Learn how to use kimseyi in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler.
Translate from Turkish to English
Savaş hiç kimseyi mutlu etmez.
Translate from Turkish to English
Savaş kimseyi mutlu etmez.
Translate from Turkish to English
Tom kimseyi beklemiyordu.
Translate from Turkish to English
Tom'un niyeti kimseyi incitmek değildi.
Translate from Turkish to English
Tom kendinden başka kimseyi suçlayamaz.
Translate from Turkish to English
O, yorumu ile kimseyi gücendirmek istemedi.
Translate from Turkish to English
Layık olduğunu düşündüğümüz kimseyi seçeceğiz.
Translate from Turkish to English
Etrafına bakındı fakat hiç kimseyi göremedi.
Translate from Turkish to English
Tom kimseyi gücendirmek istemedi.
Translate from Turkish to English
Tom okulumuzda kimseyi tanımıyor.
Translate from Turkish to English
Etrafta kimseyi görmedim.
Translate from Turkish to English
O kimseyi görmedi.
Translate from Turkish to English
O, ondan başka kimseyi sevmez.
Translate from Turkish to English
O kimseyi ziyaret etmedi.
Translate from Turkish to English
Kimseyi rahatsız etmemeye çalışıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom bugün kimseyi görmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom asla kimseyi öldürmedi.
Translate from Turkish to English
Etrafa bakındım fakat kimseyi görmedim.
Translate from Turkish to English
Kimseyi odaya girdirme.
Translate from Turkish to English
O, kendisinden başka kimseyi umursamaz.
Translate from Turkish to English
Ben bu kasabada burada kimseyi tanımıyorum.
Translate from Turkish to English
Bütün çevreye baktım ama orada kimseyi göremedim.
Translate from Turkish to English
Bu kasabada kimseyi tanımıyorum.
Translate from Turkish to English
Bugün kimseyi görmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Çözümün zaman alacağı konusundaki açıklaması kimseyi tatmin etmedi.
Translate from Turkish to English
Caddede kimseyi göremedik.
Translate from Turkish to English
İstasyonda hiç kimseyi görmedi.
Translate from Turkish to English
Ben kimseyi kurtaramam.
Translate from Turkish to English
Ben kimseyi öldürmedim.
Translate from Turkish to English
Kimseyi görmedim.
Translate from Turkish to English
Hayır, hiç kimseyi görmedim.
Translate from Turkish to English
Odanın içine göz attım, kimseyi göremedim.
Translate from Turkish to English
Ufacık bir acı kimseyi incitmez.
Translate from Turkish to English
O hiç kimseyi incitmedi.
Translate from Turkish to English
Ben kimseyi incitmek istemezdim fakat incittim.
Translate from Turkish to English
Boston'da kimseyi tanımıyorum.
Translate from Turkish to English
O, kimseyi sevmez, kimse de onu sevmez.
Translate from Turkish to English
Kimseyi öldürmedim.
Translate from Turkish to English
Kimseyi küçümsemiyorum ve fakirleri zenginlerden daha çok seviyorum.
Translate from Turkish to English
Kimseyi kırmak istemedim fakat kırdım.
Translate from Turkish to English
Kimseyi kimseye maddi açıdan muhtaç etmediğin zaman sen başarılısın demektir.
Translate from Turkish to English
Şikayet etmeyi sevmiyorum ve kimseyi de suçlamıyorum ama böyle görünmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Düşünelim ve kimseyi incitmeden bir çıkar yolu bulalım.
Translate from Turkish to English
Kimseyi yanlış değerlendirme lüksümüz var mı?
Translate from Turkish to English
Ben kimseyi unutmadım.
Translate from Turkish to English
Lütfen kimseyi öldürmeyin.
Translate from Turkish to English
Kimseyi terk ettiğim yok. Herkese yetmeye çalışıyorum.
Translate from Turkish to English
Silahımı ateşleyince kimseyi öldürmeden vurmasını öğrenmeliyim.
Translate from Turkish to English
Ben de kimseyi kıskanmam.
Translate from Turkish to English
Bilerek ve isteyerek kimseyi üzmek istemedim.
Translate from Turkish to English
Kimseyi de kınamıyorum yermiyorum hepimizin eksiklikleri olduğunu çok iyi biliyorum.
Translate from Turkish to English
İzin verilmese de kimseyi kırmadan oraya gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom kimseyi zehirlemedi.
