Learn how to use kiliseye in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Her pazar kiliseye giderim.
Translate from Turkish to English
Roosevelt sabah kiliseye gitti.
Translate from Turkish to English
Ben kırk yılda bir kez kiliseye giderim.
Translate from Turkish to English
Sık sık kiliseye gidiyor musunuz?
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi onunla birlikte kiliseye gitmek için ikna etmeye çalıştı.
Translate from Turkish to English
Tom her pazar kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Anne ve babası her Pazar kiliseye giderler.
Translate from Turkish to English
Tom Mary ile birlikte kiliseye gitti.
Translate from Turkish to English
Ben araba ile kiliseye giderim.
Translate from Turkish to English
Pazar günü kiliseye giderim.
Translate from Turkish to English
O nadiren kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Her gün kiliseye giderim.
Translate from Turkish to English
Pazar günleri kiliseye giderim.
Translate from Turkish to English
Onunla birlikte kiliseye gittim.
Translate from Turkish to English
Onlar pazar günü kiliseye giderler.
Translate from Turkish to English
Onlar her Pazar kiliseye giderler.
Translate from Turkish to English
Bu sabah kiliseye gittim.
Translate from Turkish to English
Pazar günü kiliseye giderdim.
Translate from Turkish to English
Bayan Smith kiliseye arabayla gider.
Translate from Turkish to English
Tom her pazar kiliseye gider mi?
Translate from Turkish to English
Pazar günleri kiliseye giderdim.
Translate from Turkish to English
Çok nadir, kırk yılda bir, kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Babam pazar günü kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Kiliseye girince dizlerinin üstüne çöktü.
Translate from Turkish to English
Onlar Pazar sabahı kiliseye giderler.
Translate from Turkish to English
Noel arefesinde kiliseye gittiler.
Translate from Turkish to English
Tom Pazar sabahı kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Erkek kardeşim nadiren, kırk yılda bir, kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Bazı insanlar Pazar sabahı kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Eşiniz sizinle birlikte kiliseye katılır mı?
Translate from Turkish to English
Tom her Pazar sabahı kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Şapkamı çıkardım ve kiliseye girdim.
Translate from Turkish to English
Pazar, insanların kiliseye gittiği gündür.
Translate from Turkish to English
Kiliseye giden bütün insanlar Tanrıya inanır.
Translate from Turkish to English
Çocukken her pazar kiliseye gittim.
Translate from Turkish to English
Kiliseye gider misin?
Translate from Turkish to English
Kiliseye giden herkes Tanrı'ya inanıyor.
Translate from Turkish to English
Kiliseye gitmem.
Translate from Turkish to English
Kiliseye birlikte gideriz.
Translate from Turkish to English
Tom, kiliseye gitmemizi istiyor.
Translate from Turkish to English
Kiliseye gitmiştim.
Translate from Turkish to English
Kiliseye gitmek huyu değildir.
Translate from Turkish to English
Kiliseye gidiyorum.
Translate from Turkish to English
Biz Amerika'dayken her pazar kiliseye giderdik.
Translate from Turkish to English
Ailenle birlikte kiliseye git ve onun için dua et.
Translate from Turkish to English
O, ayda yılda bir kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Kiliseye giden kimse Tanrı'ya inanır.
Translate from Turkish to English
Yarın kiliseye gitmeliyim.
Translate from Turkish to English
Yarın kiliseye gitmem gerekiyor.
Translate from Turkish to English
Yarın kiliseye gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Neredeyse hiç kiliseye gitmem.
Translate from Turkish to English
Bu akşam kiliseye gidiyoruz.
Translate from Turkish to English
Tom Park Caddesindeki kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Tom çok sık kiliseye gitmez.
Translate from Turkish to English
O Tanrıya inanır ama nadiren kiliseye katılır.
Translate from Turkish to English
O, nadiren kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
O seyrek olarak kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
O, bayramdan bayrama kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Bu gece kiliseye gidiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom kiliseye doğru caddede yürüdü.
Translate from Turkish to English
O kiliseye gitmez.
Translate from Turkish to English
Kiliseye gitmezsem cehenneme gidecek miyim?
Translate from Turkish to English
Her pazar kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Onlar, pazar günleri normal olarak kiliseye giderlerdi.
Translate from Turkish to English
Bu akşam kiliseye gideceğiz.
Translate from Turkish to English
"Baba, neden temiz giysiler giyiyorsun?" "Çünkü kiliseye gidiyorum."
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary birlikte kiliseye girdiler.
Translate from Turkish to English
Tom asla kiliseye gitmez.
Translate from Turkish to English
Kiliseye giderim.
Translate from Turkish to English
Bugün kiliseye gittin mi?
Translate from Turkish to English
Kiliseye varana kadar dümdüz git.
Translate from Turkish to English
Hangi kiliseye gidiyorsun?
Translate from Turkish to English
Hangi kiliseye bağlısın?
Translate from Turkish to English
Biz aynı kiliseye gittik.
Translate from Turkish to English
Her pazar kiliseye gider misiniz?
Translate from Turkish to English
Tom kiliseye girerken şapkasını çıkardı.
Translate from Turkish to English
Tom nadiren kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Aslında hiç kiliseye gitmezdi.
Translate from Turkish to English
Tom kiliseye gider mi?
Translate from Turkish to English
Her ikindi, kadın kiliseye dua etmeye giderdi.
Translate from Turkish to English
Kiliseye gidiyoruz.
Translate from Turkish to English
Gerçekten, o kiliseye gitmedi.
Translate from Turkish to English
Yaşlı bir adam, büyük oğlu, küçük kızı ve küçük bebeği ile eski kiliseye girdi.
Translate from Turkish to English
Tom her Pazar kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Onun bizimle kiliseye geleceğini düşündüm ama o evde kalmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
Kiliseye gittik.
Translate from Turkish to English
Tom neredeyse hiç kiliseye gitmez.
Translate from Turkish to English
Ailemizde kiliseye düzenli olarak katılan tek kişi Tom'dur.
Translate from Turkish to English
Onlar pazar günleri kiliseye giderler.
Translate from Turkish to English
O kadın her akşam kiliseye gider.
Translate from Turkish to English
Şimdi kiliseye gideceğim.
Translate from Turkish to English
Tom kiliseye giden bir adamdı.
Translate from Turkish to English
Tom sadece ismen Hristiyan'dır. O hiç kiliseye gitmez.
Translate from Turkish to English
Bugün kiliseye gitmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English
O, kiliseye gitmek istemez.
Translate from Turkish to English
Tom onunla kiliseye gitmem için benimle konuştu.
Translate from Turkish to English
Tom kiliseye düzenli olarak gider.
Translate from Turkish to English
Onlar kiliseye gittiler.
Translate from Turkish to English
Benim evim kiliseye yakın.
Translate from Turkish to English
Ebeveynlerim kiliseye gitti ama ben gitmedim.
Translate from Turkish to English
O elbette kiliseye gelecek.
Translate from Turkish to English