Turkish example sentences with "pişman"

Learn how to use pişman in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Dilbilimci reddime tam pişman oldu ve Aramice'nin tarihini öğretmeye başladı.

Bir gün bundan pişman olursun.

Ben yaptığım şey hakkında pişman değilim.

Pişman olacağın bir şeyi yapma.

Bir insanın asla pişman olmayacağı tek şey onun hatalarıdır.

Tom hayatının büyük kısmını boşa geçirdiğine pişman oldu.

Teresa hatalarına pişman oldu.

Tom'un Mary'den ayrıldığına pişman olup olmadığını merak ediyorum.

Tom söylediğine pişman oldu.

Yine de ona pişman olacaksın.

Yaptığıma pişman değilim.

Yaptığına pişman olacağın bir zaman gelecek.

Eğer Tom onu yaparsa, pişman olacağından emin.

Brian onunla bir ilişki başlattığına pişman ve ondan kaçmak istiyor.

Jack, derinden pişman olmuş gibi görünüyor.

Buraya geldiğime pişman değilim.

O, kararından pişman değildi.

Daha sıkı çalışmadığıma pişman oldum.

Ona pişman olmayacaksın.

Hayatımın geri kalanını pişman olarak geçirmek istemiyorum.

İnsanlara "Lise yıllarında en çok pişman olduğunuz şey nedir?" diye sorduğumda, hemen hemen hepsi aynı şeyi söylerler: Zamanımızın çoğunu boşa harcadık.

Er ya da geç, bu başıboşluğundan pişman olacaksın.

Bir gün buna pişman olacaksın.

İşini bıraktığına pişman oldu.

Önünde sonunda pişman olacaktır.

O, gidemediğine pişman.

Size kaba davrandığı için pişman.

Tom Mary'ye kaba davrandığı için pişman.

O evi satın almadığıma pişman oldum.

O sözleri söylediğine pişman olacaksın.

Benim tavsiyemi dinlemediği için pişman oldu.

Ondan kitabı ödünç aldığına pişman oldu.

Müziğe gitmediği için pişman oldu.

Tom telefon numarasını Mary'ye söylediğine pişman.

Ondan pişman değilim.

Pişman olacaksın!

O buna pişman olacak.

Buna pişman olacaksın.

Pişman olursan ne olur?

Hazırlık yapmalıyız ki hiçbir şeyden pişman olmayalm.

Bundan pişman olmak üzereyim.

Sahip olduğum her şeyi onu satın almak için harcadım, fakat yaptığıma asla pişman olmadım.

Neden pişman olacağın şeyler yapıyorsun?

Tom'u işe aldığına pişman olmayacaksın.

Tom okulu astığından pişman.

Ondan pişman olacaksın.

Buna pişman olacağız.

Tom pişman görünüyor.

Tom pişman.

Pişman olacağın bir şey yapma.

Pişman olacağınız bir şey yapmayın.

Gerçekten kim olduğumu sana anlattığıma beni pişman etme.

Tom'a bir bıçak vermekten pişman olacağımızı biliyordum.

Buna pişman olacaksın!

Bunu yaptığıma pişman olabilirim.

Maria Yahudiliğe döndü ve asla pişman olmadı.

Dürüst olmak gerekirse, ani kararlarımdan asla pişman olmadığımı söylesem yalan söylemiş olurum.

Tom Mary'nin duygularını incittiğine pişman oldu.

Tom söylediğine hemen pişman oldu.

Tom yapmaktan hemen pişman olduğu bir şey yaptı.

Tom yaptıklarını yaptığına çok pişman oldu.

Bundan asla pişman olmayacaksın.

Bundan pişman olabiliriz.

Tom sözünü tutmazsa pişman olur.

Tom Mary'den ayrılırsa pişman olur.

Tom yapması gerekeni yapmazsa pişman olur.

Tom yapmasını istediğimiz şeyi yapmazsa pişman olur.

Tom'u işe aldığıma pişman olmaya başlıyorum.

Bu öneriyi yaptığıma pişman olmaya başlıyorum.

Tom bundan pişman olacak.

Tom onu yaptığına pişman olacak.

Tom o dövmeyi yaptırdığına pişman oldu bu yüzden onu çıkarttırdı.

İleride pişman olacağın bir şey yapma.

İleride pişman olacağın bir şey söyleme.

O dövmeyi yaptırdığına pişman mısın?

Tom buna pişman olacak.

Jose atletizm'i seçti ve bundan hiç pişman olmadı.

Buna pişman olacağımı biliyorum.

Bir gün beni dinlemeyip, küçümsediğinize pişman olacaksınız.

Tavsiyeye uymadığına pişman oldu.

Pişman olacağın işler yapıyorsun.

Pişman olacağı şeyler söyledi.

Düşünmeden konuşunca hep pişman olmalıdır.

Bundan pişman olacak.

Bundan pişman olacaksın.

Bundan pişman olacaksınız.

Bundan pişman olacaklar.

Sözlerine pişman oldu.

Pişman olmalıydım, ama değilim.

Pişman değilim yaşadıklarımdan, öfkem belki de yaşayamadıklarımdan.

Ne söyleyeyim diye başta düşünmek, niçin söyledim diye sonunda pişman olmaktan iyidir.

Gençliğini boş harcama, aksi durumda daha sonra pişman olursun.

Tom Mary'ye gerçeği söylemediğine pişman oldu.

Bütün olanlardan pişman mısın?

Tom işini bıraktığına pişman oldu.

Tom hayır demekten pişman olmadı.

Tom reddinden pişman olmadı.

Yemekten pişman olduğum bir şey yedim.

Yapmaktan pişman olduğum bir şey yaptım.

Konsere katılamadığına pişman oldu.

Bundan pişman olması çok uzun sürmeyecek.

Also check out the following words: cumhuriyettir, İnternette, Tatar, dilinde, site, bilmiyor, içmek, size, zarar, verecektir.