Londra'dayken Mary ve John'la karşılaştım.
Translate from Turkish to English

O John'la tanışmadan önce, Tom Mary'nin erkek arkadaşıydı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la tanışmasını istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi John'la konuşmaktan vazgeçirmeye çalıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'la konuşmasını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'la yüzmemesini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom çarşamba günü Mary'nin John'la buluşmasını ayarladı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin John'la ne zaman tanıştığını bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin çocuklarıyla ilgili yaşadığı problem hakkında John'la konuşmasını istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la ilgilendiğini düşünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom daha önce Mary'yi John'la birlikte birden fazla ortamda görmüştü ve sonunda onların birbirlerini gördüklerini anladı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin John'la birlikte çıkması fikrini sevmedi.
Translate from Turkish to English

Mary John'la buluşmak için çıksa, Tom kesinlikle memnun olmaz.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la çıkması fikrine katlanamaz.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'den konuyu John'la tartışmamasını rica etti.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'yi John'la oynatmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English

Tom'un bildiği kadarıyla, Mary John'la birlikte Boston'da olabilirdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un bütün istediği Mary'nin John'la geçinmeyi öğrenmesiydi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi terk ettikten sonra John'la görüşmeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom John'la samimidir.
Translate from Turkish to English

Lehçesinden dolayı, Tom her zaman John'la alay eder.
Translate from Turkish to English

John'la konuşan kız Susan'dır.
Translate from Turkish to English

John'la konuşmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Mary John'la çalışan otobüs sürücüsüne bitişik mi yaşıyor?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la birlikte olduğunu düşündü.
Translate from Turkish to English

Mary John'la çalışmış olan otobüs şoförünün yan dairesinde mi oturuyor?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi John'la yalnız bırakmak üzere değildi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi John'la tek başına bırakarak gitti.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin John'la konuşmasını istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'den John'la konuşmasını istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la çıktığını bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom John'la evlenmemesi için Mary'yi ikna etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'la tekrar çıkmayı şimdiye kadar düşünüp düşünmeyeceğini sordu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye John'la ilgili ne söyledi?
Translate from Turkish to English

Tom; Mary ve John'la takılırdı.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom, Mary'nin John'la çıkmasını istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, John'la birlikteler.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la tartıştığına kulak misafiri oldu.
Translate from Turkish to English

Kimle gitmeyi tercih edersin, Tom'la mı yoksa John'la mı?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi John'la gördüğüne şaşırmadı.
Translate from Turkish to English

Tom'la Mary John'la konuşmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la Boston'a gitmesine izin vermesi gerekip gerekmediğini merak ediyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye John'la konuşmaya gitmesini söyledi.
Translate from Turkish to English

Hem Tom hem de Mary John'la onun hakkında konuştu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, John'la ilgilenecek.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la görüştüğünü ne zaman öğrendi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi John'la dans ederken gördü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la konuşmasını istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi John'la birlikte sinemada gördüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'la nasıl tanıştığını söyledi mi?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'la hiç tanışmadığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom üniversitede John'la birlikte kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye neden John'la çıkmaması gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la partiye gitmesine izin vermeyecek.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin neden John'la birlikte pikniğe gitmemeye karar verdiğini biliyor.
Translate from Turkish to English

Tom hem Mary hem de John'la arkadaştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la konuşmasını istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary sorunlarını John'la görüşüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary şimdi orada John'la birlikteler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary John'la konuşmak istemiyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, John'la konuşuyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'u ziyaret ettiğinde Mary ve John'la birlikte kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary John'la aynı yaştalar.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la çıkmasını istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi John'la birlikte yakaladı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, John'la arkadaşlar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, John'la birlikte bekliyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi John'la konuşurken duydu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi John'la konuşurken gördü.
Translate from Turkish to English

Tom John'la evlenmekten vazgeçirmek için kızıyla konuştu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la olduğunu düşündüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la olduğunu biliyordu.
Translate from Turkish to English

Eğer Mary John'la kalırsa Tom bunun en iyi olacağını düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de John'la Boston'a gitmek istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la konuşmasına kulak misafiri oldu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin aracılığıyla John'la temas kurdu.
Translate from Turkish to English

Tom, hapiste iken, kötü şöhretli bir araba hırsızı olan John'la arkadaş oldu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la çıktığını duyduğunda tepesi attı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, John'la birlikte yan odadalar.
Translate from Turkish to English

Tom kızının John'la çıktığını önemsiyor gibi görünmüyor.
Translate from Turkish to English

Tom John'la kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la çıktığını duyduğunda öfkelendi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la çıktığını duyduğunda deliye döndü.
Translate from Turkish to English

Tom cezaevinde John'la tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi John'la çıkmaktan vazgeçirmeye çalıştı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'la birlikte büyüdü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'la uzun bir konuşma yaptığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom adını John'la değiştirdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'la Boston'a gitmeyi planlayıp planlamadığını sordu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye onun John'la konuşmasını istemediğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'la kart oynuyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary John'la arkadaştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la konuştuğunu görmedi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary onu John'la birlikte yapıyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye John'la Boston'a gitmemesini tavsiye etti.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bunu John'la yapıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi John'la konuşurken gördü.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin John'la flört ettiğini gördü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'la flört ettiğini duydu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi John'la öpüşürken gördüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Ne Tom ne de Mary John'la onun hakkında konuştular.
Translate from Turkish to English