Turkish example sentences with "kalktı"

Learn how to use kalktı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Bill çok erken kalktı ve ilk treni yakaladı.

Anlaşmazlık tamamen ortadan kalktı.

Uçak zamanında kalktı.

Linda şarkı söylemek için ayağa kalktı.

O, telefona cevap vermek için kalktı.

Kadın sandalyeden kalktı ve kapıya doğru baktı.

Adam ayağa kalktı.

Tom her sabah altıda yataktan kalktı.

Trene vaktinde yetişmek için erken kalktı.

Tom 6:30'da yataktan kalktı, mutfağa gitti ve tost makinesine iki dilim ekmek koydu.

Tom yatağın ters tarafından kalktı ve bütün gün suratsızdı.

Tom ayağa kalktı ve pencereye doğru yürüdü.

Tom şafaktan önce kalktı.

Tom sadece kalktı ve gitti.

Tom bu sabah şafaktan önce kalktı.

Tüm seyirci ayağa kalktı ve alkışlamaya başladı.

Kibar görünüşlü yaşlı adam kalktı ve elini bana verdi.

Yumi İngilizce programını dinlemek için erken kalktı.

O, sabah kalktı.

O bu sabah erken kalktı.

Bill ilk treni yakalamak için erken kalktı.

Bill ilk treni yakalayabilsin diye erkenden kalktı.

Tom uyuyamadı bu yüzden kalktı ve yürüyüşe çıktı.

O geç kalktı.

Yavaşça ayağa kalktı.

Sis kalktı.

O, koltuğundan kalktı.

O, her zamanki gibi saat beşte kalktı.

Tom her zamanki gibi 6:30'da kalktı.

O, her zamankinden daha erken kalktı.

O, ayağa kalktı.

O beni selamlamak için ayağa kalktı.

O, aniden sandalyeden kalktı.

O, odaya girdiğinde o ayağa kalktı.

Perde kalktı.

O, sabah yedide kalktı.

Uçağımız tam olarak akşam 6:00'da kalktı.

Telefona cevap vermek için ayağa kalktı.

Aniden, genç bir kadın ayağa kalktı.

Ne yazık ki bu para tedavülden kalktı beyefendi.

Adam ayağa kalktı ve şarkı söylemeye başladı.

Tom neredeyse her gün altıda kalktı.

Ayağa kalktı ve fareye baktı.

Ayağa kalktı ve şapkasına uzandı.

Bu sabah bir saat erken kalktı.

Öğrencilerin hepsi birlikte ayağa kalktı.

Ayağa kalktı ve pencereye doğru yürüdü.

Öğretmen içeri girdiğinde ayağa kalktı.

Uçak on dakika önce kalktı.

İnsanlar ayağa kalktı ve şarkı söylemeye başladı.

Geç kalktı ve okula geç kaldı.

Örgüsünü bir kenara koydu ve ayağa kalktı.

Gözlerindeki yaşlarla ayağa kalktı.

Tom az önce kalktı ve hâlâ tamamen uyanık değil.

Birkaç ertelemeden sonra, uçak nihayet kalktı.

Tom kalktı ve uzaklaşmaya başladı.

Ayağa kalktı ve masadaki şapkasına uzandı.

Birden kalktı ve odadan çıktı.

Tom aniden ayağa kalktı.

Tom bu sabah geç kalktı.

Tom ayağa kalktı.

Tom çabucak ayağa kalktı.

Tom kalktı, çekip gitti, Mary'yi yalnız bıraktı.

Gündoğumunu görmek için erken kalktı.

Tom tekrar ayağa kalktı.

Uçağımız tam saat altıda kalktı.

Tartışmanın ortasında kalktı ve gitti.

Her zamanki gibi, Tom sabah erken kalktı ve yüzdü.

Tom gitmek için kalktı fakat Mary onun geri oturmasını istedi.

Tom gergin biçimde ayağa kalktı.

Tom sabah erken kalktı ve yüzdü.

Herkes gitmek için kalktı.

Herkes kalktı ve gitti.

Tom bu sabah her zamankinden daha sonra yataktan kalktı.

Tom ayağa kalktı ve odadan çıktı.

Tom kalktı ve masayı temizlemeye başladı.

Tom ayağa kalktı ve başka bir bira için buzdolabına gitti.

Tom kalktı ve mutfağa yürüdü.

Tom sandalyesini geriye itti ve ayağa kalktı.

Tom ayağa kalktı ve sonra diğer herkes de ayağa kalktı.

Tom ayağa kalktı ve sonra diğer herkes de ayağa kalktı.

Tom birasını bitirdi ve sonra gitmek için kalktı.

Tom kalktı ve ofisin dışında Mary'yi izledi.

Ben otobüse biner binmez otobüs kalktı.

Uçak saat 2:30'da kalktı.

Kadın, sandalyesinden kalktı ve sonra kapıya baktı.

Tom bir şey söylemeden bir an için orada oturdu ve sonra kalktı ve odadan çıktı.

Toplantıya katılmak için erkenden kalktı.

Tom masadan kalktı.

Hızlıca kalktı, yüzüne soğuk su serpti, dişlerini fırçaladı ve tıraş oldu.

Tom ayrılmak için kalktı.

Tom güneşin doğuşunu görmek için erken kalktı.

Tom ayağa kalktı ve pencereye gitti.

Tom bu sabah erken kalktı mı?

Tom kalktı ve kapıya yöneldi.

Aşk mektupları tedavülden kalktı artık. Şimdi moda kısa mesaj...

Tom kalktı ve kapıya doğru yürüdü.

Tom kalktı ve kapıdan çıktı.

Onların hepsi gitmek için kalktı.

Tom kalktı ve pencereye gitti.

Tom bu sabah erken kalktı.

Also check out the following words: kahverengi, saçları, vardı, Bu, gemi, okyanus, yolculuğu, için, uygun, değil.