Turkish example sentences with "karmaşık"

Learn how to use karmaşık in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Dil bilgisi çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Modern finans giderek karmaşık ve sofistike hale geliyor.
Translate from Turkish to English

Günün sosyal sorunları gittikçe daha karmaşık olma eğilimindedir.
Translate from Turkish to English

İnsan karmaşık bir organizmadır.
Translate from Turkish to English

Ben resimde bazı karmaşık desenler görebiliyorum.
Translate from Turkish to English

O meseleleri daha karmaşık hale getirecek.
Translate from Turkish to English

Onların iletişimi düşündüğümüzden çok daha karmaşık olabilir.
Translate from Turkish to English

Fabrika birçok karmaşık makineleri kullanır.
Translate from Turkish to English

Vahşi hayat çok basit ve toplumlarımız çok karmaşık makine!
Translate from Turkish to English

Ne kadar karmaşık?
Translate from Turkish to English

O, çok karmaşık bir makinedir.
Translate from Turkish to English

Bilgisayar karmaşık bir makinedir.
Translate from Turkish to English

Kimya çok karmaşık olabilir.
Translate from Turkish to English

Beyin sadece karmaşık bir makinedir.
Translate from Turkish to English

Karmaşık bir sorunum var bunu seninle tartışmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu hikaye çocuklar için çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Açıklama çok daha karmaşık olabilir.
Translate from Turkish to English

Eva, Romer'in ofisine çıkan merdivenlere tırmandı, merdiven boşluğundaki karmaşık kokuyu analiz etmeye çalıştı - mantar ve kurum, eski birikmiş toz ve küf arasında bir karışım olduğuna karar verdi.
Translate from Turkish to English

Fakat medeniyetler daha karmaşık hale gelirken, daha iyi iletişim metotları gerekliydi.
Translate from Turkish to English

İki ülke arasındaki ticaret karmaşık olabilir.
Translate from Turkish to English

Açıklama gerçekte bundan biraz daha karmaşık, ama sen özü anladın.
Translate from Turkish to English

Gramer çok karmaşık bir şey.
Translate from Turkish to English

Bilgisayarlar karmaşık makinelerdir.
Translate from Turkish to English

Hayat her zaman daha karmaşık olacaktır.
Translate from Turkish to English

Otoyollar karmaşık olsa bile onlarda bile bir mantık var.
Translate from Turkish to English

Bu çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Karmaşık değil.
Translate from Turkish to English

Dilim çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Onun karmaşık olabileceğini düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin çok karmaşık bir ilişkileri var.
Translate from Turkish to English

Bunun hepsi çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bu karmaşık oluyor.
Translate from Turkish to English

Bu çok karmaşık mı?
Translate from Turkish to English

Bu karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bu karmaşık bir sorun.
Translate from Turkish to English

O çok karmaşık bir sorun.
Translate from Turkish to English

O oldukça karmaşık bir sorun.
Translate from Turkish to English

Karmaşık bir durumla karşı karşıyayız.
Translate from Turkish to English

Maalesef bu ondan biraz daha karmaşık.
Translate from Turkish to English

Çok karmaşık bir durum.
Translate from Turkish to English

Bu karmaşık bir dünya.
Translate from Turkish to English

Bu, ekipmanın çok karmaşık bir parçası.
Translate from Turkish to English

Herkesin hayatı karmaşık.
Translate from Turkish to English

Durum çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bu biraz karmaşık.
Translate from Turkish to English

Sorun karmaşık.
Translate from Turkish to English

O karmaşık mıydı?
Translate from Turkish to English

O karmaşık mı?
Translate from Turkish to English

Bu gerçekten çok karmaşık mı?
Translate from Turkish to English

Sevgi neden bu kadar karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bu karmaşık bir konu.
Translate from Turkish to English

Kolayca anlaşılması için bir cümle gereksiz yere karmaşık olmamalı.
Translate from Turkish to English

Sadece bunun karmaşık olduğunu söylüyorum.
Translate from Turkish to English

Bu ne kadar karmaşık olabilir?
Translate from Turkish to English

O, inanılmaz derecede karmaşık.
Translate from Turkish to English

Kopernik zamanında birçok gök bilimci,1000 yıldan daha fazla süre önce Yunan gök bilimci Batlamyus tarafından geliştirilen teoriye inanıyordu. Batlamyus'a göre Dünya evrenin merkeziydi ve hareketsizdi. Batlamyus, diğer bütün gök cisimlerinin Dünya etrafında karmaşık bir düzende hareket ettiğine inanıyordu.
Translate from Turkish to English

O aslında oldukça karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bu hiç karmaşık değil.
Translate from Turkish to English

Çok karmaşık olmamalı.
Translate from Turkish to English

Bu son derece karmaşık bir süreç.
Translate from Turkish to English

Planı karmaşık ve pahalı olduğundan, muhtemelen uygulanmayacak.
Translate from Turkish to English

Çok sıkıcı olduğunu düşündüğü Avrupa dillerinden sinirlenen Christopher Columbus Columbian dilini icat etti, öyle karmaşık bir dildi ki onu sadece o konuşabildi.
Translate from Turkish to English

Hayat bazen istediğimden daha karmaşık.
Translate from Turkish to English

Dil bilgisi çok karmaşık bir şeydir.
Translate from Turkish to English

O karmaşık.
Translate from Turkish to English

O karmaşık görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu karmaşık değil.
Translate from Turkish to English

Beynin karmaşık bir yapısı vardır.
Translate from Turkish to English

Bu durum karmaşık.
Translate from Turkish to English

Cevap karmaşık.
Translate from Turkish to English

Arapça karmaşık değil.
Translate from Turkish to English

O çok karmaşık görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu şeyler karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bunlar karmaşık konular.
Translate from Turkish to English

O anlamak için biraz karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bu karmaşık bir soru.
Translate from Turkish to English

Bu son derece karmaşık bir soru.
Translate from Turkish to English

İnsanlar karmaşık organizmalardır.
Translate from Turkish to English

Sorun daha karmaşık oldu.
Translate from Turkish to English

Tom'un karmaşık duyguları vardı.
Translate from Turkish to English

Öğretmen, sınavın muhtemelen karmaşık olacağı konusunda bizi uyardı.
Translate from Turkish to English

Bu gerçekten karmaşık görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu benim için biraz fazla karmaşık.
Translate from Turkish to English

Çok karmaşık konularla ilgileniyorduk.
Translate from Turkish to English

Bu o kadar karmaşık değil.
Translate from Turkish to English

Fiziksel dünya olayların karmaşık ağıdır ve hiçbir şey tek bir sebeple gerçekleşmez.
Translate from Turkish to English

Dünya'nın güneş çevresindeki yörüngesindeki hareketi birçok karmaşık fizik yasasına uyar.
Translate from Turkish to English

Dünya çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Tom'un açıklaması çok karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bu gerçekten karmaşık bir sorun.
Translate from Turkish to English

Bu çok karmaşık değil.
Translate from Turkish to English

O kanji çok karmaşık, ben onu okuyamıyorum.
Translate from Turkish to English

O kadar da karmaşık değil.
Translate from Turkish to English

Ev ödevi o kadar karmaşık ki sınıftaki hiç kimse onu bitirmedi.
Translate from Turkish to English

Bu form biraz karmaşık görünüyor. Onu doldurmama yardım et.
Translate from Turkish to English

Bu o kadar karmaşık olmak zorunda değil.
Translate from Turkish to English

Bu ne kadar karmaşık olabilir ki?
Translate from Turkish to English

Konular zaten karmaşık.
Translate from Turkish to English

Bu çok karmaşık bir sistem.
Translate from Turkish to English

Bu biraz karmaşık görünüyor.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Japonları, yenmek, Sırada, elma, Atlas, Okyanusu, Amerika'yı, Avrupa'dan, ayırır, Sıkıldım.