Turkish example sentences with "ken"

Learn how to use ken in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Ken beni satrançta yendi.

Ken tenis oynuyor mu?

Ken kamp yapmayı sever.

Mike ve Ken arkadaştırlar.

Ken her gün futbol oynar.

Merhaba, benim adım Ken Saitou.

Kim daha hızlı koşar, Ken mi Tony mi?

Ken veya Tony'den hangisi daha hızlı koşar.

Mike ve Ken arkadaşlar.

Köpeğin adı Ken.

Ken mutlu görünüyor.

Ken mumları yaktı.

Ken, temmuz ayı sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor.

Ken Seiko'dan daha yaşlı.

Ken şimdiye kadar evde olmalı.

Ken Kyoto'ya vardı.

Ken, Bill ve Yumi'yi davet ettim.

Meg Ken ile yaklaşık aynı boydadır.

Kim, Ken ile yaşıyor.

Ken yanlışlıkla yanlış otobüse bindi.

Onu Ken yaptı.

Ken yurtdışına gitmeye karar verdi.

Ken eve dönerken onunla karşılaştı.

Ken ne yiyor?

Ken müziği çok sever.

Ken yüzmede iyidir.

Ken her şeyi biliyormuş gibi konuşur.

Ken korkunç bir soğuk algınlığı olmuş gibi görünüyor.

Ken asla New York'ta bulunmadı.

Ken otobüsle okula gider.

Ken Kobe'de ne kadar süre yaşadı?

Ne yaparsam yapayım, Ken ona söylediğimi yapmazdı.

Ken tenis oynar mı?

Ken o zaman çalışıyordu.

Ken sınavı geçerek yüzünün akıyla çıktı.

Ken o şarkıyı söylemeye devam etti.

Ken hızdan dolayı 7.000 yen para cezasına çarptırıldı.

Ken öfkesini kolayca kaybeden insan tipi değildir.

Ken gömleğini ters giymişti.

Ken bu öğleden sonra meşgul.

Ken iyi bir fikir buldu.

Ken senden daha hızlı koşar.

Ken, temmuz ayının sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor.

Gidelim, Ken.

Ai, Ken ile arkadaş olmayı zor buluyor.

Ken Tom'un kız arkadaşını öptü.

Bu mektup Ken tarafından mı yazıldı?

Arkadaşlarım bana Ken diyorlar.

Ken için oy kullandım.

"Ken megul mü?" "Evet,meşgul."

Ken ebeveynleri tartıştığında her zaman annesini destekler.

Ken ve erkek kardeşi birbirine çok benzer.

Ken ve Joe tenis oynamak için parka gittiler.

Meg ve Ken bankta oturdu.

Ken dost canlısı bir kişi olarak görünüyor.

Ken satrançta beni yendi.

Ken, onun doğum gününde babası için iyi bir şarap aldı.

Ken her gün beni arar.

Ken keman çalabilir, gitardan bahsetmeye bile gerek yok.

Ken yüzebilir, değil mi?

Araban Ken tarafından yıkandı.

Ken ağaçtan indi.

Ken eski paralar toplar.

Ken bir baş ağrısından şikayetçi.

Ken yardım için bağırdı.

Ken yeterince sıkı çalışmadı, bu yüzden sınavda başarısız oldu.

Ken battaniyeyi ikiye katladı.

Arkadaşlarım bana Ken derler.

Ken ile yürüyen kız May'dir.

Ken günden güne yüzmeye gider.

Ken ile gidiyorum. O, serin, nazik ve akıllı. Dahası, o bekar!

Ken sizi arıyor.

Ken daha önce İngiltere'de bulundu.

Ken Kyoto'yu asla ziyaret etmedi.

Ken bu sabahtan beri burada bulunmadı.

Ken henüz arabayı yıkamadı.

Ken bir futbol oyuncusu.

Ken hevesli bir öğrenci.

Ken Bill kadar uzun boylu.

Meg Ken kadar uzun boylu.

Ken şu anda meşgul, değil mi?

Ken mutlu.

Ken kızlara karşı naziktir.

Ken oldukça iyi bir atlet.

Ken o kadar çok meşgul ki o gelemez.

Ken uzun boylu, ama ben değilim.

Kim daha uzun boylu, Ken mi yoksa Taro mu?

Kim daha uzun, sen mi yoksa Ken mi?

Ken dördünün en gencidir.

Ken trenin gelişini bekliyor.

Ken duvarın üzerinden atladı.

Hem Ken hem de Meg benim arkadaşlarım.

Ken dün evde miydi?

Ken şu anda ne yapıyor?

Ken Japonya'dan geri dönmemek üzere mi ayrıldı?

Ken her hafta bir kenara biraz para koydu.

Ken, birçok Japon şarkılarını ezbere öğrendi.

Ken çocuklarının kendi tarzlarını seçmelerine izin veriyor, bu yüzden onlar gece geç saatlere kadar yatmıyorlar.

Ken her sabah kendi yatağını yapar.

Ken erken kalkmayı bir kural olarak benimsiyor.

Ben Ken adlı uzun boylu bir adamla tanıştım.

Also check out the following words: dek, burada, kalamam, Hoş, geldin, Sevebilirim, Rengin, solmuş, özledim, treni.