Learn how to use tüm in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Tüm bu yılları kaybettin.
Translate from Turkish to English
Mayıs'ta, tüm kuşlar yumurta bırakır.
Translate from Turkish to English
Tüm tarayıcılar güvenli değildir.
Translate from Turkish to English
Tüm insanlar özgür, değer ve hak bakımından eşit olarak doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler. Birbirlerine karşı kardeşlik düşünceleriyle davranmalıdırlar.
Translate from Turkish to English
Ben uyandığımda, diğer tüm yolcular inmişti.
Translate from Turkish to English
Tüm insanlar havayı solur.
Translate from Turkish to English
Bebek tüm gece ağladı.
Translate from Turkish to English
Buradaki tüm ağaçları kesecek misin?
Translate from Turkish to English
Diğer tüm diller Uygurcadan daha kolaydır.
Translate from Turkish to English
Bahçedeki tüm çiçekler sarı.
Translate from Turkish to English
Sanırım yakında tüm işleri bitirmiş olacaksınız.
Translate from Turkish to English
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine pachinko oynayarak tüm vaktini harcıyor.
Translate from Turkish to English
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
Translate from Turkish to English
Hawaii'de tüm yıl denizde yüzebilirsiniz.
Translate from Turkish to English
Para tüm kötülüklerin köküdür.
Translate from Turkish to English
Tüm çoraplar çok değerlidir.
Translate from Turkish to English
Tatoeba Project'in hedefi çok fazla cümle olması değil, tüm cümlelerin tüm dillere çevrilmesidir.
Translate from Turkish to English
Tatoeba Project'in hedefi çok fazla cümle olması değil, tüm cümlelerin tüm dillere çevrilmesidir.
Translate from Turkish to English
Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
Translate from Turkish to English
Tüm İngilizce sözcüklerin %80'i diğer dillerden gelmiştir.
Translate from Turkish to English
Tüm kuşlar uçamaz.
Translate from Turkish to English
ÇHS'ye göre, 18 yaşından küçük tüm insanlar çocuk olarak kabul edilir.
Translate from Turkish to English
Tüm akrabalarım bu şehirde yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Ağaçtaki tüm yapraklar sarardı.
Translate from Turkish to English
Tüm günü plajda geçirdik.
Translate from Turkish to English
Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.
Translate from Turkish to English
Tüm öğretmenler gençtiler ve öğretmeyi sevdiler.
Translate from Turkish to English
Tabii ki, Rusya da tüm devlet özniteliklerine sahiptir.
Translate from Turkish to English
Tüm kazayı gözlerimle gördüm.
Translate from Turkish to English
Tüm aile çiftlikte çalışıyor.
Translate from Turkish to English
Para tüm kötülüklerin anasıdır.
Translate from Turkish to English
Burada tüm sene boyunca hava soğuktur.
Translate from Turkish to English
Burası tüm sene boyunca soğuk olur.
Translate from Turkish to English
Burası tüm sene boyunca soğuktur.
Translate from Turkish to English
Tüm bu bagajları götüremem.
Translate from Turkish to English
Tüm Dünya Zirve toplantısını izliyor.
Translate from Turkish to English
Shakespeare’in tüm eserlerine sahibim.
Translate from Turkish to English
Tüm söylediklerimi geri alacağım.
Translate from Turkish to English
Japonya'da neredeyse tüm yollar tek şerittir.
Translate from Turkish to English
Tüm masraflar sponsora düşecektir.
Translate from Turkish to English
Tüm evraklar bantlandı ve kasada muhafaza edildi.
Translate from Turkish to English
Onlar kitabın tüm kopyalarının imha edilmesini talep ettiler.
Translate from Turkish to English
Tüm yanlış cevapların üstünü çiz.
Translate from Turkish to English
Bu pencere tüm şehri yukarıdan görür.
Translate from Turkish to English
Bu konuyla ilgili alabildiğin tüm bilgiyi bana getir.
Translate from Turkish to English
Gazetelerdeki tüm hikayeleri yalanladı.
Translate from Turkish to English
Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz.
Translate from Turkish to English
Öğrenci tüm problemleri daha önce çözdü.
Translate from Turkish to English
Bu kitaplar tüm öğrenciler için ulaşabilir.
Translate from Turkish to English
Tüm atlar hayvandır ama tüm hayvanlar at değildir.
Translate from Turkish to English
Tüm atlar hayvandır ama tüm hayvanlar at değildir.
Translate from Turkish to English
Genç adamlar tüm zorluklara rağmen bunu yapacaklarını söylediler.
Translate from Turkish to English
Mümkün olan tüm araçlarla savaştan kaçınmalıyız.
Translate from Turkish to English
Hikaye tüm gazetelerde çıktı.
Translate from Turkish to English
İnsanoğlunun tarih derslerinden çok şey öğrenmemesi tarihin öğretmek zorunda olduğu tüm derslerin en önemlisidir.
Translate from Turkish to English
Gerçek yemek yeme yerine, sadece tüm gün abur cubur yedik.
Translate from Turkish to English
O, tüm parasını kaybettiği için onu bağışladı.
Translate from Turkish to English
Yeni Zelanda'nın tüm nüfusu 3.410.000 olup, bunun yedide biri Maori halkıdır.
Translate from Turkish to English
Biri evime girdi ve tüm paramla birlikte kaçtı.
Translate from Turkish to English
Birisi tüm paramı çaldı.
Translate from Turkish to English
Tüm çabalarımın yararsız olduğu ortaya çıktı.
Translate from Turkish to English
Tüm insanların ölümlü olduğunu biliyoruz.
Translate from Turkish to English
Tüm öğrenciler oradaydı.
Translate from Turkish to English
O tapınak türü, başta Mısır olmak üzere tüm Orta Doğu'yu etkiledi.
Translate from Turkish to English
Neredeyse tüm öğrenciler İngilizceden hoşlanıyor.
Translate from Turkish to English
Tüm öğrenciler savaşa karşılardı.
Translate from Turkish to English
Biz her dilin tüm benzersizliğini yakalamak istiyoruz. Ve biz zaman içinde onların evrimini de yakalamak istiyoruz.
Translate from Turkish to English
Ama biliyorsunuz, tüm bu cümleleri toplamak ve kendimiz için saklamak hazin olacaktır. Ki Tatoeba'nın açık olmasının nedeni budur. Bizim kaynak kodumuz açıktır. Bizim bilgimiz açıktır.
Translate from Turkish to English
Topladığımız tüm cümleleri Creative Commons Attribution lisansı altında serbest bırakıyoruz.
Translate from Turkish to English
Tanrıların tüm niteliklerinden acınacak bulduğum, onların intihar etme yeteneksizlikleridir.
Translate from Turkish to English
Futbol tüm sporların en popüleridir.
Translate from Turkish to English
Tüm Mısır halkını fakirleştirdiğinden dolayı neredeyse tüm dünya Hüsnü Mübarek'i kınıyor.
Translate from Turkish to English
Tüm Mısır halkını fakirleştirdiğinden dolayı neredeyse tüm dünya Hüsnü Mübarek'i kınıyor.
Translate from Turkish to English
Tüm gün şiddetli yağmur yağdı, bu zaman zarfında evde kaldım.
Translate from Turkish to English
Tüm gün sürekli yağmur yağdı.
Translate from Turkish to English
Tüm yapmanız gereken bu cümleyi ezbere öğrenmek.
Translate from Turkish to English
Clay Adams'ın tüm politikaları ile aynı fikirde değildi.
Translate from Turkish to English
Ekoloji tüm çevremizde yaşayan şeylerle ilgili çalışmadır.
Translate from Turkish to English
Tüm faturalar bilgisayarlar tarafından düzenlenir.
Translate from Turkish to English
Arkadaşının ona ödünç verdiği tüm parayı harcadı.
Translate from Turkish to English
İhtiyacımız olan tüm parayı sağlamak için sana güveniyoruz.
Translate from Turkish to English
Tüm hatalarına rağmen, herkes onu seviyor.
Translate from Turkish to English
Tüm hatalarına rağmen o popülerdir.
Translate from Turkish to English
Tüm hatalarına rağmen, o iyi bir adam.
Translate from Turkish to English
O, tüm sınıf arkadaşları ile iyi geçinir.
Translate from Turkish to English
Tüm yapmanız gereken bu formu doldurmak.
Translate from Turkish to English
Tüm yapmanız gereken, burada oturmak ve doktorun sorularını cevaplamak.
Translate from Turkish to English
Tüm yapmanız gereken düğmeye dokunmak.
Translate from Turkish to English
Barack Obama, nükleer silahlarla ilgili uluslararası bir yasaklamayı hedefliyor, fakat tüm savaşlarda onlara karşı değil.
Translate from Turkish to English
Tüm yapmanız gereken doğruyu söylemektir.
Translate from Turkish to English
Başkan Lincoln bu belgelerin tüm beşini yazdı.
Translate from Turkish to English
Biz nükleer kriz ile başa çıkmak için mümkün olan tüm çabaları harcıyoruz.
Translate from Turkish to English
O, Kyushu'dan tüm yolu Mona Lisa'yı görmek için geldi.
Translate from Turkish to English
Tüm bunlardan sonra, tanrılar bile zaman zaman hata yapabilirler.
Translate from Turkish to English
Tüm yapmanız gereken, onun cevabını beklemek.
Translate from Turkish to English
Bilgisayar tamiri tüm gün sürdü.
Translate from Turkish to English
Altın tüm metallerin en değerlisidir.
Translate from Turkish to English
Tüm biletler satıldı.
Translate from Turkish to English
Tüm yapmanız gereken düğmeye basmaktır.
Translate from Turkish to English
Tüm modeller yanlış, ancak bazıları yararlı.
Translate from Turkish to English
Tüm çabaları ile, o başarılı olamadı.
Translate from Turkish to English