındaki bir tür olduğunu düşünüyordum.
Translate from Turkish to English
Korkmadım, bir tehlike sezinledim, o yüzden durdum.
Translate from Turkish to English
Gerçek bir tehlike yoktu.
Translate from Turkish to English
Görünüşe göre tehlike bitti.
Translate from Turkish to English
Tehlike son derece düşük.
Translate from Turkish to English
Tom tehlike ile ilgili beni uyardı.
Translate from Turkish to English
Tehlike bitti.
Translate from Turkish to English
Ne tür tehlike var?
Translate from Turkish to English
Tehlike şudur, İbranice pazarda ama İngilizce üniversitelerde konuşulacak.
Translate from Turkish to English
Onlar için tehlike çanları ağır ağır çalmaktadır.
Translate from Turkish to English
Tehlike! Yüksek voltaj.
Translate from Turkish to English
Tom'u tehlike ile ilgili uyarmalıydık.
Translate from Turkish to English
Tehlike geçti.
Translate from Turkish to English
Artık hiçbir tehlike yok.
Translate from Turkish to English
Çocuklar burada tehlike olmadan oynayabilirler.
Translate from Turkish to English
Tehlike geçti, Allah unutuldu.
Translate from Turkish to English
Öncüler birçok tehlike ile karşılaştılar.
Translate from Turkish to English
Ciddi bir tehlike içindesin.
Translate from Turkish to English
Tehlike geçti alarmını beklemek zorundayız.
Translate from Turkish to English
Tehlike ne kadar acil?
Translate from Turkish to English
Tehlike tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
O, tehlike karşısında cesaret gösterdi.
Translate from Turkish to English
Tehlike maceraya zevk verir.
Translate from Turkish to English
Bob savaş sırasında pek çok tehlike geçirdi.
Translate from Turkish to English
Bu bitki kritik tehlike altında.
Translate from Turkish to English
Dünya ekonomisi büyük tehlike altında.
Translate from Turkish to English
O, büyük tehlike karşısında sakindi.
Translate from Turkish to English
Polisler büyük tehlike karşısında çok cesurdu.
Translate from Turkish to English
Tehlike, tehlike!
Translate from Turkish to English
Tehlike, tehlike!
Translate from Turkish to English
Büyük bir tehlike altındasın.
Translate from Turkish to English
Tehlike bu işte.
Translate from Turkish to English
Tehlike karşısında seni yalnız bırakamazdım.
Translate from Turkish to English
Tehlike bariz değildi.
Translate from Turkish to English
Dikkatli ol. Her köşede gizlenen tehlike var.
Translate from Turkish to English
Onun hayatı ciddi bir tehlike içinde.
Translate from Turkish to English
Biz o gemiden bir tehlike sinyali aldık.
Translate from Turkish to English
Tehlike sessiz yapar.
Translate from Turkish to English
Büyük tehlike var.
Translate from Turkish to English
Tom'un yaşamı tehlike içinde.
Translate from Turkish to English
Tehlike çok yakın.
Translate from Turkish to English
Bugün dünyamızda konuşulan dillerin yarıdan fazlası tehlike altındadır..
Translate from Turkish to English
Tehlike her köşede pusuda bekliyor.
Translate from Turkish to English
Tehlike önümüzde.
Translate from Turkish to English
Gergedanın üç türü ciddi olarak tehlike altında.
Translate from Turkish to English
Sen büyük bir tehlike içindesin.
Translate from Turkish to English
Hayatımız sürekli olarak tehlike içinde.
Translate from Turkish to English
Bir korkak, ilk tehlike belirtisinde kaçar.
Translate from Turkish to English
Gemi bir tehlike sinyali gönderdi.
Translate from Turkish to English
O ciddi bir tehlike içinde.
Translate from Turkish to English
Hiçbir görünür tehlike yoktu.
Translate from Turkish to English
Biz korkunç bir tehlike içindeyiz.
Translate from Turkish to English
Tehlike bilmediğimiz şeyden gelmez, fakat oysa doğru değilken doğru olduğuna inandığımız şeyden gelir.
Translate from Turkish to English
Kırmızı yeşilin aksine bir tehlike işaretidir.
Translate from Turkish to English
Düşmanın kampına girmek tehlike doludur.
Translate from Turkish to English
Bu tehlike sesi bana ödünç kanatlar verdi.
Translate from Turkish to English
Düşen kayalar dağcılar için tehlike oluşturabilir.
Translate from Turkish to English
Tehlike her zaman korkunun gözlerinden daha büyük görünüyor.
Translate from Turkish to English
Kaptan bize tehlike olmayacağına dair güvence verdi.
Translate from Turkish to English
Ormanda oyalanmayın; orada tehlike var.
Translate from Turkish to English
Tehlike suskun yapar.
Translate from Turkish to English
Tom ciddi tehlike altında.
Translate from Turkish to English
Hor görüldüğü zaman tehlike en kısa sürede gelir.
Translate from Turkish to English
Tehlike hissettim.
Translate from Turkish to English
O tehlike önlenebilir.
Translate from Turkish to English
Tehlike artık mevcut değil.
Translate from Turkish to English
Tehlike geçti ve Tanrı unutuldu.
Translate from Turkish to English
Sami sürekli tehlike içindeydi.
Translate from Turkish to English
Yıldızspor tehlike hattında.
Translate from Turkish to English
Anadoluspor tehlike hattından kurtulmaya çalışan Yıldızspor karşısına çıkacak.
Translate from Turkish to English
Kriz, Dünya Ekonomisi'nin gelişimi açısından büyük tehlike arz ediyor.
Translate from Turkish to English
Ben tehlikede değilim. Tehlike benim.
Translate from Turkish to English
Tehlike gerçek.
Translate from Turkish to English