Learn how to use piknik in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Ilık, güneşli bir gün piknik için idealdir.
Translate from Turkish to English
Yarın hava güzel olur mu bilmiyorum, ama eğer yarın hava güzel olursa biz piknik yapacağız.
Translate from Turkish to English
Yağmur bir piknik ertelemesi gerektirdi.
Translate from Turkish to English
Yağmurdan dolayı piknik iptal edildi.
Translate from Turkish to English
Piknik bir hayal kırıklığıydı.
Translate from Turkish to English
Piknik için tarih belirleyelim.
Translate from Turkish to English
Piknik günü geldi.
Translate from Turkish to English
Bu piknik için ideal hava.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary boş bir piknik masası bulamadı.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary öğle yemeklerini yerken boyanmamış bir piknik masasında oturdular.
Translate from Turkish to English
Yarın hava güzel olursa, piknik yapacağız.
Translate from Turkish to English
Onlar piknik için yola çıktılar.
Translate from Turkish to English
Bir piknik masası yapmanın bu kadar zor olacağını asla düşünmemiştim.
Translate from Turkish to English
Bir piknik masasını kurmanın bu kadar zor olacağını asla düşünmemiştim.
Translate from Turkish to English
Bir piknik için bugün hava çok soğuk.
Translate from Turkish to English
Piknik için ormana gittiler.
Translate from Turkish to English
Piknik içi tarih kararlaştıralım.
Translate from Turkish to English
Piknik yağmurdan dolayı iptal edildi.
Translate from Turkish to English
Piknik ne güzeldi, değil mi?
Translate from Turkish to English
Tom yanındaki yolcu koltuğuna büyük bir piknik sepeti koydu.
Translate from Turkish to English
Tom kahve kupasını piknik masasına koydu.
Translate from Turkish to English
Tom piknik sepetini açtı ve bir jambon ve peynirli sandviç kaptı.
Translate from Turkish to English
Piknik için mükemmel bir gündü.
Translate from Turkish to English
Tom'un annesi piknik sepetini sandviçlerle doldurdu.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary nehrin yanında romantik bir piknik yaptı.
Translate from Turkish to English
Piknik yapalım mı?
Translate from Turkish to English
Bu, romantik bir piknik için mükemmel yer.
Translate from Turkish to English
Piknik için harika bir gün.
Translate from Turkish to English
Bugün piknik için güzel bir gün.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary gölde bir piknik planlıyorlar.
Translate from Turkish to English
Ormanda piknik yaptık.
Translate from Turkish to English
Piknik yapamadık.
Translate from Turkish to English
Sahilde piknik yapamadık.
Translate from Turkish to English
Dün akşam sahilde piknik yapamadık.
Translate from Turkish to English
Dün akşam yağmur yağdığından dolayı sahilde piknik yapamadık.
Translate from Turkish to English
Piknik için büyük göle gittik.
Translate from Turkish to English
Parkta bir piknik yapacağız.
Translate from Turkish to English
Piknik bütün gün sürdü.
Translate from Turkish to English
Piknik yapmak için daha iyi bir yer düşünemedim.
Translate from Turkish to English
Piknik nerede olacak?
Translate from Turkish to English
Bu, piknik için harika bir yer gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Yağmur yağdığı için piknik öğle yemeğimizi evde yedik.
Translate from Turkish to English
Dün piknik nasıldı?
Translate from Turkish to English
Yağmur nedeniyle piknik iptal edildi.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary şelâlenin yanında piknik yaptı.
Translate from Turkish to English
Piknik tabaklarımız plastikten yapılmıştır.
Translate from Turkish to English
Tom piknik masasında Mary'nin karşısında oturdu.
Translate from Turkish to English
Piknik için kesinlikle güzel bir gün.
Translate from Turkish to English
Bir piknik için güzel bir gün.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary bir ağacın altında piknik öğle yemeği yiyerek oturdu.
Translate from Turkish to English
Ben piknik hakkında Tom'a söylemeyi unuttum.
Translate from Turkish to English
Bu piknik yapmak için mükemmel bir gün gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Sanırım her yıl burada bir piknik yapmalıyız.
Translate from Turkish to English
Bizim için bir piknik öğle yemeği hazırladım.
Translate from Turkish to English
Biz piknik için dışarıda iken, bizim evin kilidi bir hırsız tarafından açıldı.
Translate from Turkish to English
Piknik için mükemmel bir gün.
Translate from Turkish to English
Piknik alanına kara yolu ile kolayca ulaşılabilir.
Translate from Turkish to English
Piknik için harika bir gün, değil mi?
Translate from Turkish to English
Hava iyi olursa pazar günü piknik yapacağız.
Translate from Turkish to English
Öylesine güzel bir gündü ki biz piknik yapmaya karar verdik.
Translate from Turkish to English
Yarın bir piknik yapacağız, hava müsait olursa, elbette.
Translate from Turkish to English
Yağmur yağsada yağmasada Fujita piknik yapmayı planlıyor.
Translate from Turkish to English
Kendi piknik yeğini getir.
Translate from Turkish to English
Piknik iptal edilmedi.
Translate from Turkish to English
Piknik yağmur nedeniyle iptal edildi.
Translate from Turkish to English
Piknik oldukça eğlenceliydi.
Translate from Turkish to English
Bu, piknik için güzel bir yer.
Translate from Turkish to English
Öyle güzel bir gündü ki piknik yapmaya karar verdik.
Translate from Turkish to English
Biletler 13 dolar ve oyundan sonra bir piknik öğle yemeği dahildir.
Translate from Turkish to English
Tom bir piknik battaniyesinin üzerinde oturuyor.
Translate from Turkish to English
Piknik yağmur yüzünden spor salonunda gerçekleştirildi.
Translate from Turkish to English
Eğer hava düzelmezse içeride piknik yapacağız.
Translate from Turkish to English
Piknik yapmak için güzel bir yer buldum.
Translate from Turkish to English
O önümüzdeki cumartesi piknik yapacak.
Translate from Turkish to English
Piknik için harika bir gün gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Bu piknik için harika bir gün.
Translate from Turkish to English
Geçen hafta sonu piknik için dağlara gittim.
Translate from Turkish to English
Yağmur nedeniyle, piknik spor salonunda gerçekleştirildi.
Translate from Turkish to English
Tom bütün ofis için bir piknik düzenledi.
Translate from Turkish to English
Biz küçük bir tepe üzerindeki bir yeşil alanda piknik yaptık.
Translate from Turkish to English
Biz arka bahçede bir piknik yaptık.
Translate from Turkish to English
Biz nehir kenarında bir piknik yaptık.
Translate from Turkish to English
Bu piknik için güzel bir gün.
Translate from Turkish to English
Önümüzdeki hafta arkadaşlarla piknik yapmak için randevulaştık.
Translate from Turkish to English
Bugün piknik yapmayacaksın, Anne Shirley. Bu cezanız olacak.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary'yi yarın piknik için plaja götürmeye söz verdim.
Translate from Turkish to English
Nehrin yanında piknik yapabiliriz.
Translate from Turkish to English
Piknik için bir zaman ayarlayalım.
Translate from Turkish to English
Kendi piknik sepetini getir.
Translate from Turkish to English
Sahada bir piknik yaptılar.
Translate from Turkish to English
Tom piknik sepetinden iki sandviç çıkardı ve birini Mary'ye verdi.
Translate from Turkish to English
Tom piknik sepetinden bir sandviç çıkardı ve onu yemeye başladı.
Translate from Turkish to English
Tom piknik sepetinden bir sandviç çıkardı ve Mary'ye uzattı.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary piknik masasında oturdular.
Translate from Turkish to English
Hadi piknik yapalım.
Translate from Turkish to English
Yarın bir piknik yapıyoruz.
Translate from Turkish to English
Bugün piknik için mükemmel bir gün.
Translate from Turkish to English
Piknik yapmaktan zevk alır mısınız?
Translate from Turkish to English
Piknik yağmur dolayısıyla iptal edildi.
Translate from Turkish to English
Piknik yağmurdan dolayı ertelendi.
Translate from Turkish to English
Yarın yağmur yağarsa, piknik iptal edilecek.
Translate from Turkish to English