Turkish example sentences with "kalacağını"

Learn how to use kalacağını in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bayan Baker, genç adamın yakında gitmek zorunda kalacağını biliyordu,böylece yatmadan önce gece arabasını uygun bir yere parkedebilmek için, genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Bayan Baker çok yakında genç adamın ayrılmak zorunda kalacağını biliyordu, yatmaya gitmeden önce arabasını gece için uygun bir yere parkedebilmek için genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Herkese karşı kaba davranamazsın ve sonsuza dek onun yanına kalacağını bekleyemezsin.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi geç kalacağını söylemek için aramadığından dolayı azarladı.
Translate from Turkish to English

Ona nasıl sağlıklı kalacağını öğütledi.
Translate from Turkish to English

Tom geç kalacağını Mary'ye söylemek için aradı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi ona geç kalacağını söylemek için aradı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi ne kadar beklemek zorunda kalacağını merak etti.
Translate from Turkish to English

Tom nasıl formda kalacağını gerçekten biliyor.
Translate from Turkish to English

Doktor Tom'a acıyla birlikte yaşamayı öğrenmek zorunda kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom geç kalacağını söylemek için ofisi aradı.
Translate from Turkish to English

Tom geç kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

O, ona nerede kalacağını tavsiye etti.
Translate from Turkish to English

O, geç kalacağını söylemek için onu aradı.
Translate from Turkish to English

O, geç kalacağını ona söylemek için aradı.
Translate from Turkish to English

Kalacağını düşünüyor.
Translate from Turkish to English

Geç kalacağını söylemek için telefon etti.
Translate from Turkish to English

Toplantı için onun geç kalacağını düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin geç kalacağını hissetti.
Translate from Turkish to English

Trenin ne kadar geç kalacağını tahmin edebilir misiniz?
Translate from Turkish to English

"Ah? Keiko nerede?" "O onun bir öğretmen, ebeveyn ve çocuk toplantısı olduğunu bu yüzden geç kalacağını söyledi."
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını düşünmeliydim.
Translate from Turkish to English

Tom'un uzun kalacağını sanmam.
Translate from Turkish to English

Nasıl sessiz kalacağını bilmeyen biri nasıl konuşacağını da bilmez.
Translate from Turkish to English

Tom geç kalacağını söylemek için aradı.
Translate from Turkish to English

Tom'un muhtemelen geç kalacağını düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom iyi hissetmediği için onun bugün evde kalacağını duydum.
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını umuyordum.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom üç hafta Boston'da kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'a beklemek zorunda kalacağını söyle.
Translate from Turkish to English

Tom'a bugün geç saatlere kadar çalışmak zorunda kalacağını söyle.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'un geç kalacağını düşündüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un yanında cep telefonu yoktu bu yüzden geç kalacağını ona söylemek için Mary'yi arayamadı.
Translate from Turkish to English

Tom biraz geç kalacağını söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını bilmeliydik.
Translate from Turkish to English

Tom'a nasıl hayatta kalacağını öğretmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Tom'un Boston'da bir gece kalacağını sanıyordum.
Translate from Turkish to English

Tom geç kalacağını söylemek için Mary'yi aradı.
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını sana söylemedim mi?
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını sana düşündüren nedir?
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını söyledin mi?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin geç kalacağını bilmeliydi.
Translate from Turkish to English

Tom buraya tekrar gelmek zorunda kalacağını hiç düşünmedi.
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını nasıl bildin?
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını biliyordum.
Translate from Turkish to English

Geç kalacağını biliyordum.
Translate from Turkish to English

Tom onun geç kalacağını biliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin geç kalacağını bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom birkaç dakika geç kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom 2.30'a kadar orada kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Bunun o şekilde kalacağını düşünüyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin bir süre Boston'da kalacağını umuyordu.
Translate from Turkish to English

Doktor birkaç hafta yatakta kalmak zorunda kalacağını söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin geç kalacağını biliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom geç kalacağını söylemek için karısını aradı.
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını düşünen tek kişi ben miyim?
Translate from Turkish to English

Hayatta kalacağını düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye geç kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom, o ve Mary'nin muhtemelen biraz geç kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını bekliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bütün gece boyunca kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un yine geç kalacağını nereden çıkarıyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi aradı ve ona geç kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom beni geç kalacağını söylemek için aradı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne kadar Boston'da kalacağını söyledi mi?
Translate from Turkish to English

Tom bize geç kalacağını söyleseydi iyi olurdu.
Translate from Turkish to English

Tom sana geç kalacağını söyledi mi?
Translate from Turkish to English

Tom bütün gece ayakta kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom ne kadar ödemek zorunda kalacağını merak ediyordu.
Translate from Turkish to English

Bunun o şekilde kalacağını umalım.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin geç kalacağını sandı.
Translate from Turkish to English

Kesin olarak senin Japonya'da sonsuza dek kalacağını düşünüyordum.
Translate from Turkish to English

Boston'da bir gece kalacağını düşündüm.
Translate from Turkish to English

Anneni ara ve ona geç kalacağını söyle.
Translate from Turkish to English

Tom bana geç kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'la kalacağını düşündüm.
Translate from Turkish to English

Bu kadar geç kalacağını düşünmedim.
Translate from Turkish to English

Tom'u ara ve ona geç kalacağını söyle.
Translate from Turkish to English

Tom yeniden planlama yapmak zorunda kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını sana söyledim.
Translate from Turkish to English

Tom burada kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom ona geç kalacağını söylemek için Mary'ye bir mesaj bile göndermedi.
Translate from Turkish to English

Tom geç kalacağını söyleyen bir mesaj bıraktı.
Translate from Turkish to English

Tom neden bize geç kalacağını söylemedi?
Translate from Turkish to English

Tom'un geç kalacağını düşündüğünü yazdın.
Translate from Turkish to English

Tom'un sağlıklı kalacağını umalım.
Translate from Turkish to English

Tom'un biraz daha uzun süre kalacağını düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un muhtemelen geç kalacağını biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un en azından üç gün daha Boston'da kalacağını umuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un Boston'da kalacağını umuyorum.
Translate from Turkish to English

Nerede kalacağını bize bildir.
Translate from Turkish to English

Ben havanın bu şekilde kalacağını umuyorum.
Translate from Turkish to English

Kalacağını biliyordum.
Translate from Turkish to English

Biz onun ne kadar kalacağını hâlâ bilmiyoruz.
Translate from Turkish to English

Tom onun ve Mary'nin muhtemelen biraz geç kalacağını söyledi
Translate from Turkish to English

Hakim, sanığın bütün para cezalarını ödeyecek parayı bulana kadar hapiste kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye sadece onu olduğu gibi kabul etmek zorunda kalacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un ne kadar süre Boston'da kalacağını düşünüyorsun?
Translate from Turkish to English

Arayabilirdin ve geç kalacağını bana bildirebilirdin.
Translate from Turkish to English

Biz gerçekten Tom'un birkaç gün kalacağını düşündük.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: cadde, boyunca, mağazası, Auckland, Yeni, Zelanda'da, şehirdir, Elmalar, kırmızı, veya.