Turkish example sentences with "söylemekten"

Learn how to use söylemekten in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.
Translate from Turkish to English

Onun doğru olduğunu söylemekten utanıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un düşündüğünü herkese söylemekten hiçbir vicdan azabı çekmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom yalan söylemekten hiçbir vicdan azabı çekmiyordu.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'a elbisesi hakkında ne düşündüğü sordu, fakat o gerçekten ne düşündüğünü ona söylemekten daha iyisini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom düşündüğünü herkese söylemekten çekinmez.
Translate from Turkish to English

O yalan söylemekten nefret ediyordu.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemekten hoşlanıyorum.
Translate from Turkish to English

Onlar şarkı söylemekten keyf aldı.
Translate from Turkish to English

O, şarkı söylemekten vazgeçti.
Translate from Turkish to English

Herkesin önünde şarkı söylemekten hoşlanmam.
Translate from Turkish to English

Kendine yalan söylemekten vazgeçmelisin.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemekten hoşlanmıyordu fakat onlar ona şarkı söylettiler.
Translate from Turkish to English

Lütfen şarkı söylemekten vazgeç.
Translate from Turkish to English

Lütfen o şarkıyı söylemekten vazgeç.
Translate from Turkish to English

Sana şarkı söylemekten mutluluk duyarım.
Translate from Turkish to English

Ona doğruyu söylemekten hoşlanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Bunu söylemekten nefret ediyorum fakat sanırım Tom haklı.
Translate from Turkish to English

Bunu söylemekten nefret ediyorum fakat Tom haklı.
Translate from Turkish to English

Eskiden de şimdi de şarkı söylemekten nefret ediyorum.
Translate from Turkish to English

Onu söylemekten vazgeç.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemekten vazgeçtiler.
Translate from Turkish to English

Ben bana doğru gelen şeyleri söylemekten hiçbir zaman çekinmedim.
Translate from Turkish to English

Tom yalan söylemekten rahatsız olmazdı.
Translate from Turkish to English

O, halk çocuğu olduğunu söylemekten hoşlanır.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary birlikte şarkılar söylemekten zevk aldılar.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemek yalan söylemekten çok daha kolaydır.
Translate from Turkish to English

İyi yapmak güzel söylemekten iyidir.
Translate from Turkish to English

Konumunu yitirdi çünkü yalan söylemekten kaçınmıştı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary şarkı söylemekten hoşlanırlar.
Translate from Turkish to English

Çocuklarım arabada şarkı söylemekten hoşlanırlar.
Translate from Turkish to English

Geleneksel şarkıları söylemekten hoşlanır.
Translate from Turkish to English

Tom herhangi bir şey söylemekten korkuyor.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemek, yalan söylemekten çok daha kolaydır.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemekten hiç çekinmeyin.
Translate from Turkish to English

Tom bir şey söylemekten korkar, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom'un yalan söylemekten daha çok nefret ettiği bir şey yok.
Translate from Turkish to English

Tom yalan söylemekten nefret ediyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'a yalan söylemekten hoşlanmıyorum.
Translate from Turkish to English

O yalan söylemekten utanıyor.
Translate from Turkish to English

Onun hakkında bildiğim her şeyi Tom'a söylemekten memnuniyet duyarım.
Translate from Turkish to English

Yapmak söylemekten daha iyidir.
Translate from Turkish to English

Bana yalanlar söylemekten vazgeçmeni istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bir şeye ihtiyacın olursa bana söylemekten çekinme.
Translate from Turkish to English

Yalan söylemekten bıktım.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye böyle bir şey söylemekten daha iyisini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemekten hoşlanıyorum ama dans etmeyi sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom ne düşündüğünü açıkça söylemekten korkmaz.
Translate from Turkish to English

Ona gerçeği söylemekten hoşlanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Onun şarkıları biraz kötü olduğu için herkesin önünde şarkı söylemekten nefret ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom'a yalan söylemekten pişmanım.
Translate from Turkish to English

Yalan söylemekten hoşlanmadığımı biliyorsun.
Translate from Turkish to English

Tom böyle bir şeyi söylemekten daha iyisini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'ye söylemekten başka seçeneği yok.
Translate from Turkish to English

Sana söylemekten utanmıyorum.
Translate from Turkish to English

O, şarkı söylemekten korkar.
Translate from Turkish to English

Sana bunu söylemekten nefret ediyorum ama Tom gerçekten senden hoşlanmaz.
Translate from Turkish to English

Sana gerçeği söylemekten hoşlanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Genç doğruyu söylemekten korkmaz.
Translate from Turkish to English

Ben gerçeği söylemekten korkmuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom duşta şarkı söylemekten hoşlanır.
Translate from Turkish to English

Onu Tom'a söylemekten emin olacağım.
Translate from Turkish to English

Sen birlikte şarkı söylemekten hoşlandığım gitarist tipisin.
Translate from Turkish to English

Bunun benim için bilinmediğini söylemekten üzüntü duyuyorum
Translate from Turkish to English

Bir şey söylemekten çok korkuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom gerçeği söylemekten korkuyor.
Translate from Turkish to English

Noel şarkıları söylemekten hoşlanır mısın?
Translate from Turkish to English

Senin için şarkı söylemekten memnun olurum.
Translate from Turkish to English

Bu şarkıyı Tom ve Mary'nin düğününde söylemekten pişmanım.
Translate from Turkish to English

Yazdığın şarkıyı söylemekten memnun olurum.
Translate from Turkish to English

Gençken şarkı söylemekten hoşlanmıyordum.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemekten nefret ediyorum.
Translate from Turkish to English

Her gece aynı şarkıları söylemekten hiç sıkılmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Bir şey söylemekten çok korktum.
Translate from Turkish to English

Tom'a şarkı söylemekten vazgeçmesini söyle.
Translate from Turkish to English

Tom, İtalyan opera aryalarını söylemekten hoşlanır.
Translate from Turkish to English

Yalan söylemekten nefret ettim.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemekten korkma.
Translate from Turkish to English

Tom hüzünlü şarkılar söylemekten hoşlanmaz.
Translate from Turkish to English

Tom'u tanıdığımı söylemekten gurur duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Bence Tom bizimle şarkı söylemekten keyif aldı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary beraber şarkı söylemekten keyif alırlar.
Translate from Turkish to English

Hiç şarkı söylemekten bıkmaz mısın?
Translate from Turkish to English

Tom geleneksel şarkılar söylemekten hoşlanır.
Translate from Turkish to English

Tom şarkı söylemekten daha iyi piyano çalar.
Translate from Turkish to English

Halkın önünde şarkı söylemekten nefret ederdim.
Translate from Turkish to English

Onu söylemekten pişman olabilirsin.
Translate from Turkish to English

Tom ve ben şarkı söylemekten hoşlanıyoruz.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemekten hoşlanmam.
Translate from Turkish to English

Şimdi yalan söylemekten pişman oluyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'a yalan söylemekten nefret ediyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'a yalan söylemekten nefret ediyordum.
Translate from Turkish to English

Tom'a yalan söylemekten bıktım.
Translate from Turkish to English

Tom, ne olduğunu ailesine söylemekten korkuyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, ailesine üç dersten kaldığını söylemekten korkuyordu.
Translate from Turkish to English

Tom bunun öyle olduğunu söylemekten korkmayan bir adam.
Translate from Turkish to English

Tom ailesine okuldan atıldığını söylemekten korkuyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, hüzünlü şarkıları söylemekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemekten korkarım.
Translate from Turkish to English

Tom ile şarkı söylemekten zevk almıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile şarkı söylemekten gerçekten hoşlandığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: var, , Şu, köpek, elimi, ısırmaya, çalıştı, Evimin, arkasında, kilise.