Gece bir film izlemeye ne dersin?
Translate from Turkish to English

O, yeni bir politika izlemeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Gençken sık sık beyzbol maçlarını izlemeye giderdim.
Translate from Turkish to English

Bir gün hayatın gözlerinin önünde hızla akıp gidecektir. Emin ol, izlemeye değer.
Translate from Turkish to English

Selefimin politikasını izlemeye niyetliyim.
Translate from Turkish to English

Dün bir arkadaşımla bir film izlemeye gittik.
Translate from Turkish to English

Tom televizyon izlemeye ilgisini kaybetti.
Translate from Turkish to English

Tom aldığı tavsiyeyi izlemeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Seni izlemeye hazırım.
Translate from Turkish to English

O film izlemeye değer.
Translate from Turkish to English

Sık sık oyunları izlemeye gider misin?
Translate from Turkish to English

Beyzbol izlemeye gitmekten hoşlanırım.
Translate from Turkish to English

Oyunu izlemeye gidelim mi?
Translate from Turkish to English

Onu izlemeye devam et.
Translate from Turkish to English

Bu film izlemeye değer.
Translate from Turkish to English

Sadece birkaç TV programı izlemeye değer.
Translate from Turkish to English

Paskalya geçidini izlemeye gidelim.
Translate from Turkish to English

Hayır, fakat beyzbol izlemeye gitmekten hoşlanıyorum.
Translate from Turkish to English

Onların her biri o filmi izlemeye gitti.
Translate from Turkish to English

Benimle birlikte bir film izlemeye gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Yürüyüşe gitmeyi film izlemeye tercih ederim.
Translate from Turkish to English

Kitap okumayı televizyon izlemeye tercih ederim.
Translate from Turkish to English

TV izlemeye çok fazla vakit harcıyorsun.
Translate from Turkish to English

Balinaları izlemeye gittiler.
Translate from Turkish to English

Titaniği izlemeye dayanamam hele ki ilk kez yayınlanıyorsa.
Translate from Turkish to English

Beni izlemeye devam et.
Translate from Turkish to English

Cuma akşamı benimle film izlemeye gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Ormanın diğer hayvanları düğün dansını izlemeye geldi ve onlar da bütün gece ay ışığı altında dans ettiler.
Translate from Turkish to English

Hiç at yarışı izlemeye gittin mi?
Translate from Turkish to English

Bir film izlemeye gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Lezbiyen pornosu izlemeye bayılırım.
Translate from Turkish to English

Haftada 3 defa film izlemeye gider.
Translate from Turkish to English

Ben akşam yemeği pişirirken sen niçin televizyon izlemeye gitmiyorsun?
Translate from Turkish to English

Herkes oyunu izlemeye can atıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bütün gün izlemeye can attığı TV'de bir gösteri boyunca uyudu.
Translate from Turkish to English

O filmi izlemeye gerçekten can atıyorum.
Translate from Turkish to English

Ben gençken sık sık beyzbol maçlarını izlemeye giderdim.
Translate from Turkish to English

Kayıtlar yerine mümkün olduğu kadar çok canlı TV izlemeye çalışıyorum.
Translate from Turkish to English

Seni izlemeye geleceğim.
Translate from Turkish to English

Ben de izlemeye gidebilir miyim?
Translate from Turkish to English

Tom bir film izlemeye gelecek.
Translate from Turkish to English

Pekala, Tom, Bir film izlemeye gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Bazen müzik çalmamızı izlemeye gel.
Translate from Turkish to English

İşten sonra Tom'la bir filmi izlemeye gittim.
Translate from Turkish to English

Tom bir film izlemeye geliyor.
Translate from Turkish to English

Ayda üç-dört kez film izlemeye giderim.
Translate from Turkish to English

Okuldan sonra Tom'la bir film izlemeye gittim.
Translate from Turkish to English

Tom önümüzdeki hafta sonu kuş izlemeye gidiyor.
Translate from Turkish to English