Translate from Turkish to English
Tom kimseyi öldürmedi.
Translate from Turkish to English
Kimseyi görmüyorum.
Translate from Turkish to English
Bu yaşıma kadar kimseyi ötekileştirmeden yaşamaya çalıştım, başaramadım mı?
Translate from Turkish to English
Kimseyi üzmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Ben kimseyi üzmek istemedim ama siz beni çok üzdünüz.
Translate from Turkish to English
Kimseyi mutlu etmek için konuşmadım ben kendim mutlu olmam lazım ki çevremi mutlu edeyim.
Translate from Turkish to English
Kimseyi üzgün hissettirmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Kimseyi üzmeden mutlu olmak güzel şeydir değil mi?
Translate from Turkish to English
Hayattaki tek kural kimseyi üzmemektir diye düşünmekteyim.
Translate from Turkish to English
Lütfen kimseyi dışlamayın ve zarar vermeyin olur mu?
Translate from Turkish to English
Geçmişte ne yaşandıysa yaşandı ben kimseyi kırmadan hayatımı yaşamak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu aralar kimseyi kaybetmeye tahammülüm yok.
Translate from Turkish to English
Ben kimseyi kırmayan anne değil adil bir baba olmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Ne yani kimseyi düşünmeyeyim mi?
Translate from Turkish to English
Eğitilmemiş kimseyi suçlu bulmaya hakkınız yok.
Translate from Turkish to English
Hepimiz geçmişimizde kötü şeyler yaşadık ama kimseyi yargılamıyorum.
Translate from Turkish to English
Kimseyi suçlayamam, siz işler iyi olsun istediniz, değil mi?
Translate from Turkish to English
Kıskanmayın, dışlamayın ve kibirli olup kimseyi küçük görmeyin, işin özü bu.
Translate from Turkish to English
Ben daha fazla kimseyi üzmek ve hata yapmak istemiyorum bana bu konuda yardımcı olabilir misiniz?
Translate from Turkish to English
Kimseyi kırmak istemediğim doğrudur.
Translate from Turkish to English
Kimseyi incitmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Ben çok sevdim, çok bekledim, kimseyi de hayatıma sokmak istemedim, kimseyi de kandırmak istemedim.
Translate from Turkish to English
Ben çok sevdim, çok bekledim, kimseyi de hayatıma sokmak istemedim, kimseyi de kandırmak istemedim.
Translate from Turkish to English
Kimseyi incitme.
Translate from Turkish to English
Kimseyi arama.
Translate from Turkish to English
Kimseyi kandırmak ve kimseye yalan söylemek istemem.
Translate from Turkish to English
Bu kimseyi ilgilendirmez.
Translate from Turkish to English
Kimseyi kırmak üzmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Kimseyi ürkütmemek lazım.
Translate from Turkish to English
Kimseyi ayırt etmeden yaşadım bu zamandan sonra da böyle olacak.
Translate from Turkish to English
Kimseyi kırmadığım sürece canım ne yapmak isterse onu yapmakta özgür değil miyim?
Translate from Turkish to English
Kimseyi gördün mü?
Translate from Turkish to English
Normalde kimseyi beklemem.
Translate from Turkish to English
Düşüncelerimi kimseyi etkilemek için veya bir makama gelmek için de söylemedim.
Translate from Turkish to English
Her yöne baktı, fakat kimseyi görmedi.
Translate from Turkish to English
Kimseyi hayal kırıklığına uğratmaktan hoşlanmam.
Translate from Turkish to English
Kimseyi rahatsız etmediğimi umuyorum.
Translate from Turkish to English
Biz kimseyi görmedik.
Translate from Turkish to English
Tom kimseyi vurmadı.
Translate from Turkish to English
Tom kimseyi görmedi.
Translate from Turkish to English
Tom kimseyi öpmedi.
Translate from Turkish to English
Tom etrafına bakındı ama kimseyi görmedi.
Translate from Turkish to English
Biz hiç kimseyi sevmeyiz, hiç kimse de bizi sevmez.
Translate from Turkish to English
İçeri kimseyi koymuyorlar.
Translate from Turkish to English
Artık kimseyi incitmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Hiç kimseyi incitmeye niyet etmedim.
Translate from Turkish to English
Plajda kimseyi gördünüz mü?
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: İrlanda, danteliyle, ünlüdür, Code, Lyoko'yu, izlemek, hoşuma, yemek, Jack, Beypiliç'in.