Tom tekrar televizyon izlemeye gitti.
Translate from Turkish to English

Bugün TV'de izlemeye değer hiçbir şey yok.
Translate from Turkish to English

Çalmamızı izlemeye gel.
Translate from Turkish to English

Film izlemeye gideceğiz.
Translate from Turkish to English

Onu film izlemeye çağır.
Translate from Turkish to English

Onu izlemeye cüret edemem.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary John'u izlemeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Televizyon izlemeye gideceğiz.
Translate from Turkish to English

Biz hangi programın açık olduğuna bakmaksızın televizyon izlemeye eğilimliyiz.
Translate from Turkish to English

Bu akşam bir film izlemeye gitmeye ne dersin?
Translate from Turkish to English

Bu akşam bir film izlemeye gitmeye ne dersiniz?
Translate from Turkish to English

Benimle bir film izlemeye gitmeye ne dersin?
Translate from Turkish to English

Benimle bir film izlemeye gitmeye ne dersiniz?
Translate from Turkish to English

Bir film izlemeye gitti. "Film nasıldı?" "Güzeldi."
Translate from Turkish to English

Bir film izlemeye gidelim.
Translate from Turkish to English

Bu gece akşam yemeğinden sonra bir film izlemeye gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Bugün bir gösteri izlemeye gittim.
Translate from Turkish to English

Bir film izlemeye gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Sonra arkadaşımla film izlemeye gideceğiz.
Translate from Turkish to English

Bu akşam bir film izlemeye gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Bu akşam bir film izlemeye gitmek ister misiniz?
Translate from Turkish to English

Bu filmi önceden izlememe rağmen, onu tekrar izlemeye karar verdim.
Translate from Turkish to English

Dün gece uyuyamadım, bu yüzden bir korku filmi izlemeye karar verdim.
Translate from Turkish to English

O, film izlemeye gitmedi.
Translate from Turkish to English

Neden bir film izlemeye gitmiyoruz.
Translate from Turkish to English

Hayallerini izlemeye devam et.
Translate from Turkish to English

Onlar her ay bir kez maç izlemeye giderler.
Translate from Turkish to English

Bizi izlemeye devam edin. Aradan sonra Dan geri geliyor.
Translate from Turkish to English

Birçok insan, çocukların televizyon izlemeye çok fazla zaman harcadıklarını düşünür.
Translate from Turkish to English

Bir top oyunu izlemeye gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Film en azından iki ya da üç kez izlemeye değer.
Translate from Turkish to English

Bizimle birlikte bir film izlemeye gelmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Televizyon izlemeye çok fazla zaman harcama.
Translate from Turkish to English

Bir Danimarka hayvanat bahçesi, bir bebek zürafayı öldürdü ve halkı diseksiyonu izlemeye davet etti.
Translate from Turkish to English

Biz buraya, senin hayvanını sevmeni izlemeye gelmedik.
Translate from Turkish to English

O nihayet televizyon izlemeye başlayabildi.
Translate from Turkish to English

Bizi izlemeye devam edin. Hemen döneceğiz.
Translate from Turkish to English

Ben bir film izlemeye gideceğim. Gelmek ister misin?
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir korku filmi izlemeye gitmeye karar verdiler.
Translate from Turkish to English

Bazen müzik çalmamızı izlemeye gelin.
Translate from Turkish to English

O, televizyonda beyzbol maçları izlemeye düşkündür.
Translate from Turkish to English

Bu gece bir film izlemeye gitmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Mary donör tarafından tasarlanmış ve biyolojik babasını izlemeye çalışıyordu.
Translate from Turkish to English

Ne yapacağını görmek için Tom'u izlemeye devam ettim.
Translate from Turkish to English

Peggy de ben de tiyatro dramasını izlemeye gitmedik.
Translate from Turkish to English

Sohbet programları izlemeye bayılırım.
Translate from Turkish to English

Bizi izlemeye devam edin. Canlı yayınımız kısa süre içinde geri dönecek.
Translate from Turkish to English

Tom bir film izlemeye gitti.
Translate from Turkish to English

Yeni bir bölüm için bizi izlemeye devam edin.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary yemek programlarını izlemeye bayılır.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla'nın faaliyetlerini izlemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Biz durumu dikkatle izlemeye devam edeceğiz.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla'yı izlemeye başladı.
Translate from Turkish to